Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik krizi aşmak amacıyla iktidar tarafından uygulamaya konulan Dövize Çevrilebilir Mevduat’ın ülkeyi dış borçlarını ödeyemez duruma getirdiği ortamın oluşmasını sağlamış.
Ünlü iktisat tarihçi Şevket Pamuk’un Türkiye’nin 200 Yılık İktisat Tarihi isimli eserinde 1975 yılında dönemin Başbakanı Süleyman Demirel tarafından uygulamaya konulan Döviz Çevrilebilir Mevduat uygulamasının sonrasında ülkenin döviz darboğazına girdiğini belirttiyor.
Ünlü tarihçi eserinde o dönemi şöyle anlatıyor:
“1975 yılında tam da döviz rezervleri erimeye başlarken Demirel hükümeti yapısal önlemleri almak yerine yüksek faize ve son derece olumsuz koşullarda kısa vadeli borçlanma anlamına gelen dövize mevduat uygulamasını başlatı. Enflasyonun hızlanmaya başladığı ve Türk lirasının yabancı paralar karşısında zaten aşırı değerli olduğu bir dönemde özel sektör firmalarına yurtdışında buldukları dış borçlar için devletin kur garantisini sağladı. Uluslararası bankalar Türkiye’ye yüksek faizle borç verme yarısına girdiler. ülkeye kısa vadede hatırı sayılır miktarlar döviz girdisi sağlanırken bunun uzun vadeli faturasını kamu kesimi üstlenmiş oldu.
Dışardan sağlanan kaynakla ithal ikamesi çerçevende tüketim ve yatırım furyası sürdürüldü. İthal ikamesi ekonomi modeli hesap yapılmadan yeni alanlara ve yeni mallara doğru genişletildi. Seçici strateji sonunda rastgele ithal ikamesine dönüştü. İç piyasadaki kolay kararla sanayicilere cazip geliyordu.
Toplumun her kesimi görünürdeki bolluk ve tüketim ortamından memnun gözüküyordu. Ancak 1977 yılının ortalarına geldiğinde kısa vadeli büyük miktarda borç birikmiş ve kamu kesimi dış borçları ödeyemez duruma gelmişti. Dönemin başbakanı Süleyman Demirel bile 70 cente muhtaç duruma geldiğimizi söylemektediydi. “
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***