Libya için Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi’ne bağlı kurulan Bağımsız Araştırma Misyonu, iç savaş sırasında tüm tarafların savaş suçunu da kapsayabilecek türden ihlallerde bulunduğunu açıkladı. İlgili raporunu açıklayan bağımsız heyet, Libya iç savaşında işlenen suçlar konusunda bir zanlı listesi hazırladıklarını da duyurdu.
“POTANSİYEL SAVAŞ SUÇLARI TESPİT ETTİK”
Rapor, yüzlerce belgeye ve uydu görüntüsünün yanı sıra Libya, Tunus ve İtalya’da 150’den fazla kişiyle söyleşiler ile araştırmalara dayanıyor. Misyonun başkanlığını yapan eski Fas adalet bakanı Muhammed Ucar, bugün düzenlediği basın toplantısında “Araştırmamız, ihtilafın bir dizi tarafının uluslararası insancıl hukuku ihlal ettiğini ve potansiyel olarak savaş suçları işlediğini gösterdi” dedi.
Libya, 41 yıllık Muammer Kaddafi yönetiminin devrilmesi sonrası doğu ve batıdaki rakip yönetimleri destekleyen güçler arasında iç savaşa gömülmüştü. Trablus’taki hükümet Türkiye’den destek alırken, doğuda General Halife Hafter’in güçleri Rusya, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri tarafından desteklenmişti. Savaş, BM destekli bir ateşkesle 2020’de son bulmuş, Aralık 2021’de seçim düzenlenmesi planıyla bir geçiş hükümeti kurulmuştu. Bugün açıklanan rapordaysa, iç savaşın tüm taraflarına yönelik ihlal suçlamaları bulunuyor.
WAGNER’E ‘ESİRLERİ ÖLDÜRME’ SUÇLAMASI
Raporda Rus güvenlik şirketi Wagner’in ismi özellikle anılıyor. Wagner’e bağlı paralı askerler esirleri vurmakla suçlanırken, “Bu nedenle, Wagner personelinin, cinayetle savaş suçu işlemiş olmasına inanmak için mantıklı gerekçeler var” deniliyor. Raporda aynı zamanda, Wagner çalışanlarının geride bıraktığı bir tablette bulunan haritadan söz ediliyor. Haritada, doğu güçlerinin geri çekilirken sivil yapıların yakınlarına döşediği mayınların yerlerinin göründüğü, çoğu Rusya’da yapılmış olan bu mayınların evlerine dönen sivillerin ölümüne ve yaralanmasına yol açtığı savunuluyor.
“CEZAEVLERİNDE HER GÜN İŞKENCE YAPILIYOR”
Raporda, gözaltına alınan göçmenlere Libya cezaevlerinde günlük olarak işkence yapıldığı ve başka ihlallerin yaşandığı, bu durumun insanlığa karşı suç teşkil edebileceği belirtiliyor.
“TARHUNA KATLİAMINDAN EL KANİ SORUMLU”
BM’nin açıkça savaş suçuyla itham ettiği bir isim ise temmuz ayında öldürülen Muhammed el Kani. Bir dönem Hafter’in saflarında savaşan, temmuz ayındaysa bizzat Hafter’e bağlı Libya Ulusal Ordusu tarafından öldürülen el Kani raporda, Tarhuna kentinde sivillerin toplu mezara gömüldüğü katliamın sorumlusu olarak gösteriliyor.
“12 SİVİLİN ÖLDÜĞÜ İHA SALDIRISINDAN TRABLUS HÜKÜMETİ SORUMLU”
Raporda, Kasr bin Gaşir bölgesinde kadın ve çocuklar dahil en az 12 kişinin öldüğü insansız hava aracı saldırısından ise Trablus’taki hükümeti destekleyen güçler sorumlu tutuldu. Söz konusu katliam, Hafter güçlerinin Haziran 2020’de Trablus kuşatmasına son verip geri çekildiği sırada başkentin güneyindeki Kasr bin Gaşir’de meydana gelmişti.
LİBYA DIŞİŞLERİ BAKANI: YABANCI SAVAŞÇILARIN BİR KISMI GİTTİ
Libya’daki geçiş hükümetinin Dışişleri Bakanı Necla Menguş dün yaptığı açıklamada, Libya’daki yabancı savaşçıların bir kısmının ülkeyi terk ettiğini söylemişti. Kuveyt ziyaretinde basın toplantısı düzenleyen bakana Libya’yı terk etmeleri istenen yabancı savaşçıların bazısının gidip gitmediği sorulmuş, Menguş “Haberler doğru. Çok mütevazi bir başlangıç yapıldı” demişti. Menguş, “Yabancı savaşçıların ve paralı askerlerin çıkışı için çok daha büyük ve geniş çaplı bir organizasyon istemeye devam ediyoruz” diye ekleyerek uluslararası toplumdan yardım istemişti.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***