Mardin’de Süryanilerin Tur Abdin olarak adlandırdığı bölgedeki antik çağlardan kalma 9 ibadethanenin, UNESCO Dünya Kültürü Mirası Geçici Listesi’ne alınması Süryanileri sevindirdi. Tarihi ibadethanelerin kalıcı listeye alınmasını bekleyen Süryani cemaati, bu yolla varlıklarının yok olma tehlikesinden kurtulacağını düşünüyor.
Tur Abdin Mardin’in Midyat İlçesindeki bir bölgeye Süryaniler tarafından verilen ad. Anlamı ‘Tanrının kullarının dağı’ anlamına gelen Tur Abdin Süryanilerin bölgedeki en önemli kültür ve inanç merkezi konumunda. Yeryüzünde ayakta kalmış en eski Süryani Ortodoks Manastırı olan Mor Gabriel Manastırı da bu bölgede bulunuyor.
Bu bölgede bulunan Süryanilere ait 9 ibadethane UNESCO Dünya Kültürü Mirası Geçici Listesi’ne alındı. ‘Midyat ve çevresindeki geç antik ve orta çağ kilise ve manastırları’ başlıklı duyuruda Mor Sobo Kilisesi, Meryem Ana Kilisesi, Deyrulzafaran Manastırı, Mor Gabriel Manastırı, Mor Abai Manastırı, Mor Loozor Manastırı, Mor Yakup Manastırı, Mor Quryaqos Kilisesi ve Mor Azozo Kilisesi’nin 15 Nisan 2021 tarihli kararla geçici listeye alındığı açıklandı.
UNESCO’nun internet sitesinde yer alan duyuruda kararın gerekçesi şöyle açıklandı; ”Seçilen bileşenler, yapısal bütünlükleri ve özgünlükleriyle tüm anahtar nitelikleri içerir. Geçici listeye dahil edilmek üzere seçilen Tur Abdin bölgesindeki kiliseler ve manastırlar günümüze kadar orijinal konumlarında duruyorlar. Yerleşim, çevre, mimari düzen ve yapı formları önemli bir değişiklik olmadan günümüze ulaşmıştır. Bu bina tipinin bütünlüğünü ve belirgin bir şekilde tek tip karakterini temsil ederler. Geç Antik dönemden kalma yapılar büyük ölçüde korunmuş olup, plan tipleri, mimari süsleme ve yapı teknikleri açısından özgünlük ve bütünlüklerini korumaktadırlar.”
Karar Süryanileri sevindirdi
Kararı VOA Türkçe’ye değerlendiren Süryani Dernekleri Federasyonu Başkanı Evgin Türker, karardan memnuniyet duyduklarını söyledi. Türker, kararın sadece Süryanilerin değil bütün Türkiye’nin yararına olduğunu belirterek, bu yolla tarihi eserlerin korunacağını söyledi. Bölgenin kalıcı listeye alınmasını beklediklerini söyleyen Türker, “Bu bölgede 300’e yakın manastır vardı. Bunların birçoğu tahrip edildi, yok edildi. UNESCO koruması altına alınan manastırlar hala ayaktalar, hala oralarda insanlar yaşamaktadır. Bunların UNESCO korumasına alınması iyidir. Süryaniler inşa ettiler, onların adı ile anılmaktadır ama bunlar bölgenin, Türkiye’nin ve bütün insanların mirasıdır. Bunların korunması gerçekten bizi sevindiriyor. Buradaki halkları da sevindiriyor. Bunlar turist çeker buraya, ki bu haliyle bile turist çekiyor. Bu bölge halkları için olumludur tabii biz kalıcı listeye alınmasını bekliyoruz” dedi.
“Kalıcı listeye girmesini istiyoruz”
Mardin Metropoliti Saliba Özmen ise kararın bölgede turizmi canlandıracağını ifade etti. VOA Türkçe’ye konuşan Özmen da beklentisinin eserlerin kalıcı listeye alınması olduğuna dikkat çekti. Özmen, “Kalıcı liseye girmesi bizi daha çok sevindirecektir. Ülkemiz, bölgemiz, mirasımız için çok değerli maddi, manevi katkıları olacaktır. Özellikle turizm ve inanç turizmi bazında önemli avantajları olacaktır. Bir yandan UNESCO tarafından korumaya alınacak, öte yandan ülkemiz için turizmini güçlendirecektir. Başka tarihi eserlerin de listeye alınması lazım. Bunların da ayakta kalması gerekiyor. Türkiye’de birçok yerde tarihi eser var. Maalesef bazıları çok kötü duruma ve bunların korunması ülkemizin zenginliği açısından çok önemlidir” diye konuştu.
Süreç nasıl işliyor?
UNESCO Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme kapsamında taraf devletler, Dünya Miras Listesi’ne kaydedilmesi uygun olan varlıklara ilişkin envanterlerini UNESCO Dünya Miras Merkezi’ne iletmekle yükümlü. UNESCO Dünya Miras Merkezi’nce yayınlanan bu listede yer alan varlıklara ilişkin hazırlanan adaylık dosyaları Dünya Miras Komitesi’ne sunuluyor. Geçici Listeler hazırlanırken varlıkların Dünya Miras Komitesi’nce belirlenen kriterleri karşılama durumları ile mimari, tarihi, estetik ve kültürel, ekonomik, sosyal, sembolik ve felsefi özellikleri de dikkate alınıyor.
Aşağıdaki kriterlere uyan eserler Dünya Miras Listesi’ne giriyor
“İnsanoğlunun yaratıcı dehasının bir şaheserini temsil eder;mimari veya teknoloji, abidevi sanatlar, şehir planlama veya peyzaj tasarımı konusundaki gelişmeler üzerine bir zaman zarfı içinde dünyanın belli bir kültürel alanında insan değerleri arasındaki önemli alışverişi sergiler;yaşayan veya ortadan yok olmuş bir kültürel geleneğe veya bir medeniyete yönelik eşsiz veya en azından istisnai tanıklık üstlenir;insanlık tarihinde önemli bir aşamayı veya aşamaları gösteren bir yapı türü, mimari veya teknolojik grup veya peyzaj için istisnai bir örnek olur;özellikle geri döndürülemez değişikliklerin etkisi altında hassas hale gelen insanın çevre ile etkileşiminin veya kültürün (veya kültürlerin) bir temsilcisi olan geleneksel insan yerleşimi, arazi kullanımı veya deniz kullanımının istisnai bir örneği olur;istisnai evrensel öneme sahip olaylar veya yaşayan gelenekler ile, fikirler ile veya inançlar ile, sanatsal ve edebi eserler ile doğrudan veya somut bir biçimde ilişkili olur. (Komite bu kriterin tercihen diğer kriterler ile birlikte kullanılması gerektiğini kabul etmektedir.); üstün doğal bir fenomeni veya istisnai bir doğal güzelliğe veya estetik öneme sahip alanları ihtiva eder; yaşamın kaydı, yer şekillerinin oluşumunda devam eden coğrafik süreçler veya önemli jeomorfik veya fizyografik özellikler dahil dünya tarihinin önemli aşamalarını temsil eden istisnai örnekler olurlar; kara, tatlı su, kıyı ve deniz ekosistemlerinin ve bitki ve hayvan topluluklarının evrim ve gelişimindeki devam eden önemli ekolojik ve biyolojik süreçleri temsil eden istisnai örnekler olurlar; bilim veya muhafaza açısından istisnai evrensel değere sahip tehdit altındaki türleri ihtiva edenler dahil biyolojik çeşitliliğin yerinde korunması için en önemli ve dikkat çeken doğal habitatları kapsar.”
UNESCO, listeye giren eserlerin toplumlar ve hükümetler nezdinde farkındalık yaratmasına yardımcı olurken, bunların korunması için finansal destek sağlıyor.