Mesut BAYLAV
Adana
Adana’da üniversite öğrencisi iki kadın, 29 Temmuz gecesi evlerinin bulunduğu sokakta motosikletli bir şahıs tarafından cinsel tacize maruz bırakıldı.
Şikayetçi olmak için karakola giden kadınlar, polisin “O saatte orada ne işiniz vardı” sorusuyla karşılaştı. Çikolata almak için markete gittiklerini söyleyen kadınlara polisler “Viski de var mıydı” diye sordu. Polislerin kadınlara ısrarla “Şikayetçi olmak istediğinizden emin misiniz” diye sorması da dikkat çekti.
Yaşananlar üzerine açıklama yapan Çukurova Üniversitesi Kadın Çalışmaları Topluluğu da polisin tavrının tesadüf olmadığını vurgulayarak “İstanbul Sözleşmesi’nin biz kadınlar açısından taşıdığı önem her gün yeniden ortaya çıkmaya devam ediyor” dedi.
Topluluğun açıklamasında taciz olayı “Adana Beyazevler Mahallesi’nde 29.07.2020 tarihi saat 01.00 civarında topluluğumuza üye iki kadın arkadaşımız evlerinin bulunduğu sokakta cinsel tacize uğradı. Motorla saldıran tacizci, arkadaşlarımızın bağırması sonucu kaçarak uzaklaştı” ifadeleriyle aktarıldı.
Açıklamanın devamında ise “Karakolda ifade veren arkadaşlarımıza polislerin söylemlerinin ise tacizi meşrulaştıran ve arkadaşlarımızı suçlayan bir tutum içerisinde olduğunu gördük. ‘O saatte orada ne işiniz vardı’ diyerek ve o mahallede tacizlerin sürekli olduğunu söyleyerek olayı olağan kılma tutumları elbette tesadüf değil. Bu kadar taciz olayının yaşandığı biliniyorsa neden hiçbir önlem alınmıyor? Yine şikayetçi olmak isteyen arkadaşlarımızı ‘şikayetçi olsanız da bir şey çıkmaz’ noktasına getirme tutumunun sebebi nedir? İktidarın tacize, tecavüze, şiddete karşı yaklaşımı her alanda karşımıza çıkmaya devam ediyor” ifadelerine yer verildi.
Kadınlar her gün, her an tacize uğrama ihtimali ile yaşadığının altı çizilen açıklamada “Üniversiteli kadınlar da hem kampüste hem kampüs dışında tacize, şiddete uğruyor. Kampüs içerisinde yaşanan taciz olaylarına karşı taciz önleme birimi kurulması talebimiz varken kampüs dışarısında da korkmadan yaşayabileceğimiz bir yaşam istiyoruz” denildi.
Kadınlar bu koşullarda yaşarken İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmadığını; tacizlerin, şiddetin üstününün örtülmeye çalışıldığını ve iktidarın İstanbul Sözleşmesi’ni topyekûn ortadan kaldırmak istediğini belirten topluluk, açıklamasını şöyle noktaladı:
“Üniversiteli kadınlar olarak İstanbul Sözleşmesi’nin biz kadınlar açısından taşıdığı önem her gün yeniden ortaya çıkmaya devam ediyor. Alınmayan önlemler, yaşanan olayların ardından caydırıcı cezaların verilmemesi artan taciz, tecavüz ve kadın cinayetlerinin sebebidir. Topluluk olarak yaşanan taciz olayının takipçisi olacağımızı, olayın olağan bir meseleymiş gibi ele alınmasının karşısında duracağımızı bir kez daha vurguluyoruz. Üniversiteli kadın arkadaşlarımızı tacizlere, tecavüzlere, kadına şiddet olaylarına karşı birlikte olmaya çağırıyoruz.”
Reklam