Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, “8 Haziran Salı günü tüm kurumlarımızla belediyelerimizle doğa severlerimizle sporcularımız, sanatçılarımız, tüm vatandaşlarımızla birlikte, bir seferberlik anlayışıyla Türkiye’nin en büyük deniz temizliğini yapacağız” dedi.
ODTÜ araştırma gemisi Bilim-2’deki “müsilajla mücadele” çalışmalarını inceleyen Bakan Kurum, daha sonra Marmara Belediyeler Birliğince Kocaeli’de bir otelde düzenlenen Marmara Denizi Eylem Planı Koordinasyon Toplantısı’na katıldı.
Toplantıya katılan, Marmara Denizi’ne kıyısı olan illerin büyükşehir ve belediye başkanları, valileri, vali vekilleri ile bazı milletvekilleri fikirlerini ve önerilerini anlattı.
Bakan Kurum, basına kapalı yapılan toplantının ardından müsilajla mücadele kapsamında “Marmara Denizi Eylem Planı’nı” kamuoyuyla paylaştı.
Eylem planının, başta Marmara Denizi’nin korunmasına, her türlü kirlilikten ve bilhassa deniz salyası sorunundan kurtulmasına ve Marmara’ya kıyısı olan tüm şehirlerin geleceğine katkı vermesini dileyen Kurum, ortak akılla, samimiyetle, gayretle, birlik ve beraberlik içerisinde hazırladıkları Marmara Denizi Koruma Eylem Planı’nı istişare ettiklerini ve son halini verdiklerini bildirdi.
Ortak bir iradeyle İstanbul Boğazı’nı, Marmara Denizi’ni kirliliğe, kaderine terk etmeyeceklerini ifade eden Kurum, “El birliğiyle, iş birliğiyle gözbebeğimiz Marmara’yı kurtaracağız, dedik. Bugün şehirlerimizi, insanımızı etkileyen üç önemli meselemiz var. Bunlar; salgın, deprem ve iklim değişikliği. 2020 yılı bu üç meselenin neden olduğu sonuçlarla mücadele içinde geçti. Bugün konuştuğumuz müsilaj probleminin ana nedeni olan iklim değişikliğiyle mücadelenin yolu ve çözümü; çevre yatırımlarından, yeşil yatırımlardan geçmektedir. Bugün Bakanlık olarak; yerel yönetimlerimizle birlikte binlerce çevre projesi yürütüyoruz.” diye konuştu.
“MARMARA DENİZİ’Nİ TERTEMİZ HALE GETİRMEK HEPİMİZİN ÜZERİNE VAZİFEDİR”
Bakan Kurum, İstanbul’da, sanayinin, ekonominin lokomotif şehirlerinden Kocaeli’de ve tüm kıyı şehirlerde, son derece yaygın bir kirlilik yaşandığını, dünyanın farklı noktalarında çeşitli sebeplerle zaman zaman ortaya çıkan müsilajla karşı karşıya kalındığını belirterek, şöyle devam etti:
“Çözüm noktamız çok net; hakikaten hepimizin, 84 milyonun ve Marmara Bölgesi’nde yaşayan 25 milyon vatandaşımızın içini sızlatan o görüntüleri yok etmek, hedefimiz budur. Marmara Denizi’mizi bir seferberlik anlayışıyla tertemiz hale getirmek ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin üzerinde bir vazifedir, bir borçtur. Bu anlamda; el birliği yapmak, güç birliği yapmak zorundayız ve bir an evvel karasal, tarımsal ve gemi kaynaklı ne kadar farklı kirlilik türü varsa ne kadar sebep varsa hepsini ortadan kaldırmaktır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak, müsilaj sorununu ilk andan itibaren titizlikle takip ettik, ediyoruz. 300 kişilik ekibimizle Marmara Denizi’nde 91 noktada, karada da tüm atıksu arıtma ve katı atık tesislerinde, kirlilik kaynaklarında denetimlerimizi yaptık.”
Bakan Kurum, aldıkları örnekleri Çevre Laboratuvarında incelediklerini, ODTÜ Bilim gemisiyle suyun altında ve üstünde 100 farklı noktadan numuneler aldıklarını, 700’ü aşkın bilim insanı, kurum temsilcisi, STK ve belediye yetkilisinin katıldığı son yılların en geniş katılımlı çalıştayını yaptıklarını aktardı.
Bu süreci, şeffaf ve katılımcı anlayışla konunun tüm taraflarıyla istişare ederek yürüttüklerini belirten Kurum, şunları belirtti:
“Bu toplantıda çalıştayın sonuçlarını ele aldık. Yine katılımcılarımızın müsilaj sorunu kapsamında sundukları yeni çözüm ve önerileri dinledik. Yapılan bu istişarelerin, toplantıların sonunda, Marmara Denizi Koruma Eylem Planı’mızı hazırladık. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatları, tecrübeleriyle son halini verdiğimiz Eylem Planımız; işte bu kararlı adımları, kısa, orta ve uzun vadeli bütün planlarımızı içermektedir.”
MARMARA DENİZİ KORUMA EYLEM PLANI
Kurum, Marmara Denizi Koruma Eylem Planı’nı şöyle açıkladı:
Marmara bölgesinde kirliliğin azaltılması ve izleme çalışmalarının yürütülmesi amacıyla; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ilgili kurum ve kuruluşlar, üniversiteler, sanayi odaları ve STK’lardan müteşekkil Koordinasyon Kurulu; Marmara Belediyeler Birliği bünyesinde ise Bilim ve Teknik Kurulu oluşturulacak.
Koordinasyon Kurulumuzu önümüzdeki hafta itibariyle oluşturuyoruz. Kurul haftalık ve aylık toplantılarla; tüm çalışmaları ortak bir akılla ele alacak ve bu kurul sayesinde katılımcı bir süreci koordine edeceğiz.
Marmara Denizi Bütünleşik Stratejik Planı üç ay içerisinde hazırlanarak çalışmalar bu plan çerçevesinde yürütülecek.
Marmara Denizi’nin tamamını koruma alanı olarak belirleme çalışmaları başlatılacak, 2021 yılı sonuna kadar tamamlanacak.
11.350 km2’lik yüzey alanına sahip olan Marmara Denizi’mizde koruma alanları belirlemek için çalışmalarımızı başlattık. Bu çalışmalarımızla Marmara Denizi’nin biyolojik çeşitliliğini de koruma altına alacağız.
“TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK DENİZ TEMİZLİĞİNİ YAPACAĞIZ”
Acil müdahale kapsamında 8 Hazirandan tarihinden itibaren, 7/24 esasıyla, Marmara Denizi’ndeki müsilajın bilimsel temelli yöntemlerle tamamen temizlenmesine yönelik çalışmalar başlatılacak.
Hâlihazırda; Marmara Denizi’nin hemen hemen her noktasında deniz yüzeyi temizleme araçlarımızla, teknelerimizle temizlik çalışmalarını bir seferberlik anlayışıyla başlattık.
8 Haziran Salı günü de tüm kurumlarımızla, belediyelerimizle, doğa severlerimizle, sporcularımız, sanatçılarımız, tüm vatandaşlarımızla birlikte, bir seferberlik anlayışıyla, Türkiye’nin en büyük deniz temizliğini yapacağız.
“MARMARA DENİZİ’NİN SU KALİTESİNDE İYİLEŞMEYİ HIZLANDIRACAĞIZ”
Bölgede bulunan mevcut atıksu arıtma tesislerinin tamamı ileri biyolojik arıtma tesisine dönüştürülecek. Atıksuların ileri biyolojik arıtım yapılmaksızın Marmara Denizi’ne deşarjını engelleyici hedefler doğrultusunda çalışmalar yürütülecek.
Marmara Bölgesindeki atıksuların %53’ü ön arıtım, %42’si ileri biyolojik arıtım ve %5’i biyolojik olarak arıtılmaktadır. Tüm bu arıtma tesislerimizi yapacağımız teknolojik dönüşümle, ileri biyolojik arıtma ve membran arıtma sistemlerine dönüştüreceğiz.
Bilim insanlarımıza göre azot miktarını yüzde 40 oranında düşürürsek bu işi kökten çözeriz. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde Marmara Bölgesinde bulunan tüm illerimiz, atıksu arıtma tesislerini dönüştürmeye yönelik çalışmalarını tamamlayacaklar.
Biz de Bakanlık olarak; yerel yönetimlerimize gerek teknik olsun gerek finansal olsun her konuda destek olacağız.
Bu sayede, Marmara Denizi’nde müsilaja ve diğer kirlilik türlerine neden olan azot ve fosfor girişini minimum seviyeye indirip kontrol altına alacağız. Böylece Marmara Denizinin su kalitesinde iyileşmeyi hızlandıracağız.
“ATIK SU ARITMA TESİSLERİNİN DEŞARJ STANDARTLARI GÜNCELLENECEK”
Marmara Denizi’ne deşarj yapan atıksu arıtma tesislerinin deşarj standartları 3 ay içerisinde güncellenerek hayata geçirilecek.
İlgili mevzuata yeni düzenlemeler getireceğiz. Deşarj standartlarını Marmara Denizinin hassas yapısını dikkate alarak yapacağımız bu düzenlemeyi uygulamaya alacağız.
“FİNANSAL DESTEKLERLE TESİS DÖNÜŞÜMÜNÜ HIZLANDIRACAĞIZ”
Arıtılmış atıksuların mümkün olan her yerde yeniden kullanımı artırılacak, desteklenecek. Temiz üretim teknikleri uygulanacak.
Sadece ülkemizde değil, bütün dünyada su kaynakları iklim değişikliğinden önemli oranda etkilenmekte. Bu nedenle arıtılan suların geri kazanımı büyük önem arz etmektedir.
Bu kapsamda, ülkemizde hâlihazırda %3,2 olan arıtılarak yeniden kullanılan atıksu oranımızı 2023 yılında %5’e, 2030 yılında ise %15’e çıkarma hedefimiz var. Gerekli tüm adımları attık, atıyoruz.
Marmara’ya deşarj yapan arıtma tesislerimizde de döngüsel ekonomi ilkelerine uyulacak, suyun yeniden kullanımı desteklenecek. Suyumuzu ne kadar geri kazanırsak, Marmara’ya o kadar az su deşarj ederiz.
Bu manada tüm tesislerimiz de gerekli sistemleri kuracak. Finansal desteklerle tesis dönüşümünü hızlandıracağız. Atıksu oluşumunun azaltılması için gerekli tüm temiz üretim teknik ve teknolojilerini hızlıca hayata geçireceğiz.
“HER TÜRLÜ CEZAİ İŞLEMİ TAVİZSİZ BİR ŞEKİLDE UYGULAYACAĞIZ”
Atıksu arıtma tesislerini gerektiği gibi işletmeyen OSB’lerin rehabilitasyon ve iyileştirme çalışmalarıyla ileri arıtma teknolojilerine geçişi hızlandırılacak.
Arıtma tesislerini, nasıl yapacaklarına dair standartları tüm OSB’lerimize vereceğiz. Verdiğimiz tarih içerisinde hayata geçirip geçirmediklerini takip edeceğiz.
Tesisleşmesini gerçekleştirmedikleri takdirde, her türlü cezai işlemi ve hatta kapatma cezasını tavizsiz bir şekilde uygulayacağız.
“KAMU-ÖZEL SEKTÖR İŞBİRLİĞİ MODELLERİ HAYATA GEÇİRİLECEK”
Atıksu arıtma tesislerinin yapımı ve işletilmesini çok daha kolay hale getirmek için kamu-özel sektör işbirliği modelleri hayata geçirilecek.
Bu konuda kanuni düzenlemelere giderek, atıksu arıtma tesislerinin yapım ve işletmelerine Bakanlık olarak destek vereceğiz.
“DENETİMLERİ ARTIRACAĞIZ”
Marmara Denizi’ne gemilerin atıksularının boşaltılmasının önlenmesine yönelik üç ay içerisinde düzenleme yapılacak.
Bu düzenlemeyle Marmara Denizi’ne giriş yapan gemilerin atıklarının Boğaz girişlerinde atık alma gemilerine veya atık kabul tesislerine vermelerini sağlayacağız.
Bu kapsamda yerel yönetimlerimizle birlikte gemilerin takibini sıkı bir şekilde yapacağız. Denetimlerimizi artıracağız.
Tersanelerde temiz üretim teknikleri yaygınlaştırılacak.
Tersaneler deniz ile doğrudan temasta olan gemi inşa ve bakım merkezleridir. Bu noktalarda daha çevreci teknikler kullanılarak olası deniz kirliliklerinin önüne geçeceğiz.
“MARMARA DENİZİ’NİN DİJİTAL İKİZİNİ OLUŞTURACAĞIZ”
Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız tarafından yapılan çalışmalar çerçevesinde; alıcı ortama deşarj yapan atıksu arıtma tesislerinin tamamı 7/24 online izlenecek.
Marmara Denizi’ndeki 91 izleme noktası 150’ye çıkarılacak. Türkiye Çevre Ajansı eliyle, Marmara Denizi ile ilişkili tüm havzalardaki denetimler uzaktan algılama, uydu ve erken uyarı sistemleri, insansız hava araçları ve radar sistemleri kullanılarak artırılacak.
Tıpkı Kentsel Dönüşüm projelerimizde yaptığımız gibi, 3 boyutlu modellemeyle, meteorolojiden kirlilik yüklerine kadar çok sayıda veriyi içeren Marmara Denizi’nin dijital ikizini oluşturacağız.
Marmara’nın tüm kirlilik kaynak ve yoğunluklarını detayları göreceğiz. Bu bölgelerdeki değişimleri anlık olarak takip edeceğiz. Hemen müdahale edeceğiz.
Sadece bugün değil, ileride Marmara Denizi’nde yaşanabilecek muhtemel olumsuz bir durumda, erken müdahale imkânına kavuşmuş olacağız.
“SIFIR ATIK UYGULAMASINA GEÇECEĞİZ”
Marmara Denizi kıyılarını kapsayacak şekilde Bölgesel Atık Yönetimi Eylem Planı ve Deniz Çöpleri Eylem Planı üç ay içerisinde hazırlanarak uygulamaya konulacak.
Denizlerimizde oluşan plastik gibi katı atıkların, deniz çöplerinin %90’ı karasal kaynaklıdır. Yani evlerimizde, sanayimizde üretilmektedir.
Biz karada etkin olarak atıkları topladığımızda zaten denize girişleri önlenmiş olacak. Bu manada, 1 yıl içinde Marmara bölgesinin tüm illerinde, ilçelerinde Sıfır Atık Uygulamasına geçeceğiz.
“ORGANİK TEMİZLİK ÜRÜNLERİ TEŞVİK EDİLECEK”
İyi tarım ve organik tarım uygulamaları ile basınçlı ve damlama sulama sistemleri yaygınlaştırılacaktır.
Böylelikle sulamada kullanılan su miktarını azaltacağız, dereler vasıtasıyla kirliliklerin Marmara Denizi’ne ulaşmasını engellemiş olacağız.
Marmara Denizi’yle ilişkili havzalarda, dere yataklarına yapay sulak alanlar ve tampon bölgeler oluşturularak kirliliğin denize ulaşması önlenecektir.
Zeytin karasuyu ve peynir altısuyu kaynaklı kirliliğin önlenmesi için, atık su azaltımını gerçekleştirecek teknolojik dönüşümler sağlanacaktır.
Fosfor ve yüzey aktif madde içeren temizlik malzemelerinin kullanımı aşamalı olarak azaltılacaktır. Organik temizlik ürünleri teşvik edilecektir.
Tıpkı Sıfır Atık Projesi’nde olduğu gibi, uygulamaya Belediyelerimiz ve kurumlarımızdan başlayarak; kentsel temizlik ve benzeri işlemlerde; hem insanımızın sağlığına zarar veren hem de Marmara Denizi’ne akan tüm zararlı maddelerin kullanımını aşamalı olarak azaltıyoruz.
“BALIKÇILARA EKONOMİK DESTEK SAĞLANACAK”
Önce kurumlarımızda, organik temizlik ürünlerini tespit edip kullanmaya başlayacağız. Bakanlık olarak, gerekli finansal desteği sağlayacağız.
Marmara Denizi’mizdeki tüm hayalet ağlar 1 yıl içerisinde temizlenecek.
Balıkçılık faaliyetlerinin ekosistem temelli yapılması sağlanacak, koruma alanları geliştirilecek.
Bilim insanlarımızla, koordinasyon kurulunun alacağı kararlarla takvim ve cezai uygulamalarımızı kısa süre içerisinde belirleyeceğiz
Müsilaj nedeniyle zarar gören balıkçılara ekonomik destek sağlanacaktır.
Deniz kirliliğinin önlenmesi ve vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi amacıyla çalışmalar yapılarak, kamuoyunun bilgilendirecek bir platform oluşturulacak.
Alacağımız tedbirlerin vatandaşlarımıza duyurulmasını sağlayacak, Marmara denizimizi milletimizle birlikte koruyacağız.
Marmara denizinin korunması amacıyla yaptığımız ve planladığımız çalışmaları, bilimsel araştırma sonuçlarımızı, kuracağımız www.marmarahepimizin.com sayfası kanalıyla kamuoyuyla paylaşacağız.
Soğutma suları ve termal tesislerden oluşan sıcak suların Marmara Denizine etkilerinin azaltılmasına yönelik tedbirler alınacak.
Allah’ın izniyle bu eylem planlarımız kapsamındaki yatırımlarımızı yerel yönetimlerimizle birlikte 3 yıl çerisinde tamamlayacağız. Marmara Denizimizi; içerisindeki binbir çeşit balıklarımızı, canlılarımızı koruyarak en saf, en duru en temiz, en canlı haliyle geleceğe taşıyacağız.