DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan Çorum ziyaretleri kapsamında Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği’ni ziyaret etti, daha sonra Çorum Esnaf ve Sanatkarlar Odası (ÇESOB) ziyaretinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
İSTİŞARE MEKANİZMALARI ÇALIŞTIRILMIYOR
“AK Parti iktidarında anayasanın 16’ncı maddesine eklenen Ekonomik ve Sosyal Konsey Anayasa’da yazılı olmasına rağmen toplanmıyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz” sorusuna yanıt veren Babacan, şunları söyledi:
“Devlet yönetiminde üç önemli ilke var. Birisi de istişare ilkesi. Devletin en önemli ekonomik ve sosyal konulardaki en önemli istişare mekanizması ekonomik ve sosyal konsey, bizzat cumhurbaşkanlığı başkanlığında toplanması gereken konsey. Şimdi bu çalıştırılmıyor. Bir başka önemli istişare mekanizması da aslında Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin genel kurulu ama daha da önemli komisyonlardır. Mesela bu komisyonlar, araştırma komisyonları kurulabilir. Zaten ihtisas komisyonları var. Bu araştırma komisyonları mesela, esnafımızı şu anda yaşadığı sorunlarla ilgili bir araştırma komisyonu kurulması mümkün esasında.
MALİYETLERİ AŞAĞI ÇEKMEDEN ENFLASYON DÜŞMEZ
Ekonomik sorunlara değinen Babacan şunları söyledi:
“Önemli olan bu kadar faiz var da parayı isteyince bulabiliyor musun? Başkan dedi ki ‘artık muslukları kıstılar’. Şimdi niye kısıyorlar muslukları enflasyonla mücadele edeceğiz diye kısıyorlar. Enflasyonla mücadele edeceğiz diye musluğu kısınca bu seferde esnafımız, o yüzde 20’lerden değil gidip bankalardan yüzde kırklardan, ellilerden kredi çekmek zorunda kalıyor.
Esnafın maliyeti yükselince de bu seferde bu enflasyonu yukarı doğru iten bir faktör haline geliyor. Onun için hep söylüyoruz; Türkiye’de enflasyonu düşürmenin yolu maliyetleri aşağı çekmekten geçiyor. Maliyetleri aşağı çekeceksiniz. Devletin kontrolünde bir sürü parametre var. Maliyeti aşağı çekeceksiniz ki enflasyon düşsün. Ben faizi yükselteyim. Enflasyon düşsün çalışmıyor.”
İNSANLAR KONUŞMAKTAN KORKUYOR
Muhalefet partilerine uygulanan siyasi baskıya ilişkin soruya yanıt veren Babacan, şunları kaydetti:
“Maalesef yargı, şu anda iktidar tarafından bir sopa olarak kullanıyor. Bunu nereden biliyoruz. Erdoğan’ın bilmemesi gereken takip etmemesi gereken yargı süreçleriyle ilgili ifadelerinden anlıyoruz. Mesela diyor ki; ‘bekleyin hele turpun büyüğü heybede’. Mesela bu ne demek; demek ki bu işi takip ediyor. Demek ki bu iş kendi bilgisi dahilinde yürüyor.
YARGI ARTIK BASKI UNSURU
Yani bunu siyasi konularda getirin bakalım şu dosyaları diye, efendim ben bağımsızım dosyaları göstermeyecek cesarette acaba Türkiye’de yargı mensubu var mı? Onu bırakın, bazı yargı mensupları da üzülerek söylüyorum efendim böyle bir şey var haberiniz olsun sizin için ne yapabiliriz diye kendisine de sunuyor olabilir.
Medya üzerinde de baskı olarak kullanılıyor. Mesela şu anda kaç tane gazetecimiz ev hapsinde kaç tane gazetecimiz kendisine otosansür uygulamaya başladı. İş dünyası yargı yoluyla baskı altına alınmaya çalışılıyor.
Serbest Görüş:
Bugün Türkiye’nin en büyük işletmelerinin temsil edildiği kuruluşun başkanını yüksek istişare başkanını eğer siz polis eşliğinde ifadeye götürürseniz, o zaman iş dünyası derdini dillendiremez. Benim derdim var diyemez. Ya konuşursam benimde halim onlar gibi olur diye düşünür.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***