Doktor Rahşan Erdem sağlıkta eşitlik için uzmanları bir araya getiren PATH adlı küresel bir vakfın aşı geliştirme grup lideri. 20 yılı aşkın süredir bulunduğu Amerika’daki hekimlik hayatının yüzde 75’ini aşı çalışmalarıyla geçirmiş.
Ulusal Sağlık Enstitüsü’nde görev yaptığı yıllarda, ABD’de salgın konusunda en güvenilen isim olan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri’nin başındaki Doktor Antony Fauci’yle çalışmış.
Özetle Amerika’da aşılar konusunda geniş tecrübeye sahip Türk uzman olarak merak edilenleri sorduk Dr. Erdem’e. İşte yanıtları…
Aşılara neden güvenmeliyiz?
“Somut bir örnek vermek istiyorum. Yaklaşık bir buçuk ay önce Johnson and Johnson firmasının yaptığı Jansen dediğimiz aşıda belli pıhtılaşma sorunları yaşandı. Ben bir hekim olarak kendim Jansen aşısı yaptırdım. Tek doz bana her zaman çok çekici gelmiştir. Hiç de pişman değilim bu kararımdan. İnsanlık hayatında her 100 senede bir buna benzer bir pandemi olmuş. Bazıları çok ölümcül geçmiş. İspanyol gribinde 50 milyondan fazla kişi ölmüş ve dünya nüfusu şu andaki ile kıyaslanabilir boyutta değil. Salgının gerçek anlamda kontrol altına alınması 3-4 sene zaman almış. Biz şu anda birinci seneyi doldurmadan 6 tane lisanslı aşı çıktı. Ciddi anlamda hayatlarımız normale dönmeye başladı. İnsan hayatından çalınan 4 senenin bir seneye indirilmesi bile aşıların başarısıdır.”
Çocuklarına aşı yaptırma konusunda çekinceleri olan anne babalara öneriler
“Bu aşıları milyonlarca kişi oldu. Elimizde çok büyük veriler ve bilgi bankaları var. Bu kararları elimizdeki verilere bakarak veriyoruz. Bu konuda şüphesi olan anne babalar için şu örneği verebilirim 12 yaşında bir yeğenim var Türkiye’de. Hedefim onu ilk fırsatta aşılatmak. Belki buraya getirip burada aşılatmak. Çocuklarımızı korumanın en güzel ve en düz yolu onları aşılatmak.”
Kendileri aşılanan ancak çocukları aşılanmamış ebeveynler ne yapmalı?
“Bir süre daha çocuklarımızı çok kalabalık ortamlara sokmamakta fayda var. Maske kullanabilecek çocukların maske takmaları gerekiyor. Açık havada bulaşmanın çok fazla olmadığını anlamış durumdayız. Bunun bilimsel verileri güvenilir şekilde elimize geliyor. Yaz aylarında çocukları mümkün olduğu kadar dış ortamlarda tutarak da korumak mümkün olacak.”
Aşılar üzerinde bir tercih yapılmalı mı?
“Aşıların koruma oranlarını karşılaştırmanın bilimsel olarak yapmanın doğru olmadığını düşünüyoruz. Aşıların temel amacı ölümleri, hastaneye yatırılma ve yoğun bakıma yatırılmaları engellemek. Şu anda piyasaya çıkan aşıların hepsinin bunu yapma kapasite oranları ciddi anlamda yüksek. Eğer biz hekimler olarak ilk fırsatta tüm aşıları olun diyorsak bu bilimsel verilere dayanan bir bilgidir. Grip gibi atlatmak, şu andaki sosyal sorunumuz değil. Hastaneye yatmamak ve ölümleri engellemek. Bunu da başarıyor aşılar.”
Sinovac aşısı yaptıran biri Pfizer/BioNTech de olabilir mi?
“Bunu şu anki elimizdeki verilere dayanarak öneremiyoruz. Aşıları karıştırmakta bilimsel ya da güvenlik açısından bir sorun olacağını sanmıyoruz. Ama bunun ne zaman yapılması gerektiği, hangi aşının neyle devam edilmesinin hala belirlenmesi gereken ve elimize gelmemiş bir bilgi maalesef.”
Açık havada maske takmalı mı?
“Açık havada, eski günlerdeki gibi bir konser ortamına girmediğiniz, kalabalığa karışmadığınız şartlarda maske takmanın gerekli olduğuna artık inanmıyoruz. Özellikle aşılı insanlar için geçerli. Eğer bir toplumda çok fazla aşısız insan varsa, hala maske takmanın iyi olacağı görüşündeyiz.”
Aşıların ne kadar süre koruduğunu ne zaman öğreneceğiz?
“Aşıların bizi ne kadar süre koruduğu koruyacağını bilgisine eylül ayında hep birlikte göreceğiz. O zaman veriler yavaş yavaş gelmeye başlayacak bir yıl sonrasına dair. Ama genel olarak birçok bilim insanının bu konuda bir ortak görüşü var. Bir rapele (yeni doz) ihtiyacımız olacak. Ama bunun ne zaman olacağına henüz cevap veremiyoruz.”
Türkiye için normalleşme ne zaman?
“Sürü bağışıklığı için Türkiye’nin biraz daha aşılamaya ağırlık vermesi gerekiyor. Şu an aşılama yaşı 50-55 yaş civarına inmiş durumda. Bunun 18 yaş ve üstüne kadar inip toplumun olabildiğince aşılanması lazım. Tekrar altını çizeyim; şu aşı ya da bu aşı demiyoruz. Aşıların bu kollara yapılması lazım ki hayat artık normale dönmeye başlasın. Ama artık tünelin ucunda ışık var ve hızlı şekilde yaklaşıyoruz aşı çalışmalarının etkisiyle. Biraz daha dişimizi sıkalım. Güzel günler gelecek diye düşünüyoruz.”