Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in Diyanet İşleri Başkanlığı’nın okul öncesi eğitimine yönelik olarak “orta çağ zihniyeti” ifadesini kullanması üzerinden CHP’yi eleştirdi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yüklenen Erdoğan, “O birilerini havlatıyor kendisi de arkadan izliyor. Bay Kemal, biz bunları yutmayız, kimin ne olduğunu da iyi biliriz. Sıkıysa kalk, bu havlayanları sustur. Bu ülkede bizim dinimize, Diyanetimize saldıracak olanların haddini de hesabını da biz bildiririz ve sorarız. Sizin sokak teröristlerinden ne farkınız var? Aynısınız ya! Onları getirip konuşturtuyorsun, sen de arkadan izliyorsun. Benim tandığım bu millet 2023’te dinimize, Diyanetimize saldıranlara hesabını soracaktır” dedi.
Karaman’da AKP İl Dayanışma Toplantısı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefeti hedef aldı. Erdoğan, CHP’nin “Kandil’in güdümünde siyaset yapanların koltuk değneği haline geldiğini” savundu.
Erdoğan, “Meclis’te neye evet, neye hayır diyeceklerine, nerede ne zaman miting yapacaklarına bile bölücü örgütün siyasi uzantıları karar veriyor. Geçenlerde eski eş başkan bunlara ‘beraber miting yapın’ diye talimat verdi. Aynı gün CHP Genel Başkanı miting kararı aldı. Bölücü örgütün siyasi uzantıları ‘tezkereye ret vereceksiniz’ dedi, CHP vekiller uslu çocuklar gibi yerine getirdi” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın açıklamasından satır başları şöyle:
“İmam hatip, ben de sizinle gurur duyuyorum. CHP’nin malum tiplerinin konuşmalarına bakmayın, onların dinden, diyanetten nasibi yok. Bay Kemal kalkıp da yanındaki o malum tiplerin söyledikleri karşısında bir şey söylüyor mu? Söylemiyor, çünkü onun cinsi de cibiliyeti de o!
O birilerini havlatıyor kendisi de arkadan izliyor. Bay Kemal, biz bunları yutmayız, kimin ne olduğunu da iyi biliriz. Sıkıysa kalk bu havlayanları sustur. Bu ülkede bizim dinimize, Diyanetimize saldıracak olanların haddini de hesabını da biz bildiririz ve sorarız. Sizin sokak teröristlerinden ne farkınız var? Aynısınız ya! Onları getirip konuşturtuyorsun, sen de arkadan izliyorsun. Benim tandığım bu millet 2023’te dinimize, Diyanetimize saldıranlara hesabını soracaktır.
Demokrasimizi daha da güçlendirme çabalarımızda sandıkları patlatarak Türkiye’nin önünü sizler açtınız, bu toprakları bize vatan kılan ecdadımız gibi torunları olarak sizler de eğilmediniz, istiklalinize leke sürdürmediniz.
Bize sandıkta verdiğiniz emanete ihanet etmedik, sizin başınızı yere eğmedik.
Gazete manşetlerinden bize ömür biçtiler. Gece yarısı bildirileri ile bizi sindirmeye çalıştılar. Uyduruk davalar üzerinden partimizi kapatmaya çalıştılar. Hukuk garabetleri ile milletin tercihine ipotek koymaya yeltendiler. Terör örgütleri aracılığı ile ülkemizi Suriyelileştirmek istediler. Saldırılarını 15 Temmuz gecesi canımıza kast etmeye kadar vardırdılar. Sizlerin desteği sayesinde hepsinin üstesinden geldik.
Siyaset meydanını milletin iradesini hukuk ve ahlak dışı yollarla gasp etmeye çalışanlara bırakmadık. Köken, dil, bölge üzerinden kotarılmak istenen fitne siyasetini bu ülkeyi esir almasına izin vermedik. Biz sırtımızı size dayamıştık. Size inanıyorduk. Size güveniyorduk.
Türkiye’yi Cumhuriyet tarihinin en büyük yatırımları ile buluştuk. Durmadan koşturuyoruz. Bize durmak haramdır. Duraksamak haramdır. Daha çok çalışacağız, daha çok koşacağız, Türkiye’yi dünyanın ilk 10 ülkesi arasına sokuyoruz ve sokacağız. 81 vilayetimize eserlerimizle mührümüzü vuruyoruz.
Adil, Karaman’dan Konya kaç para? 35 lira… Bu kadar ucuz mu? Karaman-Konya 35 lira… Ben bizim hızlı treni söylüyorum… Bu kıyağı da unutmayın! Adil hiç ücretsiz yapmayacak mıyız? Konya-Karaman bir hafta ücretsiz olacak. Hayırlı olsun, inşallah bu da bu hattın sadakası olur.
Türkiye’yi dizayn etmeye yönelik çabalar yoğunlaşıyor. Siyasi mühendislik faaliyetleri artıyor. Bu operasyonlarda koç başı olarak uzunca süredir CHP ve yedeğinde hareket eden müttefikleri kullanılıyor. Ne CHP’nin ne de CHP’nin yanına çıkar ipliği ile iliştirilen ittifak ortaklarının ülkemize dair bir hedefleri, millete dair bir kaygıları var… Onlar günü kurtarma derdindeler. Kaset kumpası ile altlarına serilen makam koltuklarını koruma peşindeler. Elinizi vidanınıza koyun, tefekkür edin. Dünyanın neresinde kendi ülkesinin aleyhine yabancı büyükelçilerine şikayet dilekçesi yazan bir muhalefet bulunur? Dünyanın neresinde muhalefet partileri ülkeye çağ atlayacak vizyon projelerine, devasa eserlere karşı çıkar?
Biz, Çanakkale Boğazı’nda dev bir 18 Mart Çanakkale Köprüsü’nü bitim noktasına getirdik. Bu eser, dünyada özellikle kule yükseklikleri itibarıyla bir numara, aynı yükseklikte yok. Ana muhalefet ne yapıyor, o da belediyeleri ile birlikte musluk takıyor. Nerelere musluk takıyor?
Dünyanın neresinde muhalefet partileri, ülkeye ihanet eden darbecilerin, milli iradeye kafa tutanların sözcülüğünü yapan, adında millet olan hangi ittifak milletin karakterini, inancını biçimlendiren medeniyet değerlerine savaş açar?
Çocukların dinini, Diyanetini erken yaşlarda öğrenmesi bir siyasi partiyi niçin rahatsız eder? Bu garabet sadece Türkiye’deki muhalefete, CHP’ye has bir durumdur. CHP, Gazi Mustafa Kemal’in ardından halka rağmen halkçılık yapan, milletten yüz bulamadığı için demokrasi dışı güçlerden iktidar dilenen aciz bir siyasi teşekkül haline dönüşmüştür.
Sizler de görüyorsunuz, eminim içiniz acıyarak takip ediyorsunuz. Her gün ülkemiz siyaseti adına utanç tablosuna imza atıyorlar. Atatürk’ün partisiyiz iddiası ile çıktıkları yolda döndüler dolaştılar Kandil’in güdümünde siyaset yapanların koltuk değneği haline geldiler. Bay Kemal, Kandil’i nasıl bombalayacağını ben düşünemiyorum. Senin ona ne gücün ne de imkanın mümkün değil. Biz zaten Kandil’i durmadan bombalıyoruz, mağaralara varıncaya kadar… Neredeyse terörist kalmadı. Şimdi hedef o baş teröristleri de inlerinde vurmak. Onları da vuracağız.
Meclis’te neye evet, neye hayır diyeceklerine, nerede ne zaman miting yapacaklarına bile bölücü örgütün siyasi uzantıları karar veriyor. Geçenlerde eski eş başkan bunlara ‘beraber miting yapın’ diye talimat verdi. Aynı gün CHP Genel Başkanı miting kararı aldı. Bölücü örgütün siyasi uzantıları tezkereye ret vereceksiniz dedi, CHP vekiller uslu çocuklar gibi yerine getirdi.
Bölücü örgütün uzantıları CHP’ye ve CHP’li belediyelere ‘herkes haddini bilecek’ diye ultimatom verdi. Her hafta bir kamu kurumunu basan CHP Genel Başkanı bu ultimatom karşısında adeta süt dökmüş kediye döndü. Vazifesi icabı kendisine cevap verme imkanı olmayan kamu görevlilerine parmak sallayan Bay Kemal, partisinin ve belediye başkanlarının haysiyetini koruyacak iki cümle kuramadı. İttifakın gizli ortağı, hem CHP’yi hem CHP’yi belediyeleri hem de milletçi geçinen diğer ortağı 3 yılda şamar oğlanına çevirdi.
Buradan soruyorum: Kendilerine ne emredilirse onu yapan, izin verildiğinde ve ölçüde konuşabilen bir partininin millete faydası dokunur mu? Partisinin ve belediye başkanlarının haysiyetine sahip çıkamayanlar, Türk milletinin onurunu koruyabilir mi?
Türkiye’yi, kendisine bile hayrı dokunmayan bu kifayetsizlerin insafına terk edemeyiz. Hepimizin daha çok çalışması, 2023’e kadar gece gündüz koşturması gerekiyor.
Kapı kapı gezeceğiz, muhalefetin yalan ve çarpıtmaya dayalı karamsarlık siyasetini, dağıtılan broşürleri ezberleyelim, vatandaşlara anlatalım. Bizim ihmal ettiğimiz en küçük alanın bile başkaları tarafından doldurulacağını aklımızdan çıkarmayalım. Bunun için, her kademede sizlerden futbolda, benim biraz futbolculuğum var malum, tam saha press bekliyorum. İlk günkü aşkla, heyecanla çalışmalarınızı sürdürmenizi istiyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***