CHP’li Erhan Adem, “Türkiye’nin doğusunda, hayvancılıkla geçinen binlerce yurttaşımızın yaşadığı Ardahan ve Kars’ta, aylardır süren şap hastalığı, yalnızca hayvanları değil, kırsalda yaşamı da yok etmeye başladı. Ardahan’ın Göle ilçesinde, dün Filizli köyünde üreticilerle buluştuk. Bugün ise Kars’ta olacağız. Gördüğümüz tablo bir hastalık değil, yönetilemeyen bir kriz tablosudur. Bu kriz artık sağlık sorunu olmaktan çıkmış, tarımsal bir afet haline gelmiş.” dedi.
“Sahada tek bir devlet yetkilisi yok. Üretici kendi imkânlarıyla ilaç alıyor ama hayvana nasıl uygulayacağını bilmiyor. Bir köylümüz ‘İneğim 200 bin lira değerinde, ilacını alıyorum ama neresine vuracağımı bilmiyorum. Veteriner gelmiyor’ diyor. Göle’nin 53 köyü var, ama sadece 50 veteriner görevli. Bunların da büyük kısmı masa başında. Tarım Bakanlığı bu tabloyu görmüyor mu? Görüyorsa neden müdahale etmiyor?” diye soran Adem, yetkililerin 120 hayvanın öldüğünü söylediğini ancak hayvan ölümlerinin çok daha fazla olduğunu kaydetti. Adem, “Bu tabloya hala ‘rutin’ mi diyeceksiniz?” sözleriyle tepki gösterdi.
Şap hastalığının ocak ayında İran’da ortaya çıktığının belli olduğunu ancak hiçbir önlem alınmadığını belirten Adem, “İran sınır kapılarını kapattı, hayvan hareketini engelledi. Peki biz ne yaptık? ‘Önlemleri aldık’ dedik. O sözlerin bedelini şimdi Ardahan ve Kars’taki üretici canıyla, malıyla ödüyor. Burası afet bölgesidir. Bu bölge, derhal ‘tarımsal afet bölgesi’ ilan edilmelidir.” sözleriyle yetkililere seslendi.
“Devlet geç kalmamalı, geçici değil kalıcı çözümlerle sahaya inmelidir. Bugün yapılması gereken şunlardır…” ifadelerini kullanan CHP’li Adem, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Acilen veteriner desteği artırılmalı, köy köy mobil sağlık ekipleri kurulmalıdır. Üreticinin zararları tespit edilmeli, ölen hayvanlar karşılanmalı, zarar gören üreticiye nakdi destek sağlanmalıdır. Hayvan hareketliliği bilimsel bir programla kontrol altına alınmalı, aşılama seferberliği ilan edilmelidir. Bölge şap hastalığı özelinde kriz yönetim planı kapsamına alınmalıdır.
Ormanlar yanarken sustunuz, şimdi hayvanlar ölürken yine sessizsiniz. Sahte diplomalar ortaya çıktı, yoktunuz. Zirai don üreticiyi yaktı, yine yoktunuz. Şimdi şap hastalığı çiftçiyi diz çökertiyor, siz hâlâ bakıyorsunuz. Bu ülkenin tarımı kaderine terk edilemez. Eğer bu krizleri yönetemiyorsanız, gereğini yapın, görevi bırakın.
Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu halkın yanındayız. Ardahan’da, Kars’ta, Türkiye’nin her köşesinde üreticinin sesi olmaya devam edeceğiz. Bugün değilse ne zaman? Bu sorumluluğu üstlenmeyeceksek neden görevdesiniz?”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***