Ödemiş 1. Olağan İlçe Kongresi’nde konuşan Babacan, “Üreticilerimiz çok dertli. Maliyetler almış başını gitmiş. Hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız için yem maliyetleri ikiye katlanmış. Yıl 2018 Haziran’da seçim oldu. İlk defa partili taraflı bir cumhurbaşkanı görevine başladı. En yakın akrabasını getirdi, ekonominin başına koydu. 130 milyar dolarlık döviz rezervini çarçur ettiler. Döviz rezervi eksiye düşünce dünya piyasalarından geleceklere karşı korumasız kalırsınız. Ak akçe kara gün içindir. Bunlar rezervi tüketti” dedi.
Karar’ın aktardığına göre Babacan, sözlerine şöyle devam etti:
Şu an ülkeyi yönetenlerin bu ülkenin gerçeklerinden tamamen koptuğunu görüyoruz. Dünya Bankası’nın bütün raporlarında Türkiye’de mutlak yoksulluk var deniyor. Biz sıfırlamıştık ama bunlar Türkiye’ye mutlak yoksulluğu tekrar getirdi. Ülkeyi yönetenler, etrafındaki 3-5 zengini gördükleri için bu ülkenin gerçeklerinden kopmuş durumdalar. Halk içine çıkamıyorlar.
Bizim gündemimizde boş sloganlardan uzak durup tüm mesaimizi ülkemizin sorunlarını çözmek var. Tarımla ilgili eylem planımızı ortaya koyduk, 56 madde. Hükümetin ilk 90 gününde öncelikle çiftçimizin borcunu 2 yıl faizsiz olarak erteleyeceğiz. Bunlar yapılandırıyor, eski taksitlerin üstüne bir taksit daha koyuyor. Çiftçimizle ilgili haciz işlemlerini kaldıracağız. Bugün çiftçinin zarar etmesinin tek sorumlusu var o da bugün ülkeyi yönetenler, başkası değil. Siz döviz kurunun kontrolünü elinizden kaçırın, çiftçimiz ne yapsın? Yüksek faiz ve yüksek döviz kurunun tek sorumlusu var o da bugünkü hükümet. Gerçi şu an tek imza var, çok istedi onu. Ne oldu? Faiz, enflasyon, döviz aldı başını gitti.
1-2 bakan değiştirmekle, gece yarısı Merkez Bankası başkanı değiştirmekle bu ülkenin kötü yönetiminin sorumluluğundan kurtulamazsın sayın Erdoğan. Şamar oğlanına çevirdi Merkez Bankası başkanlarını, Merkez Bankası yol geçen hanına döndü, biri geliyor biri geçiyor. Neden uğraşıyor? Geçsin başına otursun. Tüm yetki elindeyken enflasyon neden düşmüyor?
Sayın Cumhurbaşkanına soruyorum. Merkez Bankası’nın faizi neden hala yüzde 19? Neden düşürmüyorsunuz? Faiz hala inmiyorsa bunun tek yetkilisi de tek sorumlusu da cumhurbaşkanının kendisidir. Yüksek faiz gerekiyor diyorsa da çıksın bunu açıklasın, gerekmiyorsa da indirsin.
Biz mazottaki ÖTV’yi çiftçimize aynen iade edeceğiz. Gübre maliyetinin yarısını devlet olarak biz karşılayacağız. Yemde de yüzde 50’ye varan destekler uygulayacağız.
Susuzluk Türkiye’nin her yerini yakıp kavuruyor. Çiftçimizin acil sulama sistemine ihtiyacı var. Ülkedeki bütün tarımsal sulama projelerini alt alta yazın toplamı 22 milyar dolar. Kanal İstanbul’un ise en az 20 milyar dolar tutacağı tahmin ediliyor. Yahu aceleniz ne? Madem paranız var, o kaynağı derhal sulama yatırımlarına sevk edin.
26 Haziran’da temel atma töreni yapacaklar. Neyin temel atma töreni? Olmayan Kanal İstanbul’un üstünden geçecek köprünün temel atma törenini yapacaklar.
Ülkemizin sorunlarının temelinde hukuksuzluk, adaletsizlik var. Hukuku işletmiyorlar, kurumları zayıflatıyorlar böylece güveni yok ediyorlar. Ekonomiyi düzeltmenin yolu hukuk devletinden geçer. Erdoğan’a sesleniyorum. Herkes duvarlarına büyük harflerle bunu yazdırsın. Sabah-akşam tekrar etsinler ancak öyle öğrenecekler.”