ENSAR NUR | STRAZBURG, TR724
Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell Fontelles, “Taliban savaşı kazandı. Bu nedenle, insani bir felaketten ve göç krizinden kaçınmak için mümkün olan en kısa sürede diyaloğa girmek için onlarla konuşmamız gerekecek.” dedi. Borrell, bunun Taliban rejiminin derhal resmi olarak tanınması anlamına gelmediğini ifade etti.
Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları, Afganistan’daki durumu değerlendirmek üzere bugün bir kriz toplantısı düzenledi. Toplantının ardından Avrupa Birliği Dışişleri Yüksek Temsilcisi Josep Borrell Fontelles, AB ülkeleri adına yazılı ve sözlü açıklamalarda bulundu.
Açıklamanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Borrell, bir gazetecinin “Taliban 20 yıl öncekiyle aynı mı?” sorusuna “Görünüşe göre aynılar ama daha iyi İngilizce konuşuyorlar” diye cevap verdi.
Taliban’a çağrı: Sosyal kazanımları koruyun
Yazılı açıklamada ise, Afganistan’ın Taliban kontrolüne geçmesiyle birlikte Afgan vatandaşlarının refahı ve güvenliğinin, siyasal haklar ve insan haklarının yanı sıra bölgesel ve uluslararası güvenliğin tehlikede olduğu belirtildi.
Avrupa Birliği, Taliban’a 2001 yılından itibaren kazanılan eğitim ve sağlığa erişim de dahil olmak üzere kadın, çocuk ve azınlıklara mensup kişilerin hakları gibi siyasi, ekonomik ve sosyal kazanımların korunması çağrısında bulundu.
Taliban’dan verilen tüm taahhütlere saygı duyması ve kapsayıcı, kapsamlı ve kalıcı bir siyasi çözümü uygulamaya koyması istendi.
AB istikrarsız bir Afganistan’ın çatışmalara, bölgesel istikrarsızlığa, uyuşturucu kaçakçılığına ve kontrolsüz göçe neden olacağını belirtirken, Afgan halkına ve ülkedeki demokrasiye, insan haklarına ve sosyal ve ekonomik kalkınmaya desteğini sürdürmeyi planlıyor.
AB’den ‘haklara saygı’ şartı
Ancak kurulacak yeni bir Afgan hükümetiyle olası bir işbirliği yapılması AB tarafından tüm Afganların temel haklarına ve ülkenin uluslararası zorunluluklara saygı duyulması, yolsuzlukla ve terörizmle mücadele edilmesi şartlarına bağlandı.
Ayni zamanda, terörle mücadele ve Afgan topraklarının uluslararası terörist gruplar tarafından kullanılmasının engellenmesi için de bölge ülkeleriyle maksimum düzeyde işbirliği içerisinde olunacağı bildirildi.
Son olarak, Afganistan’daki tüm AB vatandaşlarının yanı sıra AB veya üye devletler için çalışan yerel personelin emniyet ve güvenliğinin son derece önemli olduğu, üye devletler arasındaki güçlü koordinasyon sayesinde, personelin ve ihtiyaç sahibi ailelerinin süregelen tahliyesi de dahil olmak üzere, güvenliklerini sağlamak için mümkün olan her türlü çabanın gösterildiği vurgulandı. Ayrıca, Avrupa ortak değerlerine ilkeli bağlılıkları nedeniyle güvenlikleri şu anda tehlikede olabilecek Afganlara da özel ilgi gösterileceğinin altı çizildi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***