CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, Covid-19 aşısı reddinin Türkiye’de toplumsal bağışıklık hedefi için tehdit haline geldiğini söyledi.
Emir, “Özellikle milyonlarca çocuk ve gencimizin yüz yüze eğitimden geri kalmaması için özellikle öğretmenler ve okul çalışanları için zorunlu aşıyı tartışmalıyız ve geniş bir mutabakatla bu uygulamayı hayata geçirmeliyiz” dedi.
Emir, 5 milyona yakın göçmen nüfusun da dahil edilerek 88 milyon üzerinden hesaplandığında Türkiye’de aşılanma oranları birçok Avrupa ülkesinin gerisinde kaldığını belirtti.
Emir “Örneğin 1’inci doz aşısını olmuş olan kişi sayısı 51,5 milyon ve yüzde 83 oranında. Oysa tüm nüfusa kıyasladığımızda bu oran yalnızca yüzde 58. Bu gerçeği göz önünde bulundurduğumuzda Türkiye, halen toplumsal bağışıklık hedefinden çok uzakta” diye konuştu.
Emir ayrıca, Yoğun Bakım Derneği’nin en son açıkladığı verilere göre yoğun bakıma yatan hastaların yüzde 50’den fazlasının aşısız, yüzde 39’unun da Sinovac aşısı uygulanmış kişiler olduğunu hatırlattı.
Zorunlu aşı öneren Emir, şöyle devam etti:
“Bu önlemler de yeterli olmazsa özellikle sağlıkçılar ve öğretmenler gibi toplumla iç içe bir biçimde kamusal hizmet yapan meslek grupları olmak üzere belirli meslek grupları için zorunlu aşılamanın gündeme gelmesi beklenebilir. Özellikle birçok Avrupa ülkesinde sağlıkçılar ve bazı kamu görevlileri içi zorunlu aşı uygulamasına geçildiğine ve ABD’de böyle bir düzenleme için hazırlık yapıldığına dikkat çekmek isterim.
“Zorunlu aşı uygulaması ile kişinin vücut dokunulmazlığı hakkı, başka insanların yaşam ve eğitim hakkı başta olmak üzere birçok temel hakkını koruyabilmek için sınırlı bir biçimde ihlal edilmektedir. Her ne kadar Anayasa, kişinin vücut bütünlüğünün dokunulmazlığını garanti altına almış olsa da, devletlerin, tüm bireylerin yaşam hakkını ve sağlığını her türlü riske karşı koruma yükümlülüğü de bulunuyor.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***