HABER İNCELEME | YUSUF DERELİ
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB), politika faizini 200 baz puan indirerek yüzde 16’ya çekmesi piyasalarda şok etkisi yaptı. Genel beklenti 50 baz puanlık bir indirimdi ve söz konusu indirim günler öncesinden fiyatlanmıştı. Ancak MB radikal bir kararla 200 baz puan indirime gitti. Karar sonrası 9,27’lerde seyreden dolar kuru bir anda 9,45’e sıçradı. 10,80 olan Euro ise 11 TL’yi geçti. Ancak hemen söyleyelim; bu henüz başlangıç. Döviz kurlarındaki artış, önümüzdeki haftalarda enflasyona doğrudan etki edecek. Dolayısıyla doların 10 TL yolculuğunun yeni başladığını söyleyebiliriz…
Doğrusunu söylemek gerekirse hiç kimse böyle bir indirim kararı beklemiyordu. MB yine ‘hiç olmayacak’ bir işe imza attı ve faizi tek kalemde, hem de bütün dünyada enflasyon artış eğilimindeyken 200 baz puan birden indirdi. Yıl bitmeden iki toplantı daha yapılacak. Söz konusu toplantılarda nasıl bir karar çıkacak merak konusu.
‘ÇEKİRDEK ENFLASYON’ DA YALAN OLDU
PPK kararına geçmeden önce bir hatırlatma yapalım. MB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, göreve geldiği andan itibaren sürekli ‘manşet enflasyon’ üzerinden konuştu. Faiz oranlarının enflasyonun bir tık üzerinde olacağını söyledi. Erdoğan, ‘faizlerin’ indirilmesi talimatını verdikten sonra söylem değiştirerek, ‘çekirdek’ enflasyonu dikkate alacaklarını söyledi. Ancak bugün gelinen noktada faiz oranı yüzde 16,98 olan ‘çekirdek’ enflasyonun bile altına indi!
MB’NA GÖRE ENFLASYON GEÇİCİ NİTELİKTE!
MB’nın PPK kararının gerekçelerine dair açıklaması fecaat! Ekonomistlere göre de kararı yorumlamak anlamsız. Söz konusu açıklamada, enflasyonun küresel bazda yükseldiği aktarılıyor. Ayrıca yurt için talebin de son dönemde arttığına vurgu yapılıyor. Gıda, enerji ve kur artışına bağlı olarak yurt içindeki enflasyonun da yüksek seyrettiği üzerinde duruluyor. Normal bir ekonomide yukarıda yaşananlar, faizlerin ‘artırılmasını’ gerektiriyor. Ancak Merkez Bankası bunun tam tersini yaparak faizleri 200 baz puan indiriyor. Bunun gerekçesi de kararın satır aralarında görüyorsunuz: “Yüksek küresel enflasyonun, (…) büyük ölçüde geçici nitelikte olacağını değerlendirmektedir.”
Bütün dünyanın en azından orta vadede ‘kalıcı’ olduğunu söylediği enflasyon, Merkez Bankası’na göre ‘geçici.’ Bunu neye dayanarak söylüyorlar, kimse bilmiyor.
DEMİRALP: ENFLASYON DAHA DA ARTACAK
Merkez Bankası’nın kararı sonrası beklendiği gibi döviz kuru fırladı. Dolar 9,45’i aştı. Euro ise 11 liraya çıktı. Koç Üniversitesi’nden Prof. Dr. Selva Demiralp, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda bundan sonra olacakları şöyle anlatıyor: “(Zararın neresinden dönülse kardır) çok değerli bir atasözü. TCMB hatalı kararlarında ısrar etmemeliydi. Yanlış zamanda gelen faiz indirimi ekonomik maliyetleri ve enflasyonu daha da tetikler. Ekonomiyi genişletmek şöyle dursun daraltır.”
Bir de Ekonomist Murat Sağman’a kulak verelim: “Köprüden önce son çıkıştı. Yükselen enflasyon yüzünden tüm dünya faiz artırırken, Merkez Bankamız 200 baz puan faiz indirdi. Bundan sonra değersiz bir TL ile yükselen bir enflasyon, satın alma gücü kaybı, peş peşe zamlar ve hayat pahalılığı hayatımızda olmaya devam edecek.”
KÖTÜ GÜNLERDEN, ‘DAHA KÖTÜ’ GÜNLERE
Ortada somut bir gerçek var; üretici fiyatlarındaki artış yüzde 45’lerde. Kur 9,45’i geçti ve muhtemelen daha da yükselecek. Emtia fiyatlarındaki artış MB’nın kararında bile vurgulanıyor. Dolayısıyla enflasyonun önümüzdeki 2-3 ay içerisinde yönünün aşağı çevirme ihtimali yok!
Yüksek enflasyon karşısında parasının değerini korumak isteyen vatandaşlar doğal olarak döviz ve altına koşacak. Bu ise kurun daha da yükselmesine neden olacak. Kur yükseldikçe maliyetler daha da artacak… Kur, enflasyon, faiz sarmalı…
MB’nın 200 baz puanlık indirim kararından sonra kur 15-20 kuruş sıçradı. Zira 100 puanlık faiz indirimi zaten fiyatlanmıştı. Unutmayın; 40 gün önce dolar 8,27 TL’ydi. Bugün 9,45 TL civarında ve emin olan orada durmayacak… Doların yolculuğu yeni başlıyor…
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***