Libya’da Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükumeti (UMH) ve Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi iki ayrı açıklama yaparak ateşkes ilan etti. Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükumeti, Mart ayında seçim çağrısı yaptı.
BM tarafından tanınan UMH’dan yapılan açıklamada “UMH Başbakanı Fayiz es Serrac’ın tüm askeri birliklere derhal silahların susması ve Libya topraklarının bütününde tüm muharip operasyonlara son verilmesi talimatını ilettiği” bildirildi.
UMH ayrıca stratejik önemdeki Sirte ve Cufra kentlerinin asker ve silahtan arındırılması çağrısı yaptı. Sirte ve Cufra, UMH’ya karşı savaşan ve Tobruk hükumeti tarafından desteklenen Halife Hafter güçlerinin kontrolünde bulunuyor.
UMH, ateşkesin nihai hedefini “Libya’nın toprakları üzerindeki tam egemenliğinin sağlanması ile yabancı güçler ve paralı askerlerin ülkeyi terk etmesi” olarak açıkladı.
Serrac açıklamayı UMH’nin Facebook sayfasından yayımladı. Açıklamada, “Siyasi ve ulusal sorumluluklarımızdan kaynaklı olarak, ülkedeki ve bölgedeki mevcut durumun bize dayattıkları da göz önünde bulundurularak, pandemi şartları da eklenince Ulusal Mutabakat Hükumeti’nin Başkanı tüm askeri kuvvetlere derhal ateşkes ve ek olarak Libya topraklarında tüm muharebelerin sona erdirilmesi talimatı verdi” dendi.
Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi’nin Başkanı Akile Salih de ayrı bir açıklama yaparak ateşkes çağrısında bulundu.
MART AYINDA SEÇİM ÇAĞRISI
UMH açıklamasında ayrıca Mart ayında ülkede meclis ve devlet başkanlığı seçimleri düzenlenmesi çağrısı yapıldı.
İki açıklamada da ülkedeki petrol üretimine yönelik blokajın kaldırılması talep edildi. Hafter güçleri Ocak ayından bu yana petrol kuyularının bulunduğu alanlarda üretime izin vermiyor.
Birleşmiş Milletler Libya Destek Misyonu (UNSMIL) da her iki açıklamadan da memnuniyet duyduğunu bildirerek Libya’daki tüm yabancı güçler ve paralı askerlerin ülkeden çıkması çağrısı yaptı.
LİBYA İÇ SAVAŞI
Libya’da çatışmalar, Türkiye destekli Ulusal Mutabakat Hükumeti güçlerinin Sirte kenti önlerine kadar ilerlediği Haziran ayından itibaren yerini sükunete bırakmıştı.
Uluslararası baskılar sonucunda UMH’nin Sirte ve Cufra operasyonlarını askıya alması, General Halife Hafter’e bağlı güçlerin de karşı atağa geçmemiş olması taraflar arasında fiili bir ateşkesin zeminini oluşturuyordu.