İnsanların tapulu mallarına çöküldüğünü, yalanın, iftiranın, şantajın kol gezdiğini anlatan Karamollaoğlu, “Maalesef ülkemizde siyasi ortaklara (Cumhur İttifakı) göre masum insanlar suçlu, daha da kötüsü suç işlemiş insanlar da ‘kahraman’ ilan ediliyor. Bu mantık felaketin işareti.” dedi.
Temel Karamollaoğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Elektrik, doğal gaz ve LPG zamlarını eleştiren Karamollaoğlu, ülkede ‘ekonomik pandemi’ dönemine girildiğini anlattı. Karamollaoğlu, “Sadece son 1,5 yılda Euro yaklaşık yüzde 55, dolar yüzde 46, altın fiyatları da yüzde 71 civarında artış gösterdi. Zamlar fırtınaya döndü. Zamlar ülkeyi tarumar eder hale geldi. Her geçen gün hayat zorlaşıyor. Türkiyemiz bu kötü gidişata mahkum değildir.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’deki en temel sorunun her alanda yaşanan adaletsizlik olduğunu dile getitren Temel Karamollaoğlu, şunları söyledi:
“İNSANLARIN TAPULU MALLARINA ÇÖKÜLÜYOR”
“İnsanların tapulu mallarına çökme var, şantaj var, iftira var, yalan var, karalama kampanyaları var. Gücün medyası, güçlünün de hukuku var. Ne yok derseniz, Türkiye’de adalet yok, hukuk yok. Kimse adalet ve hukuka güvenmiyor. Şeffaflık yok, ehliyet ve liyakate önem verilmiyor. Vatandaşı düşünen de yok, maalesef. Daha da vahimi, bu yok olan değerlerin yeniden var olabilmesi için gayret gösteren bir iktidar da yok.
“MİLLET SEFALETE MAHKUM EDİLİYOR”
İnsanımızın canını en çok yakan şey ise adaletsizlik. Her konudaki adaletsizlik. Ama nimet külfet dengesindeki adaletsizlik doğrudan doğruya vatandaşlar tarafından yaşanıyor, hissediliyor. İnsanımız bir avuç azınlık sefa sürerken, onların sürdüğü sefanın faturasını ödeme cefasının kendilerine yüklenmesine rıza göstermiyor. Bu hal ortaya çıktı. Kamudaki birileri bir çok yerden ücret alırken, birileri ise ekmeğe muhtaç, ay sonunda faturasını ödeyemez hale gelmiş bulunuyor. Birkaç müteahhid vergi aflarından yararlanırken, esnafımızın yüzde 99’u sıkıntılarla boğuşuyor. Ama bu vahim iddialar karşısında maalesef yetkililer kollarını kıpırdatmıyor ama ağzını açanın da tepesine yumruğu indirmekten imtina etmiyor.
“KONUŞANA TERS KELEPÇE!”
Bir kadın politikacımız (BBP Ordu Kadın Kolları Başkanı) ters kelepçeyle gözaltına alınıyor. Yani kelepçe kaçma ihtimali bulunan, şiddete başvuran insanlara uygulanır. Siyasetçi bir kadının, hem de ters kelepçe takılarak götürülmesi utanç vesilesidir. Bu manzaraya biz, ülkemiz layık değiliz. O hanımefendi de hakikaten layık değil. ‘Efendim salgından dolayıymış’ Kimse kimseyi aldatmasın. Siz koronavirüs temaslısı olan insanları kelepçeyle mi hastaneye götüreceksiniz?
“OLMAZ SAYIN CUMHURBAŞKANI, BU OLMAZ!”
“Bir tarafta insanlarımıza ‘Porsiyonlarınızı küçültün’ denilirken, diğer tarafta yazlık saraylar yapılıyor. Tasarruf tedbirleri yayınlayacaksınız ama kendinizi muaf tutacaksınız. Sayın Cumhurbaşkanım bu olmaz. Olmaz… Bir cumhurbaşkanı buna muhatap olmamalı. Başkalarına tasarruf yapın derken, kendiniz buna uymazsanız olmaz.”
“MASUMLAR SUÇLU, SUÇLULAR KAHRAMAN!”
“Maalesef ülkemizde siyasi ortaklara göre masum insanlar suçlu, daha da kötüsü suç işlemiş insanlar da ‘kahraman’ ilan ediliyor. Bu mantık felaketin işareti. Sadece ittifak ortaklıklarını devam ettirebilme saikiyle ülkemizi ilgilendiren en hayati konulara sebep oluyor. ‘Ya bendensin, ya hainsin’ anlayışı demokrasiyi işlemez hale getiriyor. Siyaset tıkanıyor, adalet yaralanıyor.”
“MHP’NİN MECBUR BIRAKTIĞI MANTIK, TÜRKİYE’Yİ ESİR ALDI”
“İşte ittifak ortağının AK Parti’yi mecbur bıraktığı bu aşırı güvenlikçi söylem ve iki kutuplu Türkiye mantığı Türkiye’yi esir almış bulunuyor. Özgürlükler her geçen gün kısıtlanıyor. Ekmeğimiz küçülüyor, insanımız yoksullaşıyor. Türkiyemizin bu sıkışmışlık halinden, tıkanmışlık halinden bir an evvel kurtulması, insanımızı rahatlatacak adımların acilen atılması elzem görünüyor.”