Olağanüstü Hal (OHAL) döneminde çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) ihraç edilenlerin iş bulması, iş yeri açması engelleniyordu. SGK kayıtlarında KHK’lı olduğu bilgisi yer aldığı için bir çok şirket, KHK’lilerin çalışmasını engelliyordu.
KHK’lıların, belediyenin emlak vergisi indiriminden yararlanmaktan da mahrum bırakıldığı ortaya çıkmıştı. HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun Twitter hesabından paylaştığı belgeye göre, emlak indiriminden yararlanmak üzere Atakum Belediyesi’ne başvuran KHK’lı ismin başvurusu, KHK’lı olduğu gerekçesiyle reddedilmişti.
Emlak vergisi indirimi istemiş takipsizlik alan KHKlı, @atakumbeltr bir sürü yazışma yapmış”KHKlı olduğu için indirimden yararlanamaz”kararını vermiş!
” Ailemin ihtiyacım için verdiği parayla fazla faiz işlemesin diye ödemek zorunda kaldım,haksızlık kimsenin yanına kâr kalmasın” pic.twitter.com/AhUemsc7CM
— Ömer Faruk Gergerlioğlu (@gergerliogluof) November 5, 2021
Belgede, elmak vergisi muafiyeti için başvuran kişiye “OHAL kapsamında KHK ile görevinden ihraç edilen vergi mükelleflerinin indirimli bina vergisi uygulamasından yararlanmalarına imkân bulunmamaktadır” denildi.
HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu KHK’lıya emlak vergisi indirimi yapılmamasının belgesini, “Emlak vergisi indirimi istemiş takipsizlik alan KHKlı, @atakumbeltr bir sürü yazışma yapmış “KHKlı olduğu için indirimden yararlanamaz” kararını vermiş! ‘Ailemin ihtiyacım için verdiği parayla fazla faiz işlemesin diye ödemek zorunda kaldım, haksızlık kimsenin yanına kâr kalmasın’” notuyla paylaşmıştı.
Ahval’e konuşan insan hakları hukukçusu Hakan Kaplankaya, “Atakum Belediyesi’nin tamamen hukuka aykırı bir işlemi söz konusu. Bu tesis edilen işleme OHAL KHK’leriyle dahi hukuki mesnet bulmak imkansız. Aynı konuda başka belediyelerin Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan gelen görüş doğrultusunda benzer şekilde karar verdikleri basına yansımıştı. Bu konuda bir Vergi Mahkemesi’nin mağdur lehine karar vererek idari red işlemini iptal ettiğini de hatırlatmış olalım. Yasal hiçbir temeli olmamasına rağmen İdare inisiyatif alarak mağdurları cezalandırmakta. Bu işlemi tesis edenlerin TCK’daki görev suçları ve ayrımcılık gibi suçlardan ileride soruşturma geçirmesi hukuk devletinin gereğidir.” dedi.
Vergilendirmeyle ilgili ayrımcılığın çok çarpıcı olduğunun altını çizen Berlin Hertie School öğretim üyesi Dr. Emre Turkut ise, “Bunun tek bir anlamı vardır: Türk vatandaşları arasında tam bir eşitlik yoktur ve Türkiye Anayasası’nın 10. maddesinde korunan eşitlik ilkesi sadece bir illüzyondur” diyerek, şöyle devam etti:
“Geçtiğimiz yıllarda Türkiye’de KHK’liler çeşitli ayrımcı uygulamalara maruz kaldılar: İşten çıkarıldılar, tutuklandılar ve işkence gördüler. Bu da yetmezmiş gibi temel sosyal, ekonomik ve siyasi haklarını kullanmaları engelleniyor. Hatta bir tür sivil ölüme maruz kalıyorlar.
Karşı karşıya kaldıkları doğrudan ve dolaylı ihlallerin birleşimi, onları ikinci sınıf vatandaşlar (ya da sahte vatandaşlar) haline getirdi ve sürekli olarak daha fazla keyfilikle hedef alınma riskiyle karşı karşıyalar.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***