Afganistan’ın başkenti Kabil’in 150 kilometre kuzeyinde Hindu Kuş Dağları eteklerinde yer alan Pencşir Vadisi’nde bir grup Afgan, ülkenin neredeyse bütününde kontrolü ele geçiren Taliban örgütüne karşı direnişini sürdürüyor.
Tacik asıllı Afganların yoğun olarak yaşandığı Pencşir’de 80’li yılların ortalarından itibaren Rus işgaline karşı direnen Ahmed Şah Mesud, o dönemde “Pencşir Aslanı” lakabıyla anılmaya başlamış, 2019 yılında cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile ülkede ulusal kahraman ilan edilmişti.
Ahmed Şah Mesud’un oğlu Ahmed Mesud, şimdi babasının izinden giderek Pencşir’deki direnişlerine devam ediyor.
Şimdi ise ‘düşman’ Rusya ya da Amerika Birleşik Devletleri değil…Afganistan’ın içerisinden çıkan ve hızla büyüyen Taliban örgütü…32 yaşında olan Ahmed Mesud, babası Ahmed Şah Mesud’un 6 evladının en büyüğü ve erkek çocuğu.
İngiltere’de okudu, yüksek lisans yaptı, 1 yıl askeri eğitim aldı
Ahmed Mesud şu anda kendisine bağlı Afganistan Ulusal Direniş Cephesi’ne (AUDC- NRFA) milis güçleriyle birlikte Taliban’ın saldırılarına karşı direniyor.
1989 doğumlu Mesud, ilköğretimini İran’da tamamladıktan sonra İngiltere’deki meşhur Sandhurst Kraliyet Askeri Akademisi’nde bir sene eğitim aldı. 2015 yılında Londra King’s College’da “Şavaş Araştırmaları” teziyle lisans eğitimini tamamlayan Mesud Londra Şehir Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler bölümünde yüksek lisans yaptı. Mesud’un bitirme tezinin konusu Taliban örgütüydü.
2016 yılında Afganistan’a geri dönen Ahmed Mesud, burada babası adına kurulan Mesud Vakfı’nın başkanlığına getirildi. Mesud, 5 Eylül 2019’da babasının Pencşir Vadisi’ndeki türbesindeAhmed Şah Mesud’un halefi olarak ilan edildi.
2019’da siyasete girdi
Ahmed Mesud, 2019’da resmen siyasete atıldı ve babasının Afganistan’da uygulanması gerektiğini söylediği İsviçre modeli “bölgesel güç” ideolojisini benimsedi. Bu teoriye göre, siyasi gücün Kabil’den alınıp Afganistan’daki yerel bölgelere dağıtılması ülkedeki illere daha verimli bir kaynak ve yetki tahsisi sağlayacak; böylece bir bütün olarak ülkeye refah ve istikrar getirecekti.
AUDC lideri Mesud’un geçtiğimiz günlerde Washington Post, La Regal de Jo ve AFP gibi mecralarda röportajları ve makaleleri yayımlandı. Mesud, Afgan halkına Taliban’a karşı topyekun olarak direnme çağrısı yaptı ve Amerika’dan silah ve mühimmat desteği talep etti.
Mesud ayrıca Afganistan’da kadın haklarının korunması, kamuya açık infazların önlenmesi ve Afganistan’ın uluslararası teröristler için güvenli bir sığınağa dönüştürülmesinin engellenmesi gerektiğiyle ilgili, dikkat çekici açıklamalar yapmıştı.
Ahmed Mesud ayrıca Washington Post’taki makalesinde Afgan ordusundaki askerlerin, “liderlerinin teslim olmasına çok kızgın olduğunu” ve bazı Afgan Özel Kuvvetleri mensuplarının Pençşir’deki direnişçilere katıldığını yazmıştı.
Mesud Afgan halkına seslenerek, “Sizi, vatanımızın onurunu ve özgürlüğünü kurtarmak için ayaklanma başlatmaya çağırıyorum. Bizim kitabımızda teslim olmak diye bir ibare yok” derken, Taliban karşıtı silahlı muhalefetin toplandığı Pençşir Vadisi’ndeki karargahından “direniş” sözü verdi.
Taliban, Pencşir’in başkenti Basarak’a girdi
Ancak Taliban, geçtiğimiz günlerde söz konusu mesajdan birkaç saat önce Pencşir’de kontrolü ele geçirdiğini duyurmuş, Taliban milislerinin Pencşir eyaleti başkenti Basarak’ta bulunan vilayet binasına girdikleri görülmüştü.
Taliban, başkent Kabil’de yönetimi eline geçirdikten hemen sonra Afgan güçlerinden ele geçirilen ve çoğunluğu ABD’den tedarik edilmiş silah ve teçhizat stoklarını sergilemişti.
Mesud, şu anda Taliban’a karşı direnişte Suudi Arabistan, ABD, Avrupa ve Fransa gibi Batılı ülkelerden yardım eli uzatmalarını isterken, babasının yaşadığı dönemden itibaren mühimmat ve silah depoladıklarını çünkü bugünlerin geleceğini tahmin ettiklerini duyurdu.
Taliban-AUDC arası müzakerelerden sonuç çıkmadı
Pençşir Vadisi, Taliban’ın Afganistan’ı yönettiği 1996 ve 2001 yılları arasındaki dönemde yapmış olduğu saldırılara karşı direnmiş ve bölgeyi teslim etmemişti.
Taliban, 15 Ağustos’ta Basarak’ta kontrolü ele geçirmesi sonrası Pencşir vilayetindeki güçlerin de teslim olması için Mesud’un liderlik ettiği grupla müzakerelere başladı ancak şu ana kadar anlaşma sağlanamadı.
Taliban ile Pencşir’deki güçler arasındaki çatışmalarda AUDC güçleri sözcüsü, gazeteci Fehim Deşti ve Ahmed Şah Mesud’un komutanlarından Abdulvedud Zere gibi önemli isimler de hayatını kaybetti.
AUDC lideri Ahmed Mesud’un Taliban’a karşı direnişinin uzun sürmeyeceği öngörülüyor. Ancak Mesud, Taliban’a karşı ne olursa olsun direniş sözü veriyor ve ekliyor: “Pençşir, ölmekte olan ülkemizdeki son özgür bölgedir.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***