Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), koronavirüs krizinin sona ermekten çok uzak olduğu uyarısında bulunarak 2021’in ilk çeyreğinde küresel çapta çalışma saatlerinde yüzde 4,8 kayıp yaşandığını, bunun da 140 milyon kişinin tam zamanlı işini kaybettiği anlamına geldiğini bildirdi.
Cenevre merkezli örgütün, “Dünyada İstihdam ve Sosyal Görünüm: Eğilimler 2021” başlıklı raporu, Dünya Sağlık Örgütünün, Covid-19’u pandemi ilan etmesinden yaklaşık 15 ay sonra yayımlandı.
ILO Genel Direktörü Guy Ryder, Cenevre’de düzenlediği basın toplantısında, “2021 yılının ilk çeyreğinde, Covid-19 krizi nedeniyle toplam çalışma saatlerinde yüzde 4,8 kayıp yaşandı ve bunun 140 milyon tam zamanlı işe tekabül ettiğini tahmin ediyoruz.” dedi.
Covid-19 salgınının iş gücü piyasasında oluşturduğu krizin bitmekten çok uzak olduğu ve istihdam artışının kayıpları telafi etmeye yetmeyeceği uyarısında bulunan Ryder, “Bu sadece bir halk sağlığı krizi değil, aynı zamanda bir istihdam krizi ve insani kriz.” değerlendirmesinde bulundu.
Ryder, küresel işsizliğin 2019’da 187 milyon olduğunu, 2022’de ise bu rakamın 205 milyona ulaşmasını beklediklerini, bunun da küresel işsizlik oranının yüzde 5,7 seviyesinde seyredeceği anlamına geldiğini aktardı.
Tüm olumsuzluklara rağmen 2021’in ikinci yarısında ILO’nun önemli bir istihdam artışı beklediğini dile getiren Ryder, “Fakat bu dengesiz (istikrarsız) olacak ve krizin yol açtığı hasarı onarmaya yetmeyecek. Dolayısıyla 2021’i bir bütün olarak ele alırsak, çalışma saatlerindeki ortalama açığın 100 milyon tam zamanlı işe eş değer olacağı tahmin ediliyor.” ifadelerini kullandı.
Öte yandan, ILO raporunda, Covid-19 salgınının neden olduğu krizden 2021’in ilk yarısında en kötü etkilenen bölgelerin Latin Amerika, Karayipler ve Orta Asya olduğu kaydedildi.
Pandemi, 100 milyondan fazla işçiyi yoksulluğa itti
Birleşmiş Milletler’e bağlı örgüt, pandemi nedeniyle dünya genelinde 100 milyondan fazla işçinin yoksulluğa sürüklendiğini bildirdi.
İstihdamın en erken 2023 yılına kadar pandemi öncesi seviyelere dönmesinin beklenmediği belirtilirken bu yılın sonuna kadar en az 75 milyon iş kaybının yaşanacağı, bu rakamın gelecek yıl 23 milyon civarında olacağı dile getirildi.
ILO, gelişmekte olan ve yükselen ekonomilerin çoğunun güçlü mali teşvik önlemlerini destekleme konusundaki kapasitesinin sınırlı kalacağını ya da zarar göreceğini bildirdi. Ayrıca bu ülkelerde yeni yaratılan işlerin kalitesinin de muhtemelen kötüleşeceği değerlendirmesinde bulundu.
İstihdamdaki ve çalışma saatlerdeki azalmanın, emek gelirinde keskin bir düşüşe, yoksullukta ise artışa dönüştüğünün altı çizildi.
Raporda 2019 ile karşılaştırıldığında, dünya genelinde 108 milyon işçinin yoksul veya aşırı yoksul olarak sınıflandırıldığı ve bunun, kendilerinin ve ailelerinin günlük 3,20 dolardan daha az bir gelirle yaşamaya çalıştıkları anlamına geldiği yer aldı.
Koronavirüs salgınının çocuk işçiliği ve zorla çalıştırmayla mücadelede onlarca yıllık ilerlemeyi trajik bir şekilde tersine çevirdiği bilgisi aktarıldı.
Rapor, Covid-19 krizinin savunmasız işçileri daha fazla vurarak önceden var olan eşitsizlikleri daha da kötüleştirdiğini ortaya koydu.