Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, muhaliflerinin ‘darbe’ olarak adlandırdığı meclisi ve başbakanı görevden alıp iktidarı ele geçirmesinden yedi hafta sonra ülkenin anayasasını değiştirme planlarını belirtti. Said, 2014’te Tunus Anayasası’nı revize etmek üzere kurulan komitede uzman olarak üye isimlerden biriydi.
Kays Said, başkent Tunus’taki Habib Burgiba Caddesi’nde Sky News Arabia kanalına ve Tunus devlet televizyonuna canlı olarak verdiği demeçte, 2014 demokratik anayasasına saygı duyduğunu ancak bunun “ebedi olmadığını” ve değiştirilebileceğini söyledi. Said, “Anayasa çerçevesinde değişiklikler yapılmalı” dedi.
Said’in danışmanlarından biri de geçtiğimiz Perşembe günü Reuters Haber Ajansına verdiği demeçte, cumhurbaşkanının anayasayı askıya almayı ve referandum yoluyla değiştirilmiş bir versiyon sunmayı planladığını açıklamıştı. Bu durum, siyasi partilerin ve güçlü UGTT İşçi Sendikasının muhalefetine yol açmıştı.
TUNUS’TA NELER OLMUŞTU?
Cumhurbaşkanı Kays Said, 25 Temmuz’da ‘ülkenin tehlikede olduğu’ sebebiyle kendisine olağanüstü yetkiler tanıyan Anayasa’nın 80. maddesini hayata geçirdiğini duyurmuştu. Tunus’ta tartışmaların odağındaki Anayasa’nın 80. maddesine göre; ülkenin tehlike içinde bulunması durumunda Cumhurbaşkanı, başbakan ve meclis başkanıyla istişare halinde, başbakanı azledebiliyor ve yürütme 30 gün boyunca cumhurbaşkanlığı kararlarıyla sürdürülebiliyor.
Said; Meclisin çalışmalarını 30 gün boyunca durdurduğunu, tüm milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırıldığını, başbakanı azlettiğini ve yeni bir başbakan atayacağını, ayrıca yolsuzluk dosyaları için kendisini başsavcı olarak görevlendirdiğini açıklamıştı. Ülke içinde bazı kesimler Said’in bu kararını desteklerken Meclis içindeki partilerin çoğunluğu Cumhurbaşkanı’nın bu kararlarıyla “Anayasa’yı ihlal ettiğini” belirtmiş, bazıları da Said’i anayasal bir darbe girişiminde bulunmakla suçlamıştı.
YETKİLERİ “TEHLİKE GEÇMEDİĞİ” GEREKÇESİYLE DEVRETMEMİŞTİ
Tunus’ta dokunulmazlıklarının kaldırılmasının ardından bazı milletvekilleri ifadeye çağrılmış, bazıları gözaltına alınmış ve aralarında üst düzey bürokratların da yer aldığı bazı isimler hakkında ev hapsi kararı verilmişti. Said, bir aylık sürenin dolmasının ardından Meclisin çalışmalarının durdurulması dahil olağanüstü yetkileri elinde topladığı kararların “ülkedeki tehlike durumu geçmediği gerekçesiyle ikinci bir emre kadar uzatıldığını” bildirmişti.
TUNUS’A KARŞI KAYGILAR ARTTI
Al Jazeera’da yayınlanan habere göre; Said’in 25 Temmuz’da başbakanı görevden alıp parlamentoyu askıya aldığını açıklamasından bu yana, Tunus’un kamu maliyesini destekleyen Batılı demokrasiler arasında kaygılar artıyor.
HALA BİR HÜKÜMET KURULAMADI
Cumhurbaşkanı Said’in tedbirleri bir ay sonra süresiz olarak uzatmasına rağmen, Tunus yaklaşmakta olan bir ekonomik krizle yüzleşmek için mücadele ediyor. Bu kriz ortamında yeni başkan Said, henüz yeni bir hükümet atamadı veya uzun vadeli niyetlerini net bir şekilde açıklamadı. Said verdiği aynı demeçte, ‘en dürüst insanları’ seçtikten sonra ‘mümkün olan en kısa sürede’ yeni bir hükümet kurma sözü verdi ancak belirli bir zaman çizelgesi vermeyi reddetti. Said, “Hükümet üyelerini, hakkında şaibe olmayan kişilerden seçmek için gayret ediyorum. Bugün de hükümet üyelerinin seçimi ile ilgili bir toplantı yaptık. Bu emaneti taşıyabilecek kişileri aramayı sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
‘ANAYASA VE TÜM DEĞERLERE SAYGI DUYDUK’
Konuşmasının devamında Kays Said, başbakan ve parlamentoyu feshetmesini darbe olarak nitelendirenlere cevap verdi. Said, “Ne kaosa çağırıyoruz ne de Tunus halkının kanının dökülmesini istiyoruz. Birileri meşruiyet dairesinden çıkmaktan bahsediyor ancak kanun ne demek bilmiyorlar. Darbeden ve anayasaya aykırı davranmaktan bahsediyorlar. Bilakis biz anayasaya ve tüm değerlere saygı duyduk” diye konuştu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***