İDRİS GÜRSOY | YORUM
1973’te Şili’de General Augusto Pinochet’nin öncülüğünde ordu yönetime el koyduğunda, ilk susturulan seslerden biri Victor Jara’ydı. Jara, Şili’nin yoksul mahallelerinden çıkmış, halkın hikâyelerini gitarıyla anlatan bir şarkıcıydı. Üniversitede tiyatro eğitimi aldı; halk müziğini tiyatral bir dille birleştirerek ülkesinde büyük yankı uyandırdı. Şarkılarında emeği, özgürlüğü ve dayanışmayı anlattı. Salvador Allende’nin demokratik seçimle iktidara gelmesinden sonra, halk hareketinin kültürel simgelerinden biri hâline geldi.
11 Eylül 1973 sabahı, Pinochet öncülüğündeki ordu Allende hükümetini devirerek iktidarı ele geçirdi. Tanklar sokaklara çıktı, başkanlık sarayı bombalandı. Binlerce kişi gözaltına alındı. Santiago’daki stadyum kısa sürede bir toplama kampına dönüştürüldü.
Victor Jara da binlerce siyasi tutukluyla birlikte Santiago Stadyumu’na kapatıldı. Askerler onu tanıdıklarında gitarını aldılar, parmaklarını kırdılar. Ama o susmadı. Birkaç gün sonra Jara, 44 kurşunla öldürüldü. Cesedi şehir çöplüğünde bulundu.
Darbeden sonra Şili, 17 yıl süren bir askerî diktatörlüğe gömüldü. Binlerce kişi katledildi, on binlercesi işkence gördü veya kayboldu. Siyasi partiler kapatıldı, sendikalar dağıtıldı, basın susturuldu. Gazeteler ve televizyonlar bir propaganda makinesine dönüştürüldü.
Adaletin gecikmiş sesi
Pinochet, 1988’deki referandumla iktidarı kaybetti. Yıllar sonra hem Şili’de hem uluslararası mahkemelerde hakkında davalar açıldı. Ona yöneltilen başlıca suçlamalar şunlardı:
- İnsanlığa karşı suçlar: Binlerce kişinin öldürülmesi, işkence, zorla kaybetmeler ve toplu infazlar.
- Siyasi baskı ve sürgün: On binlerce insanın ülkeden zorla uzaklaştırılması, muhaliflerin susturulması.
- Yolsuzluk ve servet aklama: Kamu kaynaklarının kişisel hesaplara aktarılması, gizli banka hesapları, kara para aklama.
- Siyasi cinayetler: Yurtdışında sürgündeki muhaliflere yönelik suikastlar.
Pinochet, 1998’de Londra’da tutuklandı. Daha sonra Şili’ye döndü. 2006’da öldü. Bugün, Şili halkının hafızasında yüzyılın en karanlık figürlerinden biri olarak lanetle anılıyor.
Victor Jara’ya Gelince…
Pinochet rejimi yıllarca Jara’nın adını yasakladı. Şarkılarını çalanlar gözaltına alındı, kasetleri toplatıldı. Ama halk gizlice onun şarkılarını söylemeye devam etti. 1990’da Şili yeniden demokrasiye döndüğünde Jara’nın mezarı törenle açıldı. Yüz binlerce kişi sokaklara çıktı; ellerinde gitarlar ve karanfiller vardı. 2009’da Victor Jara, devlet töreniyle yeniden toprağa verildi. 2018’de ise ABD’de yaşayan eski bir Şilili subay, Jara’yı öldürmekten suçlu bulundu.
Bugün Şili’de hala Jara’nın şarkıları söyleniyor. Kırılan gitarı, susturulamayan bir halkın direnişini anlatıyor.
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***








































