Türkiye’deki Kürt gençlerin siyasal ve sosyal tercihlerini tespit etmek amacıyla yapılan araştırmada, Kürt gençlerin Türkiye ve batıya entegre olma eğilimlerinin yüksek olduğu sonucuna varıldı.
Araştırma, merkezi Diyarbakır’da bulunan Rawest Araştırma Merkezi ile Yaşama Dair Vakıf (YADA) ve Kürt Çalışmaları Merkezi tarafından yapıldı. “Türkiye’de genç Kürt olmak gençleri tanımak ve anlamak” başlıklı araştırmada Kürtler’in yoğun olarak yaşadığı kentlerdeki 1.600 kişiyle görüşme yapıldı.
Araştırmaya katılanların yüzde 47’si kendisini tanımlarken önce Müslüman, yüzde 46,6’sı Kürt, yüzde 33,6’sı dünya vatandaşı, yüzde 13,1’i Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak tanımladı.
“Kürt gençleri toplumsal cinsiyete daha duyarlı ve daha sekülerlik yanlısı”
Araştırmaya katılanlara toplumsal cinsiyet ve sekülerlikle ilgili görüşleri de soruldu. Sorulara verilen yanıtlara göre, “Kadınlar istediği saatte dışarı çıkabilmelidir” diyenlerin oranı yüzde 64,6, “Cem evleri ibadethane olarak tanınmalıdır” diyenler yüzde 58,4, “Öğrenciler kızlı erkekli aynı evde kalabilirler” diyenler yüzde 37,3, “Din dersinin zorunlu olması doğrudur” diyenler yüzde 30,2 olarak belirlendi.
Şehirde yaşamaktan memnunluk oranı
Peki Kürt gençleri şehirde yaşamaktan ne kadar memnun? Şehirde yaşamaktan memnun olma oranı Türkiye genelinde yüzde 6,6 araştırmanın yapıldığı yerlerde ise yüzde 4,8 çıktı. Mutluluk ise Türkiye genelinde yüzde 6,1, araştırmanın yapıldığı yerde ise yüzde 4,6; hayattan memnunluk Türkiye genelinde yüzde 6,1; araştırmanın yapıldığı yerlerde yüzde 4,5; ülkede yaşamaktan memnunluk Türkiye’de yüzde 6,1; araştırmanın yapıldığı yerlerde 3,8; belediye hizmetlerinden memnunluk Türkiye’de yüzde 6,2; araştırmanın yapıldığı yerlerde yüzde 3,5 olarak belirlendi.
Sosyal medya ve futbol
Araştırma sonuçlarına göre Kürt gençleri sosyal platformlardan en fazla Instagram ve Twitter’ı kullanırken, en fazla parodi dizileri izliyor. Son dönemlerde yaygın olan tarihi diziler ise Kürt gençleri arasında rağbet görmüyor. Kürt gençleri arasında Amedspor da önemli bir yere sahip. Araştırmanın bu bölümünde ise şu sonuç çıktı; “Sosyalleşme alanlarının daralmasının bir diğer etkisi de spor takımı tercihlerinde kendini gösteriyor. Sporu takip eden Kürt gençler arasında Amedspor özellikle ilgi görüyor. Kürt meselesinin gündemi daha yoğun doldurduğu şehirlerde ve İstanbul, İzmir gibi bölgeye uzak metropollerde Amedspor daha çok taraftar topluyor. Dahası, her 10 HDP’li gençten 2’si ve CHP’li her 10 gençten 1’i Amedspor’u tutarken AK Parti’ye yakın gençlerde bu oran çok düşük seyrediyor.”
“Ayrımcılığa uğrama yaygın”
Araştırmada sorulan sorulardan biri de ayrımcılıkla ilgiliydi. Sorulara yanıt verenlerin yüzde 13’ü çok sık, yüzde 30’u ara sıra, yüzde 29’u ise nadir de olsa ayrımcılık olduğu görüşünde. ‘‘Kürtler’in en önemli sorunu anadil’’ diyenlerin oranı yüzde 38,4 olarak belirlendi. Bunun yüzde 36,7’si Diyarbakır, Van, Mardin’de, yüzde 51,7’si İstanbul ve İzmir’de yaşarken araştırmaya katılanların yüzde 20,5’i annesi, yüzde 28’i babasıyla, yüzde 4,4’ü eş veya sevgilisi, yüzde 8,3’ü kardeşleriyle, yüzde 1,5’i ise arkadaşlarıyla sadece anadil konuştuğunu söyledi.
Kürtler’in en önemli sorunu ne?
‘‘Kürtlerin en önemli sorunu nedir?’’ Sorusuna katılımcıların yüzde 38,4’ü anadil, yüzde 24 ayrımcılık, yüzde 12,5’i eğitim, yüzde 9,8’i işsizlik gibi yanıtlar verdi. Araştırmada son 5 yıldaki dindarlık değişimi de soruldu. Az dindar olduğunu söyleyenlerin oranı 5 yıl önce 39,6 iken şimdilerde yüzde 55,1 olarak belirlendi. Dini duygularının yüksek olduğunu söyleyenlerin oranı 5 yıl önce yüzde 23 iken, bu araştırmada yüzde 15,5 çıktı.
Araştırmanın sonuçlarını VOA Türkçe’ye değerlendiren Rawest Araştırma Merkezi Direktörü Reha Ruhavioğlu, Kürt gençlerinin iki temel sorununun ayrımcılık ve ana dil olduğunu söyledi. Ruhavioğlu, siyasetçilerin politika üretirken gençlerin taleplerini dikkate almaları gerektiğine dikkat çekerek, ‘‘Gençler batıda ayrımcılığa uğradıkça kendilerine Kürtlüklerini hatırlatılıyor, Kürtçe’yi unutmuş olduklarından dolayı bir vicdani baskı yaşıyorlar. Dilin unutulmaması için adımlar atılması lazım, okulda öğretilmesi lazım. Kürt gençlerinin duygusal kopuşlarını önlemek, ayrımcılığa uğramalarını engellemek için devletin bazı mekanizmalar geliştirilmesi lazım. Ayrımcılığı ortadan kaldıracak hukuki adımlar atılması lazım. Öbür taraftan Kürt siyasetinin Kürtler’in bu sorularını ve değişikliklerini göz önünde bulundurarak politika üretmesi gerekiyor. Ne devlet ne de Kürt tarafı 10 yıl öncesinin 20 yıl öncesinin yaklaşımlarıyla bu gençlerle konuşamaz. Bunlar kendilerini bir siyasi parti ve görüşe ait hissediyorlar ama aynı zamanda siyasetle ilgili değiller, doğrudan politik tartışmaların içinde olmaktan öte daha büyük sorunları var. Siyasetçilerin gençleri yüksek düzeyde siyasi tartışmaların içine çağırmak yerine gençlerin olduğu yere inip, yaşadıkları problemlerin siyasete değen taraflarını bulup, onlara çözümler araması gerekir” dedi.