Ekonomik sorunlar Türkiye’nin sosyo-ekonomik yapısını ve aileleri sarsmaya devam ediyor.
CHP tarafından hazırlanan, ‘Aileler Buhranda Dağılıyor’ raporuna göre, AKP’nin 20 yıla yaklaşan iktidarı altında aile düzeni büyük zarar gördü ve aileler uçurumun kıyısına gelirken en büyük sorun yoksulluk oldu.
Raporda, ailelerin dağılmasına gerekçe olarak giderek derinleşen yoksululk gösteriliyor.
Alım gücü düşen hane halkı temel ihtiyaçlarını bile karşılayamayacak duruma geldi.
Aile hayatında tamiri imkansız çözülmeye yol açan ekonomik krizin etkilerini bir raporda toplayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Fethi Açıkel, sosyal doku ve sosyal dayanışmanın çöktüğüne vurgu yaptı.
Tek adam rejiminin ranta dayalı ve eşitsizlik yaratan yanlış ekonomi politikaları nedeniyle, aileler üzerindeki işsizlik ve borç yükünün arttığı vurgulanan raporda, “Saray rejiminde, ekonomik sıkıntılar nedeniyle ailelerin intihar, boşanma ve şiddet girdabına itildi. Artan hayat pahalılığı ve kronik işsizlik nedeniyle genç çiftlerin evlenmelerinin neredeyse imkansız hale geldi” denildi.
Raporda şu tespitlere yer verildi:
“Saray düzeni, sözde koruyucusu olduğunu iddia ettiği aile kurumunu ve ailelerdeki huzuru, çarpık düzeni yüzünden bizzat kendisi yıkan bir duruma gelmiştir. Yaygınlaşan bunalım, aile bireylerinden başlayarak toplumun her kesimine sirayet etmiş, aileleri esir almış ve toplumun dirliğini bozma noktasına ulaşmıştır. Milyonlarca ailenin en temel gündemi geçim sıkıntısı, işsizlik, borçluluk, umutsuzluk ve güvencesizliktir. Halkın gündeminden kopuk olan Saray iktidarı ise tarihte benzeri görülmemiş bir israf, şatafat ve inkâr politikası içinde, milletimize kulak tıkamıştır. Vatandaşların vergileriyle lüks içinde yaşarken, on milyonlarca emekçi asgari ücret düzeyinde çay, simit hesabı yapacak kadar yoksullaştırılmıştır.
Toplumsal stres ve ekonomik kriz derinleştikçe ailelerin düzeni ve psikolojik dengesi sarsılmış, aileler sosyal strese dayanıksız hale gelerek, dağılma noktasına ulaşmıştır. Antidepresan ilaç kullanımı artmış, 2018-2019 yılları arasında yüzde 1,8 artarken 2019-2020 yılları arasında yüzde 9,6 artmıştır. 2020 yılında 54,6 milyon kutu reçeteli antidepresan ilaç satışı olmuştur.
Kendi eliyle yaşamına son verenlerin sayısı yıllar içerisinde sürekli artarak, 2019 yılında 3 bin 406 olmuştur. Geçim sıkıntısı kaynaklı intihar sayısı yeni sistem öncesindeki 2017 yılına göre yüzde 31 artarak 2019’da 321’e çıkmıştır. Uzmanlar gerçek rakamların bunun çok daha üzerinde olduğunu ileri sürmektedir.
Saray düzeninde maalesef Türkiye’nin adı sefalet çeken ülkeler sıralamasında üst sıralara taşınmıştır. Dünya Sefalet Endeksi’nde 96 ülke arasında dördüncü sırada yer alan ülkemizde, halkımız sadece son bir yılda, kişi başına bin 500 dolar daha yoksul hale getirilmiştir.”