Fotoğraf: Socialismkz.info
Kazakistan’da 2007 yılında yapılan özelleştirmeyle birlikte sondaj işçileri özelleştirilen firmaya geçirildi. Özelliştirme sonrası, hem maaşların ödenmesinde düzensizlik hem de İş Kanunu maddelerinin uygulanmadığını ileri süren işçiler grev kararı aldı. 2008 yılından bu yana sayısız grev kararı alan işçiler ilk kez, kamulaştırma talebini öne sürdü.
Burgılau işçileri, bu hareketi sadece grevcilerin mitinglerinin devam ettiği Janaozen kenti için değil bütün Batı Kazakistan için simgesel önem arz ettiğini ibelirtti.
Evrensel’de yer alan habere göre; işçiler kamulaştırma talebinin yanında sendikacıların kovuşturulmasına son verilmesi talebini iletiyor. İşverenin işçilerle diyalogu reddetmesi üzerine, işçiler Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev’e taleplerini iletti.
Batılı firma yöneticileri tarafından uygulanan toplam optimizasyon süreçlerinin sonuçlarının iptal edilmesine çağrı yapan bu mücadelenin son derece büyük önem arz ettiğine dikkat çekilen açıklamada, tıpkı 2011’deki 8 aylık Magnistau petrol işçileri grevinde olduğu gibi kamulaştırma sloganının tekrar yükseldiğine vurgu yapıldı.
Mücadelenin bu etabının, işçi hareketinin 5 Ocak’ta Janaozen’deki grevcilerin mitinginde ortaya konulan sınırları belirlenmiş politik programın uygulanmasını önüne koyacağını gösterdiği, aynı zamanda bu talebin 1993 Anayasası’na geri dönülmesi, sendikalara, grevlere ve siyasi partilere özgürlük tanınması ve emekçilere garanti verilmesi talepleri ile uyumlu olduğuna da açıklamada yer verildi.
Açıklamada ArcelorMittal Temirtau, Eurasia Group, Kazakhmys şirketlerine ait bulunan metalurji, maden sahaları ve maden ocaklarının işletilmesi ve yönetiminin kamuya devredilmesi talebi de dile getirildi ve işçilerin mücadelesinin desteklenmesi için her türlü yardım ve desteğin verilmesi gerektiği vurgulandı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***