AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD’den ayrılırken, Türkiye-ABD ilişkilerini değerlerdi. İki NATO ülkesindeki ilişkilerin gidişatının “pek hayra alamet” olmadığını söyleyen Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden’la iyi bir başlangıç yapmadıklarını ifade etmişti.
Türkiye’nin eski Washington büyükelçilerinden Namık Tan, Erdoğan’ın son açıklamasının “büyük bir hayal kırıklığının bıraktığı derin izler” olarak görüyor. DW Türkçe’nin sorularını cevaplayan Tan, neden böyle gördüğünü “Erdoğan, Biden’la görüşemediği için öyle büyük hayal kırıklığı yaşamış ki, şimdi tepkisini ortaya koymaya çalışıyor. Biden’a ‘Madem sen beni görmezden geliyorsun, ben de S-400 alırım, köprüleri atarım. Karşı tarafa geçerim. Beni dikkate almak zorundasın, yoksa sorun çıkartırım’ tarzı gözdağı veriyor” değerlendirmesini yapıyor.
Erdoğan’ın açıklamadan daha üç gün önce müttefiklikten söz ettiğinin gözden kaçırılmaması gerektiğini düşünen Tan, “Dış politikada duygusal çıkışlara yer olmaz. Böyle anlık değişimler zaten Türkiye’nin derli toplu bir dış politikası olmadığının da göstergesi. Türkiye sürekli öngörülemez ülke kategorisinde kalıyor böylelikle. Erdoğan’ın bu çıkışları Türkiye’nin ekonomiden siyasete, dış politikaya kadar her alanda yaşadığı kayıpların daha da artacağını gösteriyor” öngörüsünde bulunuyor.
‘ABD ERDOĞAN’IN YÖNETİM ANLAYIŞINI BEĞENMİYOR’
Peki Biden Erdoğan’la neden görüşmedi? Uluslararası İlişkiler Uzmanı Prof. İlhan Uzgel, Biden yönetiminin işbaşına geldiği günden beri Türkiye’ye mesafe koyduğunu ve bu mesafeyi korumak için özen gösterdiğini söylüyor.
Erdoğan’ın açıklamalarını DW Türkçe’ye yorumlayan Uzgel, “Türkiye, Amerikan yönetimine yakınlaşmak için Taliban’ı ikna edip Kabil havalimanının güvenliğini ve işletmesini sağlama işine soyundu ama başarılı olmadı. Öte yandan Ortadoğu’da yeni bir düzen kurmak isteyen Amerika, Erdoğan’ın yönetim şeklini ve dış politika anlayışını beğenmiyor. Biden’ın karşısında reformist bir Erdoğan yok. Bir telefon görüşmesi yaptı ama İsrail’le de ilişkileri düzeltemedi. Erdoğan halen bölgesinde kavga çıkaran bir lider. Bu da gösteriyor ki Biden, Erdoğan ile yakın ilişki kurmayacak sadece NATO gereği formal ilişkisini sürdürecek” şeklinde konuşuyor.
Biden yönetiminin bu tavrının Türkiye’de kendini ekonomiden siyasete kadar uzanan her alanda hissettireceği konusunda Namık Tan’la benzer öngörüde bulunan Uzgel, Biden’ın New York’ta Erdoğan’la bir yakın plan fotoğrafının bile olmamasının Ankara açısından sıkıntı olduğunu ifade ediyor.
‘BİLEREK RUSYA’YLA GÖRÜŞME ÖNCESİ SÖYLEDİ’
Alman Marshall Fonu (GMF) Türkiye Direktörü Özgür Ünlühisarcıklı da Erdoğan’ın Biden’la görüşemediği için tepki koyduğunu düşünenlerden. Bu tepkisini 29 Eylül’de Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le yapacağı görüşme öncesinde dile getirmesinin de dikkate değer olduğunu belirten Ünlühisarcıklı, Erdoğan’ın BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmasında Kırım’a atıfla Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne Türkiye’nin önem verdiğini söylemesinin ardından Rusya’dan tepki geldiğini hatırlatıyor.
Erdoğan’ın “İlhakını tanımadığımız Kırım dahil, Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün ve egemenliğinin korunmasına önem veriyoruz” dedikten sonra Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Erdoğan’ın sözlerini “esefle karşıladıklarını” duyurmuş, “Kesinlikle hedefin biz olduğunu düşünüyoruz” ifadesini kullanmıştı.
Ünlühisarcıklı, “Erdoğan, Biden’a tepkiyi Rusya’ya gitmeden gösterdi ki, Kırım atfının Putin’i kızdırdığının farkındaydı. Putin’i sakinleştirmek için Biden’a tepkisini zamanlıca göstermek istedi. Erdoğan hem ABD hem de Rusya’yla ilişkilerin iyi olması için kendini zorluyor. Onun ötesinde Amerika’yla birikmiş sorunlar bir yerde duruyor ve o sorunlar çözülecek gibi görünmüyor” diyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***