Sözcü yazarı Saygı Öztürk, Marmara 9 Numaralı Cezaevi’ne sık sık giden bir avukatın izlenimlerini aktardı. Avukatın gözlemlerine göre aralarında Ekrem İmamoğlu, Aykut Erdoğdu, Resul Emrah Şahan, Buğra Gökçe, Zeydan Karalar, Can Atalay, Osman Kavala ve Fatih Altaylı’nın da bulunduğu tutuklular, cezaevinde yüksek morallerini koruyor, birbirlerine destek oluyor ve umutlu mesajlar veriyor. Görüşmelerde öne çıkan izlenimler; “güçlü durma” çağrıları, pozitif tavırlar, espriler, yoğun çalışma temposu ve ülkenin gidişatına dair kaygılar oldu.
Öztürk avukatın izlenimlerini şöyle aktardı:
“Hemen her gün Marmara 9 numaralı cezaevine ziyarete gidiyor. İzlenimlerini sordum, bir çırpıda şunları anlattı:
– Ekrem İmamoğlu: Cezaevinde çok zayıfladı. Morali ise son derece yerinde. Görüşme kabininde, diğer görüşmede olan İBB tutuklularına sürekli el sallıyor, ‘Güçlü olun. Ben güçlüyüm. Bu günler geçecek. Siz de güçlü olun. Bir şey yapmadık. Benim hiçbir yakın arkadaşımın mal varlığında artış olmadı. Güçlü durun; buradan da güçlü çıkacağız’ diyor.
– Aykut Erdoğdu: Cezaevinde kendisi moralli olduğu gibi arkadaşlarına, ziyaretçilerine Aykut Bey moral aşılıyor. Cezaevinde neredeyse 10 yaş gençleştiğini söylüyor. Kendisi gibi diğer arkadaşlarının da moralini yüksek tutmasını söylüyor. Bu günlerin geçeceğini belirtiyor. Bu sözler açıkçası tutuklulara moral, umut oluyor.
– Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan: Cezaevine girdiği dönemde de, aradan geçen zamanda da hep pozitifti. Sanki cezaevinde değil de, belediyedeki makamından geliyormuş gibi çok moralli. Ayrıca başkalarına da moral veriyor, espriler yapıyor.
– Buğra Gökçe: Moralli, bilinçli ve her zamanki gibi ağırbaşlı. Duruşu çok düzgün.
– Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar: Seçmenleri Zeydan Bey’e ‘Adana gibi başkan’ diyor. Ben kendisini cezaevinde tanıdım. Gerçekten adam gibi adammış. Taş gibi duruyor. Adana’da değil, İstanbul’da cezaevinde olmasına kızıyor, ‘Benim burada işim ne?” diye soruyor.
– Hatay Milletvekili Can Atalay: Fiziki yönden duruşundan da hiçbir şey kaybetmedi. Moralini yüksek tutmaya çalışıyor.
– Osman Kavala: Sürekli çalışıyor. Sanki yıllardır cezaevinde yatan o değilmiş gibi elinde defteri, kalemi, yazıyor, gelişmeleri yorumluyor. Kanunların uygulanmayışına, ülkenin gidişatına üzülüyor.
– Gazeteci-yazar Fatih Altaylı: Ziyaretçisi eksik olmuyor. Özellikle genç avukatlar ziyaretine geliyor. Cezaevi düzenine uyum sağlamış. Öğle saatlerinde güneşleniyor. Cezaevinde de gazetecilik yapıyor, haber alıyor, bunları paylaşıyor.”
Yazının tamamı için tıklayın.