HABER İNCELEME | YUSUF DERELİ
AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Evelallah ekonominin kitabını yazdık, yazmaya da devam ediyoruz.” açıklamasını okuyan, ülkede kişi başına milli gelirin 20 bin dolara çıktığını, enflasyonun yüzde 5’in altına düştüğünü, işsizliğin azaldığını ve istihdamın katlandığını düşünür.
Ancak öyle değil!
Kendisini, “Ben ekonomistim.” diyerek tanıtan Erdoğan’ın yıllardır tek başına yönettiği ülkede enflasyon yüzde 50’ye dayandı, işsiz sayısı 10 milyon civarında, kişi başına düşen milli gelir 8 bin dolara kadar geriledi. Türk Lirası, tarihinin en değersiz günlerini yaşıyor. Dolar/TL kuru 10 lirayı aştı. Semt pazarları, akşam karanlığında ‘artık’ toplayan insanlarla doldu. Yoksulluk ve sefalet kalıcı hale geldi.
HANİ EKONOMİ ŞAHA KALKACAKTI?
‘Türk Tipi Başkanlık’ sistemi Nisan 2017 referandumuyla kabul edildi. Sistem, 9 Temmuz 2018 tarihi itibariyle uygulamaya başlandı. Meclis resmen olmasa da ‘fiilen’ bypass’ edildi. AKP rejiminin lideri Tayyip Erdoğan, ‘tek adam’ oldu. Ekonomiden sağlığa, eğitimden yargıya her şeye Erdoğan karar veriyor.
İSTİHDAM ÇAKILDI
Erdoğan’ın ‘ekonominin kitabını yazdığı’ başkanlık sisteminden önce istihdam edilenlerin sayısı 32 milyondan fazlaydı. İstihdam oranı ise yüzde 53’tü. TÜİK’in Eylül 2021 verilerine göre istihdam edilenlerin sayısı bugün 29,2 milyon, istihdam oranı ise yüzde 45,8!
İŞSİZ SAYISI AZALMIYOR, ARTIYOR
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde işsizlik de tavan yaptı. TÜİK’in verilerine göre, Temmuz 2018’de işsiz sayısı 3 milyon 537 bindi. İşsizlik oranını ise yüzde 10,8 olarak açıklandı. Genç nüfusta işsizlik oranı yüzde 16,9 olarak kayıtlara geçti.
Peki bugün durum nedir?
İşsizlik oranı, TÜİK’in Eylül verilerine göre yüzde 11,5! TÜİK’in geniş tanımlı işsizlik oranı ise yüzde 21,9. Dar tanımlı işsiz sayısı 3,8 milyon. DİSK-AR’a göre geniş tanımlı işsiz sayısı 9,7 milyon. Genç nüfusta işsizlik oranı ise 21,5.
DOLAR 10 TL OLDU
Yeni sisteme geçildiğinde dolar 4,60 seviyelerindeydi. Erdoğan’ın herşeye tek başına karar verdiği ‘Türk Tipi Başkanlık’ modeli sayesinde 10 TL sınırını aştı. Dolar, TL karşısında; 2019 yılı Ocak ayından bu yana yüzde 87; 2020 Ocak’tan bu yana yüzde 68, 2021 Ocak ayından bu yana ise yüzde 35 değer kazandı! Tarihinin en değersiz günlerini yaşayan TL’nin alım gücü eridi. Yoksulluk kalıcı hale geldi.
REZERVLER ERİTİLDİ
Yine bu dönemde Merkez Bankası rezervlerinin dibi sıyrıldı. Temmuz 2018’de 78,5 milyar dolar rezerv vardı. TCMB net uluslararası rezervleri geçtiğimiz yıl 26 Ocak’ta 34 milyar 247 milyon dolar olarak açıklandı. Bugün ise swap’lar çıkıldıktan sonra elde kalan net rezerv eksi (-) 35 milyar dolar civarında… Rezervler doları baskılamak için eritildi. MB’nın kasasındaki swap miktarı 67 milyarı aştı.
ENAGrup Tüketici Fiyat Endeksi (E-TÜFE) Ekim ayında %6.90 arttı
E-TÜFE’deki son 12 aylık artış oranı ise %49.87 olarak gerçekleşti.
— ENAG (@ENAGRUP) November 3, 2021
ENFLASYON KONTROLDEN ÇIKTI
Ekonomistlere göre Türkiye’nin en önemli sorunları işsizlik ve enflasyon. İşsizlik sorunu dağ gibi yerinde duruyor. Peki enflasyon ne durumda?
2018 yılı Temmuz ayında TÜFE yüzde 15,85 olarak açıklanmıştı. ÜFE ise yüzde 25 olarak kayıtlara geçti. TÜİK’in tartışmalı rakamlarına göre Ekim 2021 itibariyle ise TÜFE yüzde 19,9. ÜFE ise yüzde 46,3’e fırladı. Enflasyon Araştırma Grubu’na göre ise yıllık enflasyon yüzde 49,9.
Bazı ekonomistlere göre enflasyon kontrolden çıkmış durumda. Marketlerde ürün etiketleri artık 3 günde bir değiştiriliyor.
KİŞİ BAŞINA DÜŞEN MİLLİ GELİR 7 YILDIR AZALIYOR
Cumhuriyet tarihinde ilk kez kişi başı gelir 7 yıl art arda düşüş gösterdi. 2013 yılında 12 bin 582 bin dolar olan milli gelir, 2020 yılında 8 bin 597 dolar oldu. 2021 yılında bu rakamın daha da azalması bekleniyor.
ASGARİ ÜCRET ERİDİ, BİTTİ
Üç yıl önce çeyrek altın fiyatı 307 TL’ydi. Bugün 975 TL. O gün asgari ücret net 1.603 TL’ydi. Bir asgari ücretli maaşıyla tam 5,2 çeyrek altın alabiliyordu. Bugün asgari ücret 2.825 TL. Bugün bir işçi, bir maaşıyla 3 çeyrek altın bile alamıyor. Kısaca vatandaşın parası pul oldu!
Özetle, Erdoğan’ın yazdığı kitap ülkeye açlık, yoksulluk ve sefaletten başka bir şey getirmedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***