Ortadoğu’da yükselen gerilim, küresel enerji güvenliği açısından hayati öneme sahip Hürmüz Boğazı’nı yeniden krizin merkezine yerleştirdi. İsrail’in bu ay başında İran’daki nükleer ve askeri tesislere yönelik başlattığı hava saldırılarının ardından, Tahran, boğazı kapatma tehdidini yineledi. ABD’nin hafta sonunda İran nükleer altyapısına yönelik yeni saldırılar düzenlemesiyle, bu tehdit ciddiyet kazandı.
Stratejik geçit: Hint Okyanusu ile Körfez arasında dar koridor
Hürmüz Boğazı, İran ile Umman’ın Musandam bölgesi arasında yer alıyor. Yaklaşık 50 kilometre genişliğinde ve en fazla 60 metre derinliğinde olan bu dar geçit, askeri olarak kolayca kapatılabilecek bir yapıya sahip. Bölgede İran’a ait olan Hürmüz, Keşm ve Larak adalarının yanı sıra, hakimiyeti tartışmalı olan Büyük ve Küçük Tunb ile Abu Musa adaları da bulunuyor. Bu adalar jeopolitik açıdan büyük önem taşıyor.
ABD Enerji Bilgi Dairesi’ne (EIA) göre, Hürmüz Boğazı 2024 yılında günde ortalama 20 milyon varil ham petrol ve petrol ürünü geçişiyle, küresel tüketimin yaklaşık yüzde 20’sini karşılayan en önemli enerji geçiş noktasıydı. Ayrıca dünya sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ticaretinin de 5’te1’i bu boğazdan geçiyor.
Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin boğazı baypas edebilecek bazı altyapıları bulunsa da, bu geçişlerin kapasitesi oldukça sınırlı. EIA, “Boğazın kapanması halinde büyük miktarda petrolün yön değiştirmesi mümkün değil” uyarısında bulundu.
İran tehdidi gerçekleştirebilir mi?
İran, kriz dönemlerinde Hürmüz Boğazı’nı kapatma tehdidinde defalarca bulundu ancak hiçbir zaman bu tehdidi fiiliyata geçirmedi. Uzmanlara göre, Tahran böyle bir adımla hem kendi petrol ihracatını durdurmuş olur hem de Çin gibi büyük müşterilerini karşısına alır. İran petrolünün yüzde 90’ından fazlası Çin’e gidiyor. Boğazın kapatılması zaten zor durumda olan İran ekonomisini daha da dar boğaza sokabilir.
Askeri gerilim yıllardır sürüyor
İran Devrim Muhafızları, boğazdaki deniz operasyonlarının kontrolünü elinde tutuyor. ABD’nin Beşinci Filosu Bahreyn’de, bölgedeki en büyük Amerikan üssü ise Katar’da bulunuyor. Tahran, yabancı askeri varlığa karşı sık sık tepki gösteriyor.
Geçen yıl İran, İsrail bağlantılı olduğunu öne sürdüğü bir konteyner gemisine el koydu. 2018’den bu yana ABD’nin nükleer anlaşmadan çekilmesiyle birlikte bölgede çok sayıda benzer olay yaşandı. 1980-1988 İran-Irak Savaşı sırasında yaşanan “Tanker Savaşı”nda da boğazda 500’den fazla gemi hedef alınmıştı.
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***