Organize suç örgütü kurma suçlamasıyla aranan Sedat Peker’in, eski AKP milletvekili Metin Külünk’e her ay 10 bin dolar para gönderdiği iddiasına ilişkin “Seçim zamanı geldiğinde arabasına para bırakırdım” şeklindeki açıklaması ve aynı zamanda Almanya’da Külünk’le ilişkili olduğu iddia edilen bazı Türk derneklerine de “el altından” para yolladığını söylemesinin yankıları sürüyor. Sedat Peker’in ilk kez isim vererek hakkında iddialarda bulunduğu Metin Külünk’ün organize suç çeteleriyle yakın bağ içinde olduğuna dair haber ve iddialar daha önce Almanya’da da ortaya atılmıştı.
2011 seçimlerinde TBMM’ye seçilen Külünk, üç dönem; 24, 25 ve 26. dönemlerde İstanbul milletvekilliği yaptı. Külünk, Alman Federal Meclisi’nin, 1915 olaylarını “soykırım” olarak nitelendiren yasa tasarısını tanıması sürecinde ve sonrasında Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli göçmenlerin yakından tanıdığı bir isim oldu.2 Haziran 2016’da mecliste yapılan oturum öncesinde “Türk-Alman Dayanışma Platformu” adlı örgüt öncülüğünde 20 sivil toplum örgütü tarafından düzenlenen protesto gösterisinin organizasyonunda arka planda olmasına rağmen belirleyici bir görev üstlenen Külünk, daha sonraki süreçte AKP’nin Avrupa’daki lobi kuruluşu olarak nitelenen eski adıyla Avrupa Türk Demokratlar Birliği (UETD), şimdiki adıyla da Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) adlı oluşumun çeşitli etkinliklerinde konuşmacı olarak yer aldı.
Bu dönemde Almanya’daki Türkiye kökenli göçmenlerin sorun ve özellikle Türkiye’ye yönelik istekleri konusunda sıklıkla açıklamalar yapan Külünk hakkında 2017 sonunda Alman medyasında suçlayıcı nitelikte haberler çıkmaya başladı. Hessen Eyaleti Emniyet Teşkilatı’nın gizli dinleme ve takibat tutanakları kaynak gösterilerek aktarılan haberlerde, Külünk’ün “Almanyalı Osmanlılar” olarak bilinen dernekle yakın ilişkiler içinde olduğu, mali, kaynak sağladığı ve örgütün liderini Ankara’da, Recep Tayyip Erdoğan’ın o dönemdeki başdanışmanlarından İlknur Çevik’le biraraya getirdiği iddiaları gündeme getirildi. Uyuşturucu, kara para aklama, silah kaçakçılığı, adam yaralama, haraç, şantaj gibi tipik organize suç çetesi olarak tanımlanan ve Alman istihbaratı ile güvenlik birimleri tarafından sıkı takibe alınan “Almanyalı Osmanlılar” örgütünü dinleme operasyonlarına dayandırılan haberlerde, çeteye ulaştırılan paralarla silah alındığı da öne sürüldü.
Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Anayasayı Koruma Teşkilatı Başkanı Burkhard Freier, “Almanyalı Osmanlılar” çetesi üyelerinin Türk hükümetini destekleyen etkinliklerde bir nevi “koruma” olarak görev yaptıklarını söylerken, Eyalet İçişleri Bakanı Herbert Reul de çete üyelerinin “PKK, aşırı solcu Türkler ve Gülen Hareketi’ni” hedef alan faaliyetler içinde olduğunu ve bu faaliyetlerin Türk hükümetinin temsilcileri tarafından “terörle mücadele olarak görülerek desteklendiğini” ifade etti.
Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) adlı oluşumun o dönemdeki yöneticilerinden Yılmaz İlkay A. ile Metin Külünk arasında geçen bir konuşma detaylarıyla yayınlandı. Buna göre, İlkay A., Almanya’daki AKP destekçilerinin silahlanmasını talep ederken, Külünk ise Almanya’da AKP karşıtı eylemlere katılan Kürtler’in dövülmesini, bunun görüntülenmesini ve görüntülerin de Türk hükümetine aktarılarak, muhaliflerin korkutulmasında kullanılmasını önerdi.
Alman güvenlik yetkilileri 2018 Temmuz’unda “Almanyalı Osmanlılar” ait 60’a yakın mekanda arama yaptı, aramaya binden fazla polis katıldı. Ardından Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer, “Almanyalı Osmanlılar insanların canı, malı, özgürlüğü ile genel olarak kamu güvenliği için ağır tehdit oluşturuyor” diyerek derneği yasakladı. Hessen’deki Darmstadt Savcılığı Kasım 2018‘de Metin Külünk hakkında soruşturma başlatılacağını duyurdu. Metin Külünk bu karar sonrasında bir kez daha Almanya’ya gelmezken, AKP tarafından 2018 seçimlerinde milletvekili adayı gösterilmedi, ancak bu yıl 24 Mart’ta yapılan parti kurultayında MKYK üyesi oldu.
Metin Külünk, hakkında Alman medyasında çıkan haberleri ve soruşturma başlatılması kararını yorumladığı 10 Temmuz 2018 tarihli bir açıklamasında, iddiaları yalanlarken, “Geçmiş dönem milletvekili olarak görev yaptığım ve Avrupa’daki vatandaşlarımızın yanında olduğumuzu hissettirmek için bulunduğumuz süre içerisinde, ne yasadışı hiçbir faaliyetin ne de Almanya’nın kurallarını zorlayacak bir çabanın içinde olmamışızdır. Bu yalan ve iftiralar üzerinden Türk-Alman ilişkilerinin güçlenmesine kimse engel olamaz” diye görüş belirtti.
Sedat Peker ne demişti?
Sedat Peker, dün yayınladığı videoda Metin Külünk’e her ay 10 bin dolar para yolladığı iddiasına ilişkin de şu ifadeleri kullandı:
“Metin ağabeyle, Ömer Külünk diye bir yakını var mesela, nasıl ilişkimiz onu anlatayım. Tefeciler benim yeğenimin yerini almış, o zamanın parası bugünün 1,5 milyon lirası, tefecilerle bir konuşsan şey yapsa. Ya dedim Metin ağabey, ben ismimi unutturmaya çalışıyorum, o onu arayacak, o onu arayacak sanki ben tahsilat yapıyormuşum gibi. Dedim ‘Ağabey kaç para ben vereyim?’ O konuda ismi geçen bir iki işadamı arkadaş var, ‘Biz ödeyelim’ dedik. İş para ödemeye gelince bir tek ben ödedim, tapuyu aldık verdik. Biz para verdik mi böyle veririz. Almanya’daki o dernekler var ya, onlara rica ederdi ‘para yollar mısın’ diye, el altından onlara para yollardım. Ama öyle her ay giden 10 bin yok, seçim zamanı geldiğinde arabasına para bırakırdım. Ya şimdi ben böyle deyince bizim diğer milletvekili tanıdıklar, lan bizi de, lan oğlum biz kimseyi söylemeyiz. Ama Biden miden gel film yap, sonra beni karalama kampanyasına abilik yap. İstesem gömmek için ‘Evet verdim’ derdim ama 10 bin değil çok daha fazlasını verdim.”