HABER İNCELEME | YUSUF DERELİ
Türkiye’de özellikle son bir yılda konut kiralarındaki artış inanılmaz boyutlara ulaştı. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nin (BETAM) sahibinden.com’un veri havuzunu kullanarak yaptığı hesaplamaya göre Türkiye’de yıllık kira artış oranı yüzde 28’i aştı. Buna göre yıllık kira artış oranı İstanbul’da yüzde 42,3, Ankara’da yüzde 30 ve İzmir’de yüzde 24,1 olarak ölçüldü.
Ancak gerçekte durum daha da vahim. Konut krizi kapıya dayanmış durumda. Ev fiyatları sadece 1,5 yılda yüzde 50’nin üzerinde arttı. Somut örnek verelim; İstanbul’da pandemi öncesinde 380-400 bin TL olan 2+1 daireler, 4 ay önce 550 bin liraya satılıyordu. Bugün aynı daire için 600-630 bin lira isteniyor! 1,5 yıldaki artış oranı yüzde 60’ın bile üzerinde.
500 BİN LİRALIK KREDİYE, 10 YILDA 550 BİN LİRA FAİZ!
Türkiye’de asgari ücret ya da onun bir tık üzerinde maaş alan vatandaşlar için ev almak imkansız hale geldi. Yıllık faizler yüzde 19’a dayandı. 500 bin liralık konut kredisine 10 yılda 550 bin lira civarında faiz ödemek zorundasınız. Aylık kredi taksitleriniz ise 8 bin 500 lira civarında oluyor.
Ev fiyatlarının artmasıyla birlikte fırlayan kiralar, konut taksitlerine yaklaştı. 3 yıl önce 300 bin TL kredi çekip ev alan vatandaşlar aylık 3 bin 500-4 bin lira kredi ödüyordu. Bugün o evlerin kiraları 3 bin lirayı aşmış durumda. Vatandaşlar taksit öder gibi kira ödüyor.
KİRALAR DAHA DA ARTARACAK
İstanbul’da geçtiğimiz yıl temmuz ayında 1.700 TL’ye kiralanan 2+1 apartman dairesinin bugünkü fiyatı 2 bin 600 lira! Artış oranı yüzde 52! Yine İstanbul’da geçtiğimiz yıl 3.000 lira olan 3+1 apartman dairesinin kirası şu anda 4 bin 500 lira civarında.
Ankara, İzmir ve Adana gibi diğer büyükşehirlerde de durum çok farklı değil. Söz konusu illerde de bir yıl öncesine göre artış oranları yüzde 30’un çok üzerinde.
Türkiye’ye mülteci akını devam ediyor. Önümüzdeki ay üniversitelerde de yüz yüze eğitime başlanacak. Öğrencilerin de dönmesiyle özellikle büyükşehirlerde konut bulamama sorunu daha da büyüyecek. Dolayısıyla konut kiralarındaki artışın devam etmesi bekleniyor. Devasa boyutlara ulaşan problemin kısa vadede çözümü zor görünüyor.
KONUT ARZI YETERSİZ
Uzmanlara göre krizin temel nedeni konut arzının azalması. Konut stokları eriyor ancak yenileri yapılmıyor. Bu da mevcutların fiyatlarının katlanmasına neden oluyor.
Arzın azalmasının temel sebebi ise inşaat maliyetlerindeki yüzde 50’ye varan artış. TÜİK’e göre inşaat maliyet endeksi, 2021 yılı Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %42,48 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi yüzde 53,70, işçilik endeksi ise yüzde 19,88 yükseldi. Yine TÜİK’e göre bina inşaatı maliyet endeksi yıllık yaklaşık yüzde 43 arttı. İnşaat sektörü ise bu artışları yüzde 100 olarak hissediyor.
TÜİK’in geçtiğimiz aya ilişkin konut satış verileri de müteahhitlerin korkusunun ne kadar haklı olduğunu ortaya koydu. Türkiye genelinde konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 53 azalarak 107 bin 785 oldu. Geçtiğimiz yıl temmuz ayında düşük faizli kredilerin de etkisiyle satışlar 229 bini aşmıştı.
İNSANLAR KİRA VE FATURALARA ÇALIŞIYOR
Türkiye’de hayat standartları yerlerde sürünüyor. Ev fiyatları uçtu, kiralar tırmandı, orta gelirli bir vatandaş için bile otomobil almak imkansız hale geldi. Elektrik ve doğalgaz faturaları katlandı. Son 3 yılda elektrik faturalarına gelen zam miktarı yüzde 100’ü bile aşmış durumda. 4 kişilik bir bir haneye gelen elektrik faturası 200 TL’ye dayandı. Kliması olup çalıştıranlar 800-1.000 TL fatura ödüyor.
Faturalarını bile ödeyemeyen vatandaşlar da ‘ihtiyaç kredisine’ yükleniyor. Toplam kredi hacmi 2,6 trilyon liradan 3,6 trilyon liraya yükseldi. Ancak iktidar şimdi onu da sınırlamanın hesabını yapıyor. Geliri azalan insanların faturalarını nasıl ödeyeceğini düşünmyen ekonomi yönetimi, kalıcı tedaviyi öteleyerek hastalığın belirtisi olan semptopları bastırmanın derdine düşmüş durumda…
WINTER IS COMING!
Asıl soru: Bundan sonra ne olacak?
Enflasyondaki gidişat tehlikeli boyutlara ulaştı. Resmi rakamlara göre yüzde 18,95! Gerçekte ise yüzde 35’in bile üzerinde. TÜİK’e göre yıllık yüzde 45’e dayanan ÜFE oranlarına bakınca kısa vadede enflasyonun düşmesi de mümkün değil. Aksine artmaya devam edecek. TL’deki erime sürecek, alım gücü daha da azalacak.
Konut kiralarındaki artış henüz tam hissedilememiş olabilir. Kiracılar, kontratları yenileme zamanı geldiğinde sorunun farkına varacak!
Eldeki verilere bakınca şunları söylemek mümkün…
Muhtemelen birkaç ay sonra insanlar ev kiralarını ve faturaları bile ödeyemez hale gelecek. Bugün 200 TL gelen elektrik faturası kış aylarında 400-500 liraya tırmanacak. 50-60 TL ödenen doğalgaz faturası ise 500-600 liraya çıkacak. Bunlara ayrıca kira, su, telefon, market, eğitim vs. harcamaları da eklenecek…
Kısaca: Winter is coming!
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***