Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kurun piyasa hareketlerini yakından takip ettiklerini belirterek, “Biz geçmişte uzun dönem denenmiş, yüksek faiz düşük kur yerine, yatırım, üretim, istihdam politikamızla ülkemiz ve milletimiz için en doğru olanı yapmakta kararlıyız. Kurun piyasa hareketlerini takipte özellikle kararlıyız” dedi.
Kabine toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında gerçekleştirildi.
Erdoğan, kabine toplantısı sonrasında Merkez Bankası’nın faiz oranlarını düşürmesi sonrasında dövizin Türk Lirası karşısında hızla değer kaybetmesiyle ilgili değerlendirmede bulundu.
Erdoğan’ın ekonomiyle ilgili yaptığı açıklama özetle şöyle:
Gelişmiş ülkelerin parasal genişleme, küresel ekonominin işleyişini daha da bozdu. Araştırmalar, ABD’deki şirketlerin aldıkları kredilerin bırakın parasını faizlerini bile ödeyemeyeceklerini gösteriyor. Dünya borsalarındaki şişkinlik, basılan fazla paranın gidecek yer bulamamasından kaynaklanıyor.
Üretici fiyatları enflasyonu, Çin’de %13,5, AB ortalaması %16,2’yi gördü. ABD’nin bir yandan aylık 15 milyarlık parasal daralma açıklarken diğer yandan 1,5 trilyonluk yatırıma izin vermesinin nedeni de işte bu durumdur. Çin’in de ciddi bir finansal genişleme politikasıyla parasını düşük tutmayı amaçlıyor. Karşımızdaki bu tablo bizi bir tercihe zorlamıştır.
Serbest Görüş:
‘FIRSATTAN YARARLANMAKTAN KARARLIYIZ’
Her zamanki gibi biz mücadeleyi tercih ettik. Geçmişten beri her alanda olduğu gibi finansal kriz yönetiminde ciddi tecrübe sahibi ülke olarak dünyanın zor dönemden geçtiği dönemde fırsatlardan yararlanmakta kararlıyız.
Ülkemizi eskiden hep yaptıkları gibi denklemin dışına itmek isteyenlerin kur, faiz fiyat artışları üzerinden oynadıkları oyunu görüyoruz. Biz aynı oyunu vesayetle mücadelede gördük. Sabrettik ve başardık. Biz aynı oyunu terör örgütleriyle mücadelede gördük. Karşı atağımızı yaptık, başardık.
‘FIRSATÇILARA GÖZ AÇTIRMAYACAĞIZ’
Ülkemizde önceliğimiz olan istihdamın yolunun yatırımdan, büyümeden geçtiğinden kimsenin şüphesi olmasın. Biz geçmişte uzun dönem denenmiş, yüksek faiz düşük kur yerine, yatırım, üretim, istihdam politikamızla ülkemiz ve milletimiz için en doğru olanı yapmakta kararlıyız. Kurun piyasa hareketlerini takipte özellikle kararlıyız. Yatırımı, ihracatı, bunun için önemsiyoruz. Mandacı iktisatçıların reçetelerine bunun için tamah etmiyoruz.
Kurdaki yükselişi bahane ederek fahiş fiyat artışları yapan fırsatçılara göz açtırmayacağız, hepsinin de tepesine tepesine bineceğiz. Bu politikayla biz niçin yaptığımızı, sonun da ne elde edeceğimizi gayet iyi biliyoruz. Üstelik bu politikayı da hemen hayata geçirmiş değiliz. İnşa ettiğimiz yollar, köprüler, havalimanları, demir yolları ile Pekin’den Londra’ya kadar uzanan en güçlü lojistik altyapısı ülkemize aittir.
Swap işlemlerini yakından izlemek suretiyle kendi ülkesini soymaya çalışanların önlerini kestik. Bankalarımızın açık pozisyonları bulunmuyor. İşte önemli olan burası. Dünyanın bizden örnek aldığı yap-işlet-devret modeli sayesinde devam eden büyük projelerimiz de kamu finansmanına yük getirmiyor. Savunma Sanayimiz ülkemizin en önemli gelir kalemlerinden biri haline dönüşüyor.
‘EKONOMİK KURTULUŞ SAVAŞI’
Türkiye tarihinde ilk defa kendi ihtiyaçlarına uygun bir ekonomi politikası izleme fırsatı elde etmiştir. Oyunu görüyor kendi irade planımızla devam etme iradesini ortaya koyuyoruz. Bu ekonomik kurtuluş savaşından zaferle çıkacağız. Türkiye’nin başlattığı her kalkınma hamlesinin önünün kesildiği ve yönlendirilmeye çalışıldığı gerçektir.
Karadeniz’de bulduğumuz doğalgaz en önemli döviz giderimiz olan enerji çözümündeki umutlarımızı güçlendirdi. Hep söylüyorum faiz sebeptir enflasyon neticedir. Bu tespitimiz bu güne kadar yaşadığımız derslerden kaynaklanmaktadır. Yeni küresel sisteme arayışları, ülkemizin sahip olduğu altyapı. Böyle bir mücadele için geçmişte olmadığı kadar uygun bir zemin hazırlamaktadır.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***