RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin
RTÜK başkanlığı yaptığı 4 dönem boyunca özellikle muhalif yayın organlarına yönelik uyguladığı cezalarla adından sık sık ettiren Ebubekir Şahin, Ankara’da bir kafede kendi aralarında konuşan AKP’lilerin dediği gibi hedefine ulaşıp Türk Telekom’un yeni CEO’su oldu. Gazeteci Devrim Gürkan dün sosyal medya paylaşımında AKP’lilerin kendi aralarında yaptığı konuşmayı paylaşmış, ‘sadakatini ispat eden’ Ebubekir Şahin’in gözünün Türk Telekom Genel Müdürlüğü’ne olduğunu belirtmişti.
Türk Telekom KAP’a yaptığı açıklamada Genel Müdür olarak Ebubekir Şahin’in atandığını açıkladı.
Türk Telekom Yönetim Kurulu Başkanı İsmail İlhan Hatipoğlu yaptığı açıklamada; “Türk Telekom’da 6 yılı aşkın süredir CEO olarak görev yapan ve sektörün önemli kilometre taşlarında şirketimize önemli katkılar sunan Ümit Önal’a Yönetim Kurulumuz adına teşekkür ediyor, başarılar diliyorum. Türkiye’nin lider bilgi ve iletişim teknolojileri şirketi Türk Telekom, yeni CEO’muz Ebubekir Şahin yönetiminde, ülkemizin dijital geleceğini inşa etme yolculuğunda bayrak taşıyıcı olmaya devam edecektir” dedi.
“EBUBEKİR ŞAHİN’İN GÖZÜ, TÜRK TELEKOM GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NDE”
Bu arada gazeteci Devrim Gürkan, Ebubekir Şahin’in gözünün Türk Telekom Genel Müdürlüğü’nde olduğunu bir gün öncesinde açıklamıştı.
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in ‘rota değiştirmek’ istediğini; hedefinin ise Türk Telekom olduğunu öne süren Devrim Gürkan, Ankara’da bir kafede tanık olduğu kulis sohbetini X hesabından şöyle aktarmıştı:
Bilkent’te bir kafe. Hararetle konuşan bir grup. Muhtemelen RTÜK’ten AKP’li bir ekip. Arkamasadaki gazeteciyi tanımıyorlar neyse ki. O gazeteci de bendeniz.
Kulaklığımı taktım. İpad’i sessize aldım. Alperen Sengun videosu en kocamanından açık, dikkatler arka masada. Kulisin dibinden notlar;
RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin rota değiştirmek istiyor. Hedefi Türk Telekom. “Sadakatini ispat etti”, diyor bol jöleli bir tanesi.
İlk tartışma mezuniyet üzerine. “Ebubekir Şahin iletişim mezunu, Telekom olmaz” diyor tam sırtımı dayadığım. Jöleli; “Şimdiki de iletişim mezunu” diyor. Sorun yok. (Baktım Halkla ilişkiler mezunuymuş)
Aynı adam, o “Monaco’daki ev işi sıkıntılı” diyor”, ardından. Bir başkası, “O işten bişey olmaz. Oğlunun arabasını da söylemişlerdi. O filo işi bile kapandı. Basın gıkını çıkaramaz Ebubekir’e” diyor.
Bu sırada RTÜK’teki kadrolaşma konusu açılıyor. Ebubekir Bey, önemli hiçbir ricayı kırmamış. “Sadece bende 3 kişi var, daha yüzlerini görmedim,” diyor tam arkamdaki. Bankamatik, diye notumu alıyorum.
“Ümit’le iyi arkadaşlar, Ümit’e yapmaz” konusu açılıyor. “Arkadan iş çevrilmiyor ki oğlum. Ümit Siber Güvenliğin başına gelecek. Okeylemiş”, diyor birisi.
Kulaklığımda ses yok ama engelliyor yine de. Kim neyi söylüyor ayırmak zor. Sırtım dönük, göz teması da kurmuyorum malum.
Ümit dedikleri Telekom Genel Müdürü Ümit Önal belli ki. Zafer diye birinden söz ediliyor. Telekom için MHP kanadından bastırıyormuş. Kim fikrim yok.
“Ümit Önal sayın Albayrak’ın adamı, Telekom’u bırakmaz” diyor biri. Kıkırdıyorum belli belirsiz. O dedikodu ortamında Sayın Albayrak denmesi, korku ikliminin boyutunu gösteriyor. Ve de karşılıklı güvensizliklerinin. Damat falan dese, sıkıntı olur elbette.
Tam tersine, “sayın Albayrak istemiyor Ümit’i” diyor jöleli. Kanıt olarak, “Fatih bey ile araları bozuk, o konuyu sayın Albayrak’a arz etti,” gibi cümleler geliyor. Kahve muhabbetinin, “yüksek tensiplerine arz” gibi saçma bürokratik kalıplarla yapılmasına ilk kez şahit oluyorum.
Fatih denilen, muhtemelen Bakan Yardımcısı Fatih Sayan. Bakan beyli bir kaç cümle var ama karmaşık.
Konu ortada, birine göre Fatih bey değişimi istiyor, birine göre istemiyor. Aslında Fatih bey değil sözkonusu olan. Sayın Albayrak.
Birden bir Tarih TV mevzu açılıyor. Nasıl çıktığı ve ne olduğu belli değil.
Şanssızlık, tam o sırada benim arkadaşım geliyor. “-Ne izliyorsun? -Alperen’i. Şahane oynamış. -Ya ben özetlerini izledim” diyor ve başlıyor. Benim kulis de orada bitiyor maalesef.
Bakalım aslı astarı var mı, yoksa RTÜK’ten bir grubun dedikoduları mı? TRT’den alışkınım ben bu tarz dedikodulara.
Ama önemli not.
Özgür Özel’in “zamanı gelince” lafı var ya. O kadar doğru ki. Tel tel dökülecek çok sayıda isim, çok belli…
Alperen de şahane oynamış ama…”
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***








































