Mağdurlar İçin Adalet Platformunun KHK’lılarla ilgili raporu, sosyal soykırımı gözler önüne serdi. Rapora göre, KHK’lıların yüzde 50’si yaşadıkları yerden göç etmek zorunda bırakıldı. Yüzde 46’sı işsiz. Yüzde 44’ünün bir yakını halen tutuklu.
Mağdurlar İçin Adalet Platformu, 3. yılında OHAL’in Toplumsal Maliyetleri Raporunu Kadıköy Evlendirme Dairesinde insan hakları aktivisti Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Doç. Dr. Bayram Erzurumluoğlu’nun katıldığı toplantıyla açıkladı.
KHK mağduru 3 bin 305 kişi üzerinde yapılan araştırmanın sonuçlarının açıklandığı raporda, “Mağdur yakınlarının çektikleri sıkıntıların en büyüğü ekonomiktir (yüzde 97,9). İkinci sırada, psikolojik sorunlar (yüzde 88,6); üçüncü sırada itibarsızlık ve sosyal dışlanma (yüzde 83,7); dördüncü sırada Sosyal çevrelerinin dağılması (yüzde 83,1), beşinci sırada İşsizlik/iş bulamama (yüzde 80,4), altıncı sırada ise Sosyal güvencesizlik sorunları ( yüzde 73,2) gelmektedir” denildi.
Araştırmada KHK/OHAL mağdurları arasında, mevcut işsizlik oranının yüzde 46 olduğu, çalışanların çoğunluğunun ise sigortasız veya düşük kazançlı işlerde çalıştığı belirtildi. Yine KHK’lıların yüzde 50’sinin, 15 Temmuz 2016 sonrasında, bulundukları evlerden, mahallelerden, şehirlerden göç etmek zorunda kaldıklarına dikkat çekildi.
Araştırmaya, 2 bin 748 ‘OHAL /KHK mağduru’, 332 ‘mağdur yakını’ ve 225 ‘doğrudan mağduriyeti olmayan birey’ kategorilerinde toplamda 3 bin 305 kişi katıldı. Katılımcıların 782’inin kadın, 2 bin 523’ünün de erkek olduğu belirtildi. Katılımcılar arasında 61’i erkek 76 da engelli vatandaş bulunuyor.
Raporda, araştırmaya katılan tüm katılımcıların genel yaş ortalaması 40,5 iken, OHAL KHK mağduru katılımcıların yaş ortalaması 40,7; mağdur yakınlarının yaş ortalaması 38,45, doğrudan mağduriyeti olmayanların yaş ortalaması ise 41,85 olduğu belirtildi.
Araştırmaya katılan KHK mağdurlarının yüzde 99,1’inin bir üniversite mezunu olduğunun belirtildiği raporda, yüzde 22,1’inin yüksek lisans ve yüzde 8,5’inin doktora mezunu olduğuna dikkat çekildi.
NİTELİKLİ İNSAN KAYBI
Eğitimli insan konusunda TÜİK verilerine atıf yapılan raporda, ”Türkiye’de, toplam nüfus içerisindeki, Yüksekokul / Fakülte / Yüksek Lisans ve / Doktora mezunları toplamının genel nüfusa oranının %17 civarında olduğu dikkate alındığında, KHK’ların Türkiye için ne kadar büyük bir nitelikli insan kaynağı kaybına yol açtığı görülebilmektedir” denildi
GELİRLERİNDE YÜZDE 70 AZALMA
KHK mağduru katılımcılarını yüzde 87,3’ünün evli veya boşanmış olduğu ve ortalama 2 çocuk sahibi kişiler olduğunun belirtildi raporda, mağdurların maddi kayıpları da yer aldı. Buna göre; ”KHK/OHAL Mağduru katılımcılar OHAL mağduriyetleri öncesine göre ortalama aylık (4 bin 600 lira) gelirlerinin yüzde 70’ini kaybetmişlerdir (Bin 400 lira). Mağdur yakınları da çeşitli sebeplerle yüzde 50 gelir kaybına uğramışlardır. Ayrıca hem mağdurların hem de mağdur yakınlarının hane halkı gelirlerinde ortalama yüzde 60’lık gelir kayıpları oluşmuştur. Ancak OHAL, doğrudan mağduriyeti olmayan bireylerin de gelirlerinde ortalama %25 oranında azalmaya yol açarak, onları da OHAL’in “üçüncül mağdurları” kategorisine yerleştirmiştir. Ancak, katılımcıların 3 yıl önceki gelirleri ile mevcut gelirleri arasındaki enflasyon farkı dikkate alındığında tüm katılımcı kategorilerinin çok daha yüksek oranlarda fakirleştiği ortaya çıkacaktır” ifadeleri yer aldı.
KHK’LILAR ARASINDAKİ İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 46
KHK’lılar arasındaki yüksek işsizlik oranı da rapora girdi. 15 Temmuz 2016 sonrası, işsiz bırakılan KHK/OHAL mağdurları arasında, mevcut işsizlik oranının yüzde 46 olduğu, çalışanların çoğunluğunun ise sigortasız veya düşük kazançlı işlerde çalıştığı belirtti.
KHK’LAR İNANÇLARI DA ETKİLEDİ
Raporda ayrıca, KHK/OHAL mağdurları, kendilerini, inançsal olarak, yüzde 89,5 oranında Müslüman ve yüzde 84,5 Sünni olarak tanımladıkları bilgisi yer aldı. Mağdurlar arasında kendilerini Deist olarak tanımlayanların oranı yüzde 4,8 olurken, Agnostik (0,5), Ateist (2,2) ve Hümanist (2,7), Zerdüşt (0,1) olarak tanımlayanların toplam oranının yüzde 5,9 olduğu görülmekte. Raporda ayrıca, mağdurlar arasında din, dindarlık ve dinin siyasete alet edilmesi konularında önemli miktarlarda tepkilerin oluştuğuna işaret edildi.
KHK’ların inançları da etkilediğine dikkat çekilen araştırmada, ”Mağdurların kendilerini inançsal olarak tanımlamadaki 3 yıllık araştırma trendi İbrahimi/semavi dinlere inançta azalma ancak hümanist/felsefi dinlere inançta yükselmeler yaşandığı yönündedir”tespiti yapıldı.
KHK’LILARIN ETNİK KİMLİĞİ
Raporda KHK’lların etnik kimliklerine ilişkin ise şu veriler paylaşıldı: ”KHK/OHAL mağdurları, kendilerini etnik olarak, yüzde 56,7 oranında Türk, yüzde 13,4 oranında Kürt ve Zaza olarak tanımlamıştır. Mağdurların yüzde 26,9’u ise kendilerini “Herhangi bir etnik aidiyet hissetmeyen” olarak tanımlamıştır. Mağdurların kendilerini etnik olarak tanımlamadaki 3 yıllık araştırma trendi belirli etnik tanımlamalarda azalma ancak “Herhangi bir etnik aidiyet” ten uzaklaşma yükselmeler yaşandığı yönündedir.”
SİYASİ TUTUMLARDAKİ DEĞİŞİM
Raporda, KHK/OHAL mağdurları ağırlıklı olarak ‘Muhafazakâr-Demokrat’ kesimlerden oluştuğu, ancak, OHAL mağduriyetleri sonrası, sol, sosyalist, sosyal demokratlık ve seküler/hümanist partilere yönelme yönünde artan bir trend görüldüğü vurgulandı. KHK/OHAL mağdurlarının yüzde 96’sının kentsel alanlarda yaşadığı belirtilen raporda, “Yüzde 50’sinin, 15 Temmuz 2016 sonrasında, bulundukları evlerden, mahallelerden, şehirlerden göç etmek zorunda kalmışlardır. Mağdur yakını olarak araştırmaya katılanların yüzde 52.1’i eşler, yüzde 19’u kardeşler, yüzde 11,7’si çocuklar ve de yüzde 6,3’ü ise anne-babalardır” denildi.
MAĞDUR YAKINLARININ YAŞADIĞI SIKINTILAR
Mağdur yakınlarına ilişkin ise şu tespitler yer aldı: ”Mağdur yakınlarının yüzde 80,1’i, doğrudan KHK listeleri ile mağdur edilen akrabalarının bulunduğunu, yüzde 58,2’si, akrabalarının, çalıştıkları kurum yönetimleri karar ile ihraç edildiğini, yüzde 20,5’i akrabalarının, çalıştıkları/işlettikleri kurumların KHK ile kapatılması veya kayyuma devri sonucu mağduriyet yaşadığını, yüzde 12’si askeri okul öğrencisi yakınlarının, okullarının kapatılması sonucunda mağdur edildiklerini, yüzde 9.9’u ise, akrabalarının, işe alım/seçme sınavlarında başarılı oldukları halde “Mülakatta elenme” yöntemi ile mağdur edildiklerini ifade etmişlerdir. Birbirinden farklı birçok yetki veya yöntemlerle, akrabaları mağdur edilen, mağdur yakınları da bulunmaktadır. Mağdur yakınlarının yüzde 44,8’i, halen tutuklu olarak yargılamaları devam etmekte akrabalarının olduğunu belirtmişlerdir. Mağdur yakınlarının çektikleri sıkıntıların en büyüğü ekonomiktir (yüzde 97,9). İkinci sırada, psikolojik sorunlar (yüzde 88,6); üçüncü sırada itibarsızlık ve sosyal dışlanma (yüzde 83,7); dördüncü sırada Sosyal çevrelerinin dağılması (yüzde 83,1), beşinci sırada İşsizlik/iş bulamama (yüzde 80,4), altıncı sırada ise Sosyal güvencesizlik sorunları ( yüzde 73,2) gelmektedir.”