Savunma Sanayii Başkanlığı’nın (SSB) bazı projeleri hakkında yabancı firma temsilcilerine bilgi aktardığı iddiasıyla gözaltına alınan şüpheli Yusuf Hakan Özbilgin tutuklandı. Özbilgin, savcılık sorgusunda, evinde bulunan ve rüşvet olduğu iddia edilen 1,5 milyon avro için “Arkadaşım unuttu, sonra alacaktı” dedi.
MİT ile Ankara Emniyet Müdürlüğü’nün çalışmasından, Savunma Sanayii Başkanlığı’nda bazı çalışanların özel şirket temsilcileriyle yasadışı çıkar ilişkisine girdiğini tespit edildi. Bir yıl boyunca yapılan çalışmalarda, SSB görevlilerinin, yürütülen ihale, proje, tedarik ve maliyet/fiyatlama bilgilerini savunma sektöründe faaliyet gösteren ve “yabancı firma temsilciliği yapan şirket” yetkililerine aktardıkları, bunun karşılığında maddi menfaat temin ettikleri belirlendi.
Alican Uludağ’ın ankaragazetecisi.com’daki haberine göre, şirket temsilcilerinin ise bu bilgileri, temsilciliklerini yaptığı firmalarla paylaştıkları, ihale ve projelerde avantaj sağladıkları tespit edildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bunun üzerine arasında eski İnsansız ve Akıllı Sistemler Dairesi Proje Müdürü Yusuf Hakan Özbilgin’in bulunduğu 6 kişinin gözaltına alınması talimatını verdi.
Ankara Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 12 Ocak’ta operasyon düzenledi. Operasyonda, Özbilgin’in evinde çanta içinde 1,5 milyon Euro para bulundu. Özbilgin’in, bankadaki kiralık kasasında ise yaklaşık 3 milyon Euro olduğu iddia edildi.
Yusuf Hakan Özbilgin
Ankara Adliyesi’ne bugün çıkarılan şüphelilerden Yusuf Hakan Özbilgin, “göreve ilişkin sırrın açıklanması” suçundan tutuklandı.
EVDEN ÇIKAN PARA SAVUNMASI
Savcılık sorgusunda, Yusuf Hakan Özbilgin’e evinde çanta içinde bulunan 1,5 milyon Euro soruldu. Özbilgin, para için “emanet” dedi, şu savunmayı yaptı:
“Emre Alp Durmaz’ı 5-6 yıldır babası Mehmet Durmaz vasıtasıyla tanırım. Babasını ise çok eskiden SSB’nin iş yapması nedeniyle tanırım. Kendisi ile para alışverişimiz olmadı. Ancak aralık ayı içerisinde gününü hatırlamadığım bir tarihte kendisi ile sohbet etmek için ofisinde buluştuk, muhabbet ettik. Daha sonra onu evine bırakmak için benim aramama bindi ve elinde bir çanta vardı. Eve girdiğinde çantayı unuttuğunu fark ettim. Kendisini arayarak, durumu söyledim. Kendisi bilahare alacağını söyledi. Çantada para olduğunu biliyordum. Fakat ne kadar olduğunu bilmiyordum.”
Savcının, “parayı neden bırakmadın” sorusuna ise Özbilgin, “Benim bu konuda bir ihmalim oldu. Parayı da o akşam iade etmem gerekirdi. Kendisi bilahare deyince umursamadım” ifadesini kullandı.
TELEFONA TAKILAN KONUŞMA
Polisin yaptığı telefon dinlemesine takılan şüpheli Emre Alp Durmaz’ın, bir çalışanına “Tamam, benim bir … işi var da, sen onu şey ee yani bir içinde ufak meblağ şey var, ııı, onu bizim şeye temsil edebilir misin, Hakan’a, şeyde, ee, biliyorsun nerede olduğunu” diyerek verdiği belirlendi.
Sorguda buna yanıt veren Özbilgin, “O gün Süleyman çalışmış olduğum kuruma gelip bana bir zarf teslim etmiş olabilir. Zarfın içinde ne olduğunu tam hatırlamıyorum. Fakat bin 500 TL civarında borç olarak aldığım para olabilir” dedi.
HAKİMLİK SORGUSU
Yusuf Hakan Özbilgin, hakimlik sorgusunda ise şunları söyledi:
“Evimde çıkan paralar müşavirlik firması sahibi Emre Alp Durmaz’a ait. Parayı aracımda bırakmıştı, Bodrum’a gitmişti. Sonra tekrar geri alacaktı. 1 ay kadar benim evimde emanet olarak kaldı. O yüzden evimde muhafaza ettim. Emre Alp Durmaz’ı çok eskiden tanırım, abi kardeş ilişkimiz vardı. Ancak kendisinin savunma sanayi ile ilgisi yok, savunma sanayiinden almış olduğu bir iş, ihale de yoktur. Ben savunma sanayi personel dairesinde çalışıyorum. Benim çalıştığım dairede atama, özlük, eğitimlerle ilgili konular yer alıyor. Proje yönetimi, ihale gibi alanlara ilgili proje daireleri bakmaktadır.”