Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, CNN TÜRK’te büyükelçi krizi ve gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Bakan Çavuşoğlu, 10 ülke büyükelçilerinin Osman Kavala’nın serbest bırakılması çağrısı yapması sonrası artan gerilim hakkında da konuştu.
Çavuşoğlu,“Bu açıklama kabul edilemezdi, yargıya talimat içeriyordu, arkadaşlarıma ‘hadlerini bildirin’ dedim. Sınır dışı edilmeleri için çalışmalar başlatmıştık. Pazartesi kabinede sınır dışı çalışmalarını arz edecektik ki büyükelçiler geri adım attılar” dedi.
Çavuşoğlu, “daha sonra büyükelçilerin birbirlerine suçu atmaya başladığını” ve “yardımcılarını suçlayanların olduğunu” söyledi, kendilerine gelen bilgilere göre büyükelçiler arasında “bavullarını toplayanlar olduğunu” belirtti.
‘Görüşme talebi ABD’den geldi’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden’ın Glasgow’daki İklim Zirvesi’nde görüşmelerinin beklendiğini söyleyen Çavuşoğlu, “Görüşme talebi ABD’den geldi” dedi.
Çavuşoğlu, tarih ve saat belirleme çalışmalarının sürdüğünü söyledi.
Türkiye’nin Rusya’dan S-400 alması nedeniyle F-35 programından çıkarılması konusunda da konuşan Çavuşoğlu şunları söyledi:
“Ya Türkiye’nin F-35 programına geri gönderilmesi lazım veya ödediğimiz paranın verilmesi veya başka ürünlerle telafi edilmesi lazım. ABD satmak istemezse diğer seçenekler devreye girer. Türkiye hiçbir zaman çaresiz kalmamıştır. Şu an ihtiyacının yüzde 75’ini üretiyor. Bir ihtiyaç olduğunda başka ülkelere yönelebilir. Alternatiflerimiz var.”
Çavuşoğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
”Bazı büyükelçiler başkentlerine sorarak yaptıkları açıklama için onay aldılar. Özellikle ABD büyükelçisinin Washington ve Dışişleri Bakanlığı’ndan onay aldığını biliyoruz.
Bize önce metin de geldi, biz bu metni kabul etmeyiz dedik. Metin düzeltildi.
Yaptıkları açıklama Türkiye’nin içişlerine müdahale eden bir açıklamaydı. Bu konuda Viyana Sözleşmesi’nin 41. maddesi gayet açık. Diplomatın ne yapıp ne yapamayacağını düzenliyor.
Şimdi öncelikle insan hakları mahkemesinin Türkiye, Kavala davası konusunda uygulamıyor söylemi yanlış. Kavala insan hakları mahkemesi kararıyla ilgili davadan biliyorsunuz hapisten çıktı. Kavala hakkında birçok suçlama var. Bu davalar bir dosyada birleşiyor. İnsan hakları mahkemesinin ilgili karaır aslında uygulanmış oldu. Hakkındaki diğer dava ve suçlamalardan dolayı tutukluluğu devam ediyor.
Büyükelçiler de yanlış yapıyor, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi de burada yanlış.
İkincisi, AİHM’in kararlarının uygulanmasıyla ilgili neden sadece bir davayı ön plana çıkarıyrosunuz? Neden diğer ülkelere yönelik böyle bir adım atmıyorsunuz? Diğer ülkelerin de uygulamadığı AİHM kararları var. Mesela Yunanistan’dan sürekli örnek veriyoruz
Osman Kavala’nın önemi ne? Soros’un adamı. Türkiye’de seçimle gelmiş meşru hükümeti devirmek. Hangi demokratik ülke bunu kabul edebilir?
Türkiye’ye düşman kimse içeride ve dışarıda onu desteklerle, onu savnurlar. Bu süreçte de gördüler ki artık Türkiye’ye kimse ne parmak sallayabilir, ne içişlerine karışabilir.
(Biden-Erdoğan görüşmesi hakkında) Görüşme teklifi biliyorsunuz ABD tarafından geldi. Ya Roma’da ya COP26’da görüşmek istiyoruz dediler. Öyle görünüyor ki bu görüşme Glasgow’da olacak.
Biz zaten Blinken’la sürekli görüşüyoruz. Temaslarımız devam ediyor. Biz diplomasiden, diyalogdan yanayız. Blinken’la ihtiyaç duyulduğu zaman görüşüyoruz.
(F-35): F-35 programından abd haksız bir şekilde Türkiye’yi çıkardı. S-400 konusunda düşüncelerimizi defalarca söyledik. Biliyorlar ki S-400’ü ülkemiz dışına göndermeyeceğiz.
F35 için 1.4 milar dolar ödeme yapıldı. Türkiye’nin ya F35 programına geir dönmesi lazım, bunun şu an mümkün olmadığını biliyoruz, ya da türkiyenin parasını ödediği F-35 leri ABD’nin Türkiye’ye vermesi lazım, bu da olmayacaksa parasını ABD’nin vermesi lazım ya da başka ürünlerle bunu karşılaması lazım
CAATSA yaptırımlarına baktığmız zaman F-35 var ancak F-16 ve CAATSA kapsmaında olmayan birçok ürün var
Esas olan silahlı kuvvetlerimizin ihtiyacıdır. ABD’den bir heyet geldi. MSB’den de bir açıklama geldi. Bu görüşmeler devam edecek.
F-35 konusu da konuşuluyor. Olması gereknelerden birini söyledim. Parasını ödediğimiz F-35lerin Türkiye’ye verilmesi.
Türkiye düşmanı lobiler devrede neticede iki partiden de 11 kongre üyesi var. Toplam sayıyya baktığjnız zaman 11 önemli bir rakam değil. Neticeye baktığınız zaman Kongre’nin onayı önemli. Burada şunu tekrar hatırlatmak isterim. Biz S-400’ü niye aldık? ABD Kongre’yi bahane ederek Patriotları bize satmadı.
Kongre’den böyle mektup gelebilir ama burada Beyaz Saray’ın tutumu çok önemli.
Siz bir konuda adım atacaksanız bir ülkeye savunma sanayi ürünü satmak dahil, Kongre’nizi ikna etmek sizin göreviniz. Eğer ABD yönetimi kararlı durursa görüşmeleriyle Kongre’yi ikna eder
Türkiye hiçbir zaman çaresiz kalmamıştır. İhtiyacının yüzde 70’ten fazlasını üretiyor. Bir ülkeden herhangi bir engel çıktığında başka alternatiflere yönelir. Alternatiflerimiz var. F-35,16 konularında da geçerli. ABD satmak istemezse bu sefer Savunma Sanayii Başkanı’nın da söylediği gibi SU35, SU57 dahil, teklifleri alırız. Bu her egemen ve bağımsız ülkenin en doğal hakkıdır.
(Yunanistan’ın savunma anlaşmaları) Türkiye’ye yönelik suçlamaları kim yapıyor? NATO’ya doğru dürüst katkIsı olmayan Yunanistan yapıyor
Fransa, Fransa’nın derdi ne? Türkiye’yi çekememek. Afrika’da da çekemiyor, başka yerlerde de çekemiyor
Rusya’yla sadece bizim mi ilişkilerimiz var? Biz, NATO’nun en güçlü müttefiklerinden biriyiz ve NATO’nun etkinliklerine faaliyetlerine, misyonlarına en güçlü katkı sağlayan ülkelerden biriyiz.
NATO içinde arayışları Fransa başlattı özellikle AB olarak ayrı bir güç oluşturma çabasına girdi.
Terörle mücadelemize baktığımız zaman çifte standartı genel anlamda görüyoruz. Bu tür çifte standartlar, iki yüzlülükler NATO’yu zayıflatır. Macron’un ortaya attığı fikirr, Fransa’nın ön ayak olduğu girişimler bugüne kadar başarılı olamadı.
Hiçbir gücün Doğu Akdeniz’deki dengeyi değiştirmesine müsaade etmeyiz. Biz uluslararası hukuktan, hakça paylaşımdan yanayız. Hakkımızı yemeye kalktıklarında sahada ve masada gereğini yapıyoruz. Denge değişmez. Doğru olan yolda biz hakkımızı savunmak için sonuna kadar gideriz.
Yunanistan her toplantıda Türkiye’yi şikayet ediyor. Hala çocuk gibi ağlayıp duruyor.
ABD’yle Suriye konusunda fikirdaş ülkeler ya da Uluslararası Suriye Destek grubu toplantısı yapalım fikri ortaya koydu. Bunun üzerinde çalışıyoruz.
Biz şu mesajı Ruslara da İran’a da söylüyoruz. Askeri bir çözüm yok. Askeri bir çözümle Suriye’ye istikrarın, barışın gelmesi mümkün değil.
Rejimin askeri çözümü tercih ettiğini görüyoruz. Bu yanlıştan dönmesi gerekiyor. Aynı şeyleri yaparak sahadaki şeyleri değiştiremezsiniz. Biz Suriye’nin toprak btüünlüğünü destekliyoruz. PKK/YPG’nin son zamanlarda saldırıları arttı. Maalesef ne Rusya ne ABD onları çekme sözlerinde durmadı.
(‘Suriye’ye operasyon’ sorusuna) Sayın Cumhurbaşkanı’nın hepimizin belleğine kazınan bir sözü var; bir gece ansızın…
CHP’nin tezkere açıklamasına: HDP böyle istedi, onlar da ‘hayır’ verdiler. Ona gerekçe hazırlıyorlar. Daha önceki tezkerelerde neden bu argümanları kullanmadılar. Siz HDP’yle ittifak kurdunuz diye biz bu mücadeleyi sonlandıracak mıyız?
(Afganistan’daki gelişmeler) Taliban, Türkiye’ye gelmek istedi. Gerekli mesajları verdik. Kapsayıcı olun dedik. Sadece belli gruptan hükümet kurmayın. Biz kendilerine uluslararası toplumun bu konuda tatmin olmadığını söyledik. Kadınların hakları, kız çocuklarının hakları konusunda mesajları verdik. Türk kadınlarının mesajı olarak verdik. Dinimizin de emrini hatırlattı. Okumak konusunda. İlk inen ayet “oku”. Bu herkes için geçerli, kızlar için de erkekler için de.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***