ŞIRNEX – Kuşaklar boyunca Kürt kültürünün simgesi olan kiras ve fistanlar, günümüzde moda ve ticaret kıskacı ile özünden kopartılıyor. Yıllardır giydiği fistanla özdeşleşen Şehriban Özdemir, “Fistanımızla vardık çünkü kimliğimizdi ancak şimdi bu kültür yok edilmek isteniyor” dedi.
Kürdistan’daki kiras ve fistan kültürü, moda adı altında kültürel asimilasyonla karşı karşıya. Bir giysinin ötesinde Kürt kadınının direnişi, emeği ve toplum belleğini simgeleyen kiras ve fistanlar, renklerinden işlemelerine kadar her ayrıntısıyla bir hikaye ve kimliği taşıyor. Ancak günümüzde piyasaya sürülen fistanlar, bu özgünlüğünden arındırılarak, tek tip ve modaya uyarlanmaya çalışılıyor. Son yıllarda özellikle düğün, bayram ve toplumsal etkinliklerde giyilen kiras ve fistanlarda ciddi bir değişim söz konusu. Geleneksel kumaşların yerini sentetik ve seri üretim kumaşlar alırken, orijinal işlemeler ve el emeği büyük ölçüde kaybolmuş durumda. Kültürel dokunun bozulması, genç kuşakların kültüre yabancılaşmasına yol açıyor. Bu da, Kürt kültürüne yönelik planlı bir müdahale olarak değerlendiriliyor.
Yıllardır giydiği fistanla özdeşleşen Şehriban Özdemir, geleneksel kıyafetlerin kimlik açısından önemine dikkat çekti.
‘MODA’ ADI ALTINDA KÜLTÜRE MÜDAHALE
Kiras ve fistanların sadece bir elbise değil, aynı zamanda kimlikleri olduğunu belirten Şehriban Özdemir, “Fistanlarımız sarı, beyaz ve yeşil renklerden oluşurdu. Gündelik hayatta da giyerdik. Piknikte, düğünde her yere giderdik. Eskiden başımıza kofilerimizi takar, belimize kuşağımızı bağlardık. Kimi zaman bir fistanın rengi ya da dikimi, hangi aşirete mensup olduğunu, hangi yöreden geldiğini gösterirdi. Bu giysiler sadece bir elbise değil, aynı zamanda kimliğimizi anlatan birer işaretti. Bugün ise yeni kuşak fistan giymiyor. Oysa fistanlarımızı kendimiz diker, onu taşımaktan onur duyardık. Şimdilerde terzilere diktiriliyor ve biçiminden rengine kadar müdahaleye uğruyor. Eskiden var olan güzelliğin, özgünlüğün ve anlamın neredeyse tamamı kaybolmuş durumda. Fistanlarımız herkes tarafından bilinen bir kültürdü. Fistanımızla vardık çünkü kimliğimizdi. Ancak şimdi bu kültür yok edilmek isteniyor” diye belirtti.
Bu kültürün yok olmaması için mücadele edilmesi gerektiğinin altını çizen Şehriban Özdemir, “Korumak ve gelecek nesillere taşımak sorumluluğumuzdur. Kendimi bildim bileli fistan giyerim. Fistan giymediğim zaman kötü hisseder, üzerimde taşıdığım kıyafet bana ait değil hissederim. O zaman bana ait olmayan bir şeyi niye giyeyim ki? Eskiden herkes fistan giyerdi, bu çok normal bir durumdu. Ama şimdi fistan giydiğinde tuhaf karşılanıyor, bu da yaşadığımız kültürel dönüşümün en açık göstergesidir. Fistanı ticaret haline getirdiler, moda adı altında fistan kültürünü bitiriyorlar” dedi.
ÖZÜNDEN KOPARILIYOR
Hem kiras ve fistan dikimi hem de satışını yapan Beraat Fındık da, ciddi bir müdahalenin söz konusu olduğunu vurguladı. Fındık, söz konusu müdahaleyi örneklerle anlatarak, şöyle devam etti: “Örneğin eskiden fistanlarda kısa kol, yarım kol ya da pelerin gibi şeyler olmazdı, bunların hepsi sonradan çıktı. Açık lewendliler yoktu. Ayrıca geçmişte insanlar fistanı kiralamazdı. Her evde kadınların kendisine ait, özenle hazırlanmış fistanları vardı. Şimdi ise fistan ticarete ve modaya indirgenmiş durumda ve abiye gibi sunuluyor. Eskiden fistanlar sade ama anlamlıydı. Nakış ve kumaşıyla özgünlük taşıyordu. Bugün ise terziler kendi yorumlarını katıyor. Maalesef eski fistanlara olan ilgi çok azaldı. Şimdi sadece düğünlerde giyiliyor. Düğün sezonu açıldığında ilgi artsa da, fistanlar abiye tarzında hazırlandığı için kültürel özünden koparılıyor. Bu kültür ticarileştirilerek, modaya dönüştürülüyor. Moda anlayışıyla süslü, taşlı, pahalı hale getirildiği için artık gündelik hayatta giyilemiyor. Eskiden fistan bu kadar süslü ve taşlı değildi. Herkesin ulaşabileceği, rahatlıkla giyebileceği bir elbiseydi. Şimdi moda adı altında hem pahalılaştırıldı hem de özünden koparıldı. Kadınlar almakta zorlandığı için gündelik hayatta giymiyor, böylece kültür adım adım yok oluyor. Doğrudur, bugün hala düğünlerde fistan giyiliyor ama giyilen fistanın eskisiyle hiçbir ilgisi yok. Fistan kültürünü abiyeleştirerek yaşatamazsınız. Bu başlı başına kültürel asimilasyondur.”
MA / Zeynep Durgut
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***