Corona virüsüyle mücadele tedbirleri kapsamında Türkiye genelinde 29 Nisan günü başlayan “tam kapanma” döneminin sona ermesiyle 1 Haziran Salı günü saat 05.00’a kadar uygulanacak “kademeli normalleşme” dönemi başladı. Peki, uzmanlar ve halk, tam kapanmanın salgınla mücadeleye etkisinin ne kadar olacağını düşünüyor?
VOA Türkçe’ye konuşanların büyük çoğunluğu, tam kapanmanın etkili olarak uygulanmadığını ifade ederken aşılanmanın yaygınlaşmadan salgınla mücadelenin mümkün olmayacağını söyledi.
“Aç-kapa ile salgını kontrol altına almak mümkün değil, aşılanmanın yaygınlaşmasından başka çıkış yolu yok”
Tam kapanmada, nüfus hareketliliğinin kısıtlanmasından dolayı vaka ve ölüm sayılarındaki azalmanın olumlu bir sonuç olarak görülebileceğine ancak bunun yeterli olmadığına vurgu yapan İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Osman Küçükosmanoğlu, “Ülke ekonomisi için, turizmin açılması için böyle bir kapanmanın yapıldığı belli oluyor. Açıkçası beklenen hedefe ulaşılmış bir kapanma değil. Ayrıca aç-kapa politikalarıyla salgının yönetilmesi tek başına mümkün değil. Tabip odaları olarak baştan beri bu dönemde aşıların daha yaygın olarak yapılmasını söylemiştik. Öğretmenlerin aşılanması sağlanabilirdi. Salgından en iyi sonucu elde edebilmek için aşılamanın mutlaka hızlı bir şekilde yapılması gerekiyordu ama yapılamadı. Umarım bundan sonra yapılacaktır. Çünkü başka çıkış yolu yok. Sadece aç-kapa ile salgını sona erdirebilmek ya da kontrol altına alabilmek mümkün değil” dedi.
“Ekonomik destekli bir tam kapanma etkili olur”
Oyuncu Pekcan Türkeş, salgının önüne geçilmesi için tam kapanmanın gerçek anlamda uygulanması gerektiğini söyledi. Türkeş, “Tam kapanma olması için geniş halk kitlelerinin ekonomik bakımdan desteğe ihtiyacı var. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın hükümlerinde, Türkiye’nin sosyal devlet olduğu belirtildiğine göre sosyal devletin gerektirdiği işlemlerin yapılması lazım. Öncelikle maddi sıkıntı çeken esnafın desteklenmesi gerekiyor. Çünkü kirasını ödeyemeyen, evlerine ekmek götüremeyen insanlar var. Bu sorun çözülürse ve tekrar kısa süreli bile olsa tam kapanma sözkonusu olursa sorun çözümlenebilir. Aksi halde geçici tedbirlerle bu sorunlar çözülemez” dedi.
“Yaş ayırt etmeden herkes aşılanmalı”
Emekli Alev Sercan, “Aşılanmaya hız verilmediği sürece bu salgının önüne geçilmesinin imkanı olmadığını düşünüyorum. Aşılanma çok hızlı bir şekilde her yaşa uygulanmalı. Herkesin her yerde, eczanelerde bile aşılanabilmesi gerekiyor” diye konuştu.
Özel bir şirkette muhasebeci olarak çalışan Savaş Aysal, “Kararlar çok eksik alınıyor. Mesela sinemaları kapatıyorsunuz ama bir yerdeki cenazeye 1500 kişi katılıyor. Böyle olunca siz istediğiniz kadar kapanma yapın hiçbir işe yaramıyor. Ayrıca ekonomik nedenlerden dolayı tam kapanma yapılamıyor. Sadece pansuman yani geçici çözümler yapılıyor” dedi.
“Kapanma ciddiyetle uygulanmadı”
Kapanmanın ciddi manada uygulanmadığını ifade eden Rüya Keteci, “Kapanma dendiği vakit biz daha ciddiye alınacağını düşünmüştük. Fakat hiçbir şekilde öyle olmadı. O halde bu küçük işletmelerin ne suçu vardı, onlar da açılsaydı. Türkiye tam olarak aşılanmadan salgında katiyen düzelme olmaz. En büyük sorun ise gençlerimizin ve çocuklarımızın eğitimlerinin yarım kalması. Evlerden eğitim ne kadar olabilir, ne olacak onların sonu” şeklinde konuştu.
“Öğretmenim, hala aşılanmadım”
Özel bir eğitim kurumunda öğretmenlik yapan Mehmet Elmas, “Gelişmiş Avrupa ülkeleri aşı olaylarında çok ilerledi, hep beraber görüyoruz. Özellikle Amerika neredeyse sokakta yakaladığını aşılıyor. Burada ise çoğunluk hala aşılanmadı. Mesela ben bir öğretmenim, aşım hala yapılmadı. Düne kadar okulda ders anlatıyordum. Sınıfta bir sürü öğrencimde COVID-19 çıktı ve bana da bulaşma riski çok yüksekti. Aşı yapılmadığı için Allah’a emanet gidiyoruz” diye konuştu.