Açıklamada şunlar kaydedildi: “Cezayir’e düşman olanlara diyoruz ki, eğer ülkemizdeki korkunç sömürgeci geçmişinizden kurtulamıyorsanız, bu hastalığın ilacı özür dilemek veya en azından susmaktır. Çünkü eğer yalan ve cahilce sözler dışında bir şey söylemeyeceksek tarihi çarpıtmaktansa biraz susmak daha iyidir.”
Ordunun yayın organı olan ‘Cezayir Ordusu’ dergisinde, Macron’un 1830’daki işgalden önce bir Cezayir ulusunun olmadığı yönündeki açıklamalarına yanıt verildi. Açıklamada, “Cumhurbaşkanı Macron, siyasetinin başarısızlığını ve ülkesinin tarihindeki aksaklıkları karıştırıyor, artık gerçek ile yanılsamayı, doğru ile yanlışı, bilgi ile cehaleti birbirinden ayırt edemiyor” ifadeleri kullanıldı.
“Türkiye’nin Cezayir’de oynadığı rolü ve kurduğu hakimiyeti tamamen unutturabilmesi beni büyüledi”
Fransa’nın Cezayir’de planlarının tutmadığı, Ulusal Kurtuluş Ordusu’nun, Fransız generallerin ve mareşallerin kibirlerini ayaklar altına alarak onları ülkeden kovduğu vurgulanan açıklamada “Hepsi kağıttan memur olmadılar mı?” sorusuna yer verildi.
“Macron neden gerçekleri atlayıp, ülkesi, Cezayir’i sömürgeleştirmeden önce bir Cezayir ulusu olup olmadığını sorgulayacak kadar ileri gidiyor?” ifadelerine yer verilen açıklamada, Macron’un kamuoyuna verdiği sözleri yerine getiremediği ve bu açıklamalarla seçmenlerin duygularına yönelmeye çalıştığı aktarıldı. Açıklamada, “Birçok analist, Macron’un, açıklamalarının nereye varacağını hesaplayamadığı tahmininde bulundu” denildi.
Le Monde gazetesinin 2 Ekim’deki haberine göre Macron, Cezayir tarihinin gerçeklere dayalı olmadığını ve Fransa’ya düşmanlık üzerine inşa edildiğini öne sürmüş ve Osmanlının ülkedeki hakimiyetini ‘sömürge‘ olarak tanımlamıştı:
“Cezayir’in bir ulus olarak inşası, izlenmesi gereken bir fenomendir. Fransız sömürgesinden önce Cezayir ulusu var mıydı? Soru bu. (Cezayir’de) Daha önce sömürgeler vardı. Türkiye’nin Cezayir’de oynadığı rolü ve kurduğu hakimiyeti tamamen unutturabilmesi beni büyüledi ve tek sömürgecinin biz olduğumuzu açıklamak, bu harika. Cezayirliler buna inanıyor.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***