Birleşmiş Milletler’in (BM) Etiyopya’da gelecek aylarda kıtlık yaşanabileceğini ortaya koyan bir raporunun ardından BM İnsani Yardımdan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock, kıtlığın halihazırda yaşanmakta olduğunu açıkladı.
Lowcock, “Etiyopya’da artık kıtlık var. Durum daha da kötüleşecek” dedi.
Rapor, Etiyopya’da çatışmaların yaşandığı Tigray bölgesinin yanı sıra komşu Amhara ve Afar’da 350 bin kişinin “ciddi kriz” içinde yaşadığını ortaya koydu.
Tigray bölgesi, hükümet güçleri ve isyancılar arasındaki çatışmalar nedeniyle harap bir halde, 1,7 milyon kişi de yerlerinden oldu.
Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırılması (IPC) olarak bilinen çalışmaya göre, bölgedeki gıda durumu, geniş alanlara yayılmış küçük insan gruplarını etkileyen açlık ve ölüm olarak tanımlanan “felaket” seviyesine ulaştı.
BM’nin Dünya Gıda Programı (WFP), Gıda ve Tarım Örgütü ve çocuk ajansı UNICEF, krizi ele almak için acil eylem çağrısında bulundu.
Etiyopya hükümeti bu analizi kabul etmiyor ve bölgede nizamı yeniden sağlarken insani yardımın da genişletildiğinde ısrar ediyor.
‘Ölüm kapımızı çalıyor’
Tigray’ın batısında izole bir bölge olan Qafta Humera’da yaşayanlar bu hafta BBC’ye açlığın eşiğinde olduklarını söylemişti.
Telefonla açıklama yapan bir kişi, yedi ay süren savaş sırasında ekinlerinin ve hayvanlarının yağmalandığını açıklayarak, “Yiyecek hiçbir şeyimiz yok” demişti.
Hükümet güçleriyle savaşan isyancılar tarafından yardım aramalarının engellendiğini de sözlerine ekledi.
40’lı yaşlarda bir çiftçi, “Gizlemeyi başardığımız küçük mahsul kalıntılarını yiyorduk, ama artık hiçbir şeyimiz kalmadı” dedi.
“Bize kimse yardım etmedi. Hemen hemen herkes ölümün eşiğinde – açlıktan gözlerimiz etkileniyor, durum vahim. Ölüm kapımızı çalıyor. Her birimizin yüzünde açlığı görebilirsiniz.”
Bölgede yaşayanlar, yardım taşıyan araçların geçtiğini gördüklerini, ancak hiç kimsenin durup içinde bulundukları koşulları sormadığını söyledi.
1984 yılında, Tigray ve komşu Wollo eyaletinde, 600.000 ila bir milyon ölüme yol açan kuraklık ve savaşın neden olduğu bir kıtlık yaşanmıştı.
‘Çatışmanın kademeli sonuçları’
Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırılması, BM ajansları ve sivil toplum kuruluşlarını içeren çok sayıda kurum tarafından hazırlanıyor ve gıda kıtlığının bir ölçüsü olarak kabul ediliyor.
Raporda, “Tigray ile komşu Amhara ve Afar bölgelerine dair yapılan IPC analizinin güncellenmiş hali, Mayıs ve Haziran 2021 arasında 350.000’den fazla insanın Felaket kategorisinde (IPC Aşama 5) olduğu sonucuna varıyor” deniliyor.
Analiz, “Bu şiddetli kriz, yerlerinden edilme, göç kısıtlamaları, sınırlı insani yardım erişimi, hasat ve geçim kaynaklarının kaybı ve işlevsiz veya var olmayan pazarlar dahil olmak üzere çatışmanın kademeli etkilerinden kaynaklanıyor” diye ekliyor.
Raporda, Mayıs ayı itibarıyla bölgede 5,5 milyon insanın yüksek düzeyde akut gıda güvensizliği ile karşı karşıya olduğu ve durumun Eylül ayına kadar muhtemelen daha da kötüleşeceği belirtiliyor.
Ancak rapor, çok özel bir tanımı olan kıtlığı resmen ilan etmiyor.
BM’ye göre kıtlık şu koşullarda ilan ediliyor:
Bir bölgedeki hanelerin en az % 20’si aşırı gıda kıtlığı ile karşı karşıyaysa ve bununla sınırlı bir şekilde başa çıkabiliyorsa
Akut yetersiz beslenme oranları % 30’u aşıyorsa
Ölüm oranı 10.000 kişi başına günde iki kişiyi aşıyorsa
Tigray’da neden savaş var?
Geçen Kasım ayında Etiyopya hükümeti bölgenin o zamanki iktidar partisi Tigray Halk Kurtuluş Cephesi’ni (TPLF) devirmek için bir saldırı başlattı.
TPLF’nin Tigray’daki federal askeri üsleri ele geçirmesi işgalin katalizörü olsa da, parti, ülkenin etnik temelli federal sisteminde yapılan siyasi değişiklikler konusunda Başbakan Abiy Ahmed ile anlaşmazlık yaşadı.
Nobel Barış Ödülü sahibi Abiy, savaşın Kasım ayı sonunda sona erdiğini açıkladı, ancak çatışmalar devam etti.
Binlerce insan öldürüldü. On binlerce kişi komşu Sudan’a sığındı.
Her iki taraf da çok sayıda insan hakları ihlaliyle suçlandı.