Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, bir söyleşide 23 Mart’tan beri tutuklu bulunan İBB Başkanı ve CHP Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu hakkında kullandığı ifadelerin tepki çekmesi üzerine bugünkü “Meseleyi saptırmaya çalışanları unutmam” başlıklı yazısında açıklamalarda bulundu. Ortaylı, belediye başkanlarının çalışmalarının engellenmemesi gerektiğini vurgulayarak, röportajda kendisine yöneltilen kısa soru-cevapların “peşin hükümler” içerdiğini ve bu yöntemi doğru bulmadığını söyledi. Dostlarımın aracılığıyla kabul ettiğim bu teklifi anlaşılan daha dikkatli değerlendirmem gerekirmiş. Ortaylı, “Meşkuk isminizi biliyorum. İleride de gereği gibi zikredeceğim. Hapishanede olan bir belediye başkanıyla ilgili hüküm vermem ve meseleyi saptırmaya çalışanları da unutmam,” dedi.
Ortaylı Hürriyet’teki köşesinde şöyle yazdı:
“Türkiye’nin dar boğazlardan geçtiği bu iktisadi ve mali tabloda, belediye başkanlarının çalışmalarını engellememek gerekir. Aynı durum, şüphesiz İstanbul Büyükşehir Belediyesi için de geçerlidir. Ekrem İmamoğlu ile bir dönem yakın çalıştım; ikinci döneminde yanında olamadım. Geçenlerde yapılan bir röportajda, gazetecinin birinin bana göre pek de dürüst olmayan bir yol izleyerek kısa soru-cevaplarla peşin hükümler ortaya çıkarmasını doğru bulmadım. Dostlarımın aracılığıyla kabul ettiğim bu teklifi anlaşılan daha dikkatli değerlendirmem gerekirmiş. Kaldı ki gazetecinin partili olması, tasvip ettiğim bir durum değildir.
Hatırladığım büyük gazeteciler var. Ahmed Emin Yalman, Bedii Faik Akın, Ali Hasan Gögüş, Nimet Arzık gibi… Bu isimleri herkes hatırlar. Yalnız benim garip hafızam var. Çerden çöpten parazitleri de hatırlarım ve itimadımı bir kere istismar edebilirsiniz. Meşkuk isminizi biliyorum. İleride de gereği gibi zikredeceğim. Hapishanede olan bir belediye başkanıyla ilgili hüküm vermem ve meseleyi saptırmaya çalışanları da unutmam. Bugün ise herkes gibi benim de beklediğim, talep ettiğim ve umduğum şey şudur: İmamoğlu ve diğer belediye başkanları hakkında iddianamenin bir an önce hazırlanması, yargı sürecine geçilmesi. Ümit ederim ki bu sürecin sonucu, hem ülkemiz hem de dışarıdan Türkiye’ye dikkatlice bakan dünya için memnuniyet verici olur.”
Yazının tamamı için tıklayın.