Ekonomik zorluklarla mücadele eden vatandaşın kredi borcu, çığ gibi büyümeye devam ediyor. Temmuz 2025 itibarıyla takipteki bireysel borç tutarı 188 milyar lirayı aştı. 2025 yılı Ocak-Mayıs döneminde, kredi borcundan dolayı takibe alınan kişi sayısı 1 milyon 39 bine yükseldi.
CHP Bolu Milletvekili Türker Ateş, bireysel borçlarda yasal takibe düşen tutarlardaki sert artışa dikkati çekti.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) verilerine göre, yasal takibe düşen bireysel kredi kartı borcunun 97 milyar 70 milyon liraya, tüketici kredisi borcunun ise 91 milyar 652 milyon liraya ulaştığını belirten CHP’li Ateş, şunları ifade etti:
“Bu tutarlar sadece finansal bir tabloyu değil, ülkenin toplumsal gerçeğini de yansıtıyor. Yurttaşın takipteki banka borçları bir yılda iki katından fazla arttı. 2024 yılı temmuz ayında takipteki kredi kartı borcu 33 milyar lira, tüketici kredisi borcu ise 38 milyar liraydı. Yasal takibe düşen kredi kartı borçlarında yıllık artış oranı korkunç şekilde artarak yüzde 194, tüketici kredilerindeki artış oranı ise yüzde 141 oldu.
Kredi borcundan dolayı takibe alınan kişi sayısı 1 milyonu geçti
Toplam borçlara oranla takipteki borçların düzeyi de ciddi seviyelere geldi. Tüketici kredilerinde takip oranı yüzde 3,83’e, bireysel kredi kartlarında ise yüzde 4,3’e yükseldi. Borçla dönen hayatlar, artık borcun bile döndürülemediği bir eşiğe geldi. Bu tablo, geniş kesimlerin gelirinin enflasyon karşısında tamamen eridiğinin ve sosyal destek mekanizmalarının yetersiz kaldığının göstergesidir.” ‘Yapılandırma’ adı altında sunulan kredi uygulamalarının çözüm olmadığını söyleyen Ateş, “Yüzde 3’ü aşan faizle 48 ay vadeyle borç yapılandırması öneriliyor. Bu, yurttaşı rahatlatmak değil, onu yeni bir faiz yüküne mahkum ediyor” dedi.
Faizsiz yapılandırma şart
CHP’li Türker Ateş, “Yüzde 3.11 azami faizli, 48 ay vadeli kredi uygulaması çözüm değil. Bu oranlarla yapılan yapılandırma, borç yükünü azaltmaz, aksine daha da büyütür. Ekonomi programı yüzünden ücretleri düşürülen halkın temel ihtiyacı yeni borç değil, borçsuz yaşayabileceği bir ekonomik düzendir. Bu tür düzenlemeler sadece bankaların alacaklarını güvence altına almak içindir, yurttaşın yükünü hafifletmek için değil. Gerçekçi bir borç affı, faizsiz yapılandırma ve sosyal koruma sistemine ihtiyaç var. Borç içindeki milyonlarca yurttaş için günü kurtaran değil, geleceği güvence altına alan çözümler gerekiyor” dedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***