Asırlık tariflerin kıymetli birer yadigâr gibi nesilden nesile aktarıldığı Güneydoğu’nun kalbindeki Gaziantep’in mutfak ustalığı dünyanın ilgisini çekiyor. Zengin mirasıyla tanınan bu canlı şehir, AB’nin prestijli coğrafi işaret statüsüne layık görülen üç ikonik lezzete ev sahipliği yapıyor: Gaziantep Menengiç/Melengiç kahvesi, Gaziantep/Antep Baklavası ve Gaziantep fıstık ezmesi.
Gaziantep Baklavası’na 2013 yılında AB’nin korumalı mahreç adı (PGI) statüsü verildi ve bu baklava yüksek kaliteli Antep fıstığı, yerel olarak üretilen tereyağı ve ustalıkla hazırlanmış incecik yufkalarla yapılan lezzetli bir tatlı olarak ününü pekiştirdi.
Sonra yine geleneksel olarak kahve ikamesi şeklinde tüketilen bölgenin lezzetli içeceği de yakın zamanda tanınmaya başladı. Yabani Antep fıstığından yapılan Gaziantep Menengiç Kahvesi 2024’te AB’nin Korumalı Menşe Adı (PDO) statüsünü kazandı.
Gaziantep Fıstık Ezmesi’ne ise bu yıl korumalı mahreç adı (PGI) statüsü verildi.
Baklava ustası Burhan Çağdaş
AB tescili için Gaziantep Baklavası’nın tarifini hazırlayan ekipteki baklava ustası Burhan Çağdaş, titiz bir süreçten geçtiklerinin altını çiziyor:
“AB, malzemelerin oranı ve doğal malzemelerin kullanımından ambalaja kadar çok detaylı bir inceleme yaptı ve sonunda bizim baklavamızı tanıdı. AB’nin coğrafi işareti Gaziantep Baklavası’nın standartlaşmasında önemli bir rol oynadı. Tescilden bu yana özellikle Avrupa, Amerika ve Orta Doğu’dan talep arttı.”
AB coğrafi işareti Gaziantep Baklavası’nın standartlaştırılmasında önemli bir rol oynadı
Babasıyla Antep Menengiç Kahvesi ve Antep Baklavası üreten Selim Bağcı, AB tarafından tanınmayı oyunun kurallarını değiştirecek bir gelişme olarak görüyor ve ekliyor:
“Kültürümüz ve lezzetlerimiz artık yeni bir kitleye ulaşacak. Antep Menengiç kahvesi ve Antep baklavası birbirine çok yakışıyor; Gaziantep’e gelen konuklarımıza ikisini birlikte denemelerini tavsiye ediyorum.”
Çocukluğunun bir bölümünü Gaziantep’te geçirmiş olan şehir plancısı Anıl Kaygusuz da aynı fikirde. “İkisini de kesinlikle çok seviyorum” diyor. “Bunlar kentin somut olmayan mirasının temel unsurları ve Gaziantep’in zengin geleneklerini temsil ediyorlar.”
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı, Büyükelçi Thomas Ossowski
Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı, Büyükelçi Thomas Ossowski konuyla ilgili şunları söylüyor:
“AB’nin coğrafi işaretler sistemi yerel ürünlerin ayırt ediciliğini ortaya koyarak korunmalarını ve değerlerinin anlaşılmasını sağlıyor. Gaziantep baklavası, Gaziantep Menengiç kahvesi ve Gaziantep fıstık ezmesi gibi Türk hazineleri yüzyılların geleneğini ve zanaatkârlığını bünyesinde barındırıyor. AB tesciliyle bu ürünlerin özgünlüğünün gelecek nesiller için de güvence altına alındığını görmekten memnuniyet duyuyoruz.”
Adnan Ünverdi, Gaziantep Sanayi Odası Başkanı
Antep fıstığı: Gaziantep mutfağının kalbi
Her üç ürünün merkezinde de Gaziantep’in mutfak kimliğinin sembolü olan Antep fıstığı yer alıyor.
Gaziantep Baklavası için Avrupa Komisyonu’na başvuru yapan Gaziantep Sanayi Odası’nın Başkanı Adnan Ünverdi, Antep fıstığının öneminin altını çiziyor: “Antep baklavasının kalitesi, Antep fıstığımızın ve diğer yerel malzemelerimizin mükemmelliğinden ileri geliyor.”
Yabani fıstık ağaçlarının tohumlarından elde edilen Gaziantep Menengiç kahvesi ise geleneksel kahveye kafeinsiz bir alternatif sunuyor. Gaziantep Menengiç kahvesi için Avrupa Komisyonu’na başvuru yapan Ezogelin Kadın Kooperatifi’nin başkanı Hilal Aysal, kahvenin titizlikle hazırlandığını anlatıyor: “Tohumlar toplanıyor, yıkanıyor, kavruluyor ve öğütülerek macun ya da toz haline getiriliyor”.
Hilal Aysal, Ezogelin Kadın Kooperatifi Başkanı
Özgün bir miras
Gaziantep’te hem baklava hem de menengiç kahvesi zengin bir tarihe sahip. Baklava geleneği 1870’lere kadar uzanırken efsaneye göre menengiç kahvesinin kökenleri ise daha da eskiye dayanıyor. Sultan 4. Murad’ın 1600’lü yıllardaki Bağdat seferi sırasında bu kahvenin tüketildiğine dair söylentilere rastlanıyor.
Mehmet Hilmi Bağcı, kahve ve baklava üreticisi
Selim Bağcı’nın babası, Mehmet Hilmi Bağcı, neredeyse 400 yıldır kıraathane olarak hizmet veren tarihi bir kahvehanenin sahibi. Mekânın mirasıyla gurur duyuyor:
“Türkiye’de ‘bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı vardır’ derler. Ama bizim mekanımızın tarihi nedeniyle kahvemizin 400 yıllık bir hatırı var. Burası sadece Gaziantep’in değil, Türkiye’nin de en eski kahvehanesi. Yöresel lezzetimiz menengiç kahvesi ile ünlüyüz. Biz çocukken annelerimiz menengici kaynatır ve boğaz ağrısına iyi geleceğine inanarak bize içirirdi. Biz Gaziantep olarak yöresel lezzetlerimize çok değer veriyoruz ve bunları daha da geliştirmek istiyoruz. AB coğrafi işaret tescili ile menengiç kahvesini de tüm dünyaya tanıtmayı umuyoruz.”
Tarihi kıraathane bugün hala ayakta ve neredeyse 400 yıldır bir buluşma yeri olarak hizmet veriyor
85 yaşındaki kahve üreticisi Mustafa Zor, “Menengiç kahvesini nenemden öğrendim. 1970’li yıllarda da Türkiye’de bu kahveyi yapmaya ve satmaya başladım. Şimdi hala üretiyorum ama piyasada aynı isimle anılan ama aslında Antep Menengiç kahvesi olmayan o kadar çok ürün var ki. AB PDO tescilinin buna bir son vereceğini umuyorum” diyor.
Yabani fıstık ağaçlarının tohumlarından yapılan Gaziantep Menengiç Kahvesi geleneksel kahveye kafeinsiz bir alternatif sunuyor
Bir diğer Menengiç Kahvesi üreticisi Yusuf Tekin de AB tarafından tanınmanın ürünün tanıtımı için çok önemli olduğuna inanıyor. “Tescil ile menengiç kahvesinin özgünlüğü korunmuş olacak” diyor.
Gaziantep’in “Araban sarımsağı” adlı sarımsak çeşidine de 2024 yılında AB tarafından PDO statüsü verilmişti.
Kaynak: Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu