İngiltere’de yapılan bir araştırma iklim değişikliğinin dünya çapında milyonlarca insanın ruh sağlığını olumsuz yönde etkilediğini ortaya koydu.
Imperial College London tarafından yürütülen araştırmaya göre sıcak hava dalgaları intiharları tetiklerken, sel ve benzeri aşırı hava koşulları ve orman yangınları felaketzedelerde travma yaratıyor. Gıda, ev ve yaşam alanına ilişkin güvensizlikler stres ve depresyonla sonuçlanırken, geleceğe dair endişe kişilerin, özellikle de gençlerin ruh sağlığında büyük hasar meydana getiriyor.
Araştırmayı yürüten ekipten Dr Emma Lawrence bu sorunların bir kısır döngüye dönüştüğüne dikkat çekiyor.
“Evinizi kaybettiyseniz, tekrar eden sel riski altındaysanız, bir aile bireyini orman yangınlarında kaybettiğiniz için yas tutuyorsanız ya da geçim kaynağınız kuraklık nedeniyle kaybetmişseniz bu şok ve travma çok uzun soluklu üzüntüye dönüşerek travma sonrası stres bozukluğu, anksiyete, depresyon ve intihar eğilimini artıyor” diyen Lawrence, bu durumdan doğrudan etkilenmeyenlerin de ruh sağlığının olumsuz yönde etkilendiğini altını çiziyor.
Ruhsal sorunları iklim değişikliğinin görünmeyen etkisi olarak tanımlayan araştırmacı iklim değişikliğinin yarattığı ruhsal sorunların gelecekte daha fazla insanı etkileyerek ve eşitsizlikleri tetikleyerek daha da büyük bir sorun haline geleceğini belirterek bunun hesaplanmamış maliyetinin de çok yüksek olacağını vurguluyor.
Her yıl milyarlarca insanı etkileyen ruhsal sorunlar yıllık trilyonlarca dolara mal oluyor.
Araştırmacılar iklim değişikliğiyle mücadelenin ruh sağlığı üzerinde yarattığı kısır döngüyü kırmada çok olumlu etkisi olduğunu belirtiyor. Araştırmacılara göre bu olumlu tablo yalnızca bireysel düzeyde değil, toplumsal düzeyde de kendini gösteriyor.