Merkez Bankası son para politikaları toplantısında faiz oranlarında indirime gitmişti. Uluslararası bankalar, TMB’nin önümüzdeki aylarda yeni indirimlere gitmesini büyük olasılık olarak görüyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, videokonferans ile katıldığı yatırımcı toplantısında yaptığı konuşmada, “Enflasyon görünümünde etkili olan geçici unsurların Türkiye’de de etkisini yitireceğini öngörüyoruz. Rezervlerimiz 122 milyar dolar seviyesine ulaştı. Kararlı bir şekilde rezervlerimizi artırmaya devam edeceğiz.” dedi.
TL mevduatına olan ilginin arttığını belirten Kavcıoğlu, “Mevduat artışının TL cinsinden olması ters para ikamesi görünümünü olumlu yönde destekliyor. Yılbaşına göre TL mevduat 300 milyar liraya yakın arttı.” ifadelerini kullandı.
Merkez Bankası son para politikaları toplantısında faiz oranlarında indirime gitmişti. Uluslararası bankalar, TMB’nin önümüzdeki aylarda yeni indirimlere gitmesini büyük olasılık olarak görüyor.
Finansman koşullarına daha duyarlı olan dayanıklı mal talebinde yavaşlamanın dikkati çektiğini belirten Kavcıoğlu, dayanıksız mal talebinde ise güçlenme gördüklerini söyledi.
Kavcıoğlu, hizmet sektöründeki açılma ve turizmin katkısı ile istihdam piyasasının salgın dönemi etkilerini büyük ölçüde atlattığını vurgulayarak, “Mevcut durumda ihracattaki güçlü seyir, ithalatta miktar bazlı yavaşlama ve altın ithalatındaki kayda değer düşüş dış dengede devam eden iyileşmeyi destekliyor. Enflasyon görünümünde etkili olan geçici unsurların Türkiye’de de etkisini yitireceğini öngörüyoruz. Para politikası duruşumuzu belirlerken, para politikasının etkileyebildiği talep unsurları, çekirdek enflasyon gelişmeleri ve arz şoklarının yarattığı etkilerin ayrıştırılmasına yönelik analizleri değerlendirdik.” ifadelerini kullandı.
Rezervlerin 85 milyar dolar seviyelerinden 122 milyar dolara ulaştığına dikkati çeken Kavcıoğlu, şunları kaydetti:
“Kararlı bir şekilde rezervlerimizi artırmaya devam edeceğiz. Yurt içi yerleşiklerin mevduatta TL tercihleri güçlü kalmaya devam ediyor. Mart ayında yabancı para (YP) mevduattan Türk lirası (TL) mevduata kayda değer düzeyde bir dönüş gerçekleşti. Takip eden aylarda mevduat artışının TL cinsinden olması ters para ikamesi görünümünü olumlu yönde destekliyor. Yılbaşına göre TL mevduat 300 milyar liraya yakın artış kaydetti. YP mevduat ise ihracattaki güçlü seyir, turizmde görülen toparlanma ve yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız kanalı ile sisteme döviz ve efektif girişine rağmen parite etkisi arındırıldığında görece sınırlı bir artış sergiledi.”
Ekonomistlere göre Türkiye Merkez Bankası’nın swap ve brüt rezervleri çıkarıldığında kalan net döviz rezervi eksi 30 milyar dolar düzeyinde bulunuyor.
Öne çıkan mesajlar
Reuters ajansının yatırımcı toplantısına katılan kaynaklardan aldığı bilgiye göre Kavcıoğlu’nun öne çıkan mesajları şöyle:
Para politikamızı dezenflasyonu en kısa sürede tesis edecek sıkılıkta belirlemeye devam edeceğiz.
Para politikasındaki sıkı duruşun krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkileri devam ediyor, yıllık kredi büyümesi belirgin yavaşlamaya işaret ediyor.
Para politikası duruşumuzu enflasyonun kalıcı düşürülmesi ve fiyat istikrarı odağında belirleyeceğiz.
Arızi unsurlar ortadan kalktıkça enflasyonda geçici etkilerin de ortadan kalkacağını beklemekteyiz.
Enflasyon görünümünde etkili olan geçici unsurların Türkiye’de de etkisini yitireceğini öngörüyoruz.
Rezervlerdeki artışın devam edeceğini öngörüyoruz.
Çekirdek enflasyon göstergelerinin yakın dönem eğiliminde yavaşlama görüyoruz.
Sadece çekirdek enflasyona bakarak para politikası belirleyeceğimizi söylemedik, çekirdek enflasyon dikkate alacağımız noktalardan bir tanesi.
Para politikası noktasında yeterince sıkı olduğumuzu düşünüyoruz, bir yıldır sıkı politika uyguluyoruz zaten; faiz indirimine rağmen bu konuda değişiklik yoktur.
Geçici etkilerin ortadan kalkmasıyla enflasyonun yeniden düşüş eğilimine dönmesini sağlayacak sıkılıktaki parasal duruş, enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve finansal piyasa gelişmeleri bağlamında dışsal ve geçici oynaklıklara karşı önemli bir tampon işlevi görecek.
Öncü göstergeler üçüncü çeyrekte iktisadi faaliyette iç talebin de etkisiyle güçlü seyre işaret ediyor.
Finansman koşullarına daha duyarlı olan dayanıklı mal talebinde yavaşlama dikkat çekerken, dayanıksız mal talebinde güçlenme görüyoruz.
Hizmet sektöründeki açılma ve turizmin katkısı ile beraber istihdam piyasası salgın dönemi etkilerini büyük ölçüde atlattı.
Yılın geri kalanında da cari işlemler hesabındaki iyileşmenin devam etmesini beklemekteyiz.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***