İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, İBB’ye yönelik “kent uzlaşısı” soruşturması kapsamında 19 Mart Çarşamba günü gözaltına alınmış, ardından tutuklanarak Silivri’deki Marmara Cezaevi’ne gönderilmişti.
Vücudunda altı adet stent bulunan, klostrofobisi ve hipertansiyon problemi olan Polat’ın tahliyesi için toplumsal çağrılar yükselirken avukatı Erkam Erdem, Euronews Türkçe’ye konuştu.
“Tahliyeyi mümkün görüyorum ve Mahir Bey’in tahliye olacağına inanıyorum” ifadelerini kullanan Erdem, özellikle sosyal medyada gündem olan bir konuya da değindi.
Euronews Türkçe’nin “Mahir Polat, cezaevi yönetimine ‘tansiyon nedeniyle başıma geleceklerden ben sorumluyum’ anlamına gelecek bir beyanname verdi mi” sorusuna “Bu konu yanlış aktarılıyor” cevabını veren Erdem, “Böyle bir imzaladık. Benim yanımda imzaladı ama bunun bir bağlamı var” ifadelerini kullandı.
“O gün o an için hastaneye sevk edilecek düzeyde tansiyonu olmasına rağmen benimle görüşmeye girdiği için cezaevi böyle bir beyan istedi.”
‘Sevke odaklanmıyoruz, tahliye gündemimiz var’
İstanbul’un en batısında yer alan Silivri’de bulunan Marmara Cezaevi’nin konumu da bilhassa Mahir Polat’ın sağlık problemleri kapsamında çokça konuşuluyor.
Polat’ın sağlık durumu ve ihtiyaç duyduğu ve duyabileceği tıbbi müdahalelerin hayati önem taşıdığını vurgulayan avukat, esas gündemlerinin tahliye olduğuna değindi.
“Biz şu an [başka bir cezaevine] sevke odaklanmıyoruz. Tahliye gündemimiz var.”
Adli Tıp Kurumu’ndan beklenen rapor
Adli Tıp Kurumu’ndan çıkabilecek bir tahliye kararı Polat’ın ihtiyaç duyduğu tıbbi bakıma erişebilmesi için kritik önemde.
Bu konuda Pazartesi günü yaptığı bir açıklamada Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Adli Tıp Kurumu gerekli muayene ile rapor verecektir. Rapor onaylanırsa tahliye verilebilir” ifadelerini kullandı.
Polat’ın avukatı Erdem ise, “Eğer Adli Tıp Kurumu raporu olumsuz çıkarsa, itiraz süreci olumsuz sonuçlanırsa, o zaman bu durumları değerlendireceğiz” diyerek en kötü ihtimalde başka bir cezaevine nakil meselesini gündeme alabileceklerini belirtti.
Ne olmuştu?
Polat, Cuma sabah saatlerinde ‘rapor’ için hastaneye sevk edilmişti. Polat’ın daha sonra Adli Tıp Kurumu’na sevk edildiği açıklanmıştı.
Polat, İBB’ye yönelik ‘kent uzlaşısı’ soruşturmasında 23 Mart’ta tutuklanmıştı. 21 yaşından beri ağır tansiyon hastası olan Polat cezaevinden iki defa hastaneye kaldırılmış, son hastane sevkinde ise anjiyo olmuştu. Polat anjiyo olmasının ardından yeniden Silivri Cezaevi’ne gönderilmişti.
Tutuklanmadan iki hafta önce de anjiyo olan Polat’ın kalp damarlarında altı adet stent takılı.
Polat’ın avukatı Erdem, hastaneden taburcu edilmesinin Polat’ın sağlığının stabil hale geldiğini göstermediğini belirtmişti. Erdem, yaptığı bir açıklamada ”Hipertansiyon devam ediyor, bu tansiyon beynine, böbreklerine ve özellikle kalbine zarar vermeye devam ediyor ve kalp krizi, beyin kanaması riski daimi. Umudumuz ve beklentimiz bu sürecin Mahir Beyin sağlığı üzerinde kalıcı etkileri olmadan tamamlanması,” demişti.
Polat’ın sağlık sorunlarına rağmen tutuklanması daha önce de tartışma konusu olmuştu.
İBB Genel Sekreter Yardımcısı, emniyetteki ifadesinde de sağlık problemlerinden bahsetmişti. Son olarak iki hafta önce anjiyo olduğunu toplam altı stenti bulunduğunu belirten Polat, “Bunun dışında iki damarımın tıkanıklığı mevcuttur,” demişti.
İki hafta sonrası için buna ilişkin yeni bir anjiyo planlandığını ve hali hazırda tedavisinin devam ettiğini, kullandığı ilaçlar olduğunu belirten Polat, “Tiroid kanseri geçirmem sebebiyle düzenli pet çekimleri vücudumda başka noktada kanser çıkıp çıkmadığı takip ve tedavisi yapılmaktadır. Bunların yanında uyku apnem bulunması dolayısıyla cihaza bağlı olarak uyuyan bir yaşam koşulundayım. Hipertansiyon ve şeker hastalığım da mevcuttur,” ifadelerini kullanmıştı.
31 Mart 2024 yerel seçimleri öncesinde DEM Parti tarafından seçim stratejisi olarak açıklanan “Kent Uzlaşısı” kapsamında soruşturmada İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, Şişli Belediye Başkanı Resul Şahan ve Reform Enstitüsü başkanı Mehmet Ali Çalışkan tutuklandı.
Bu soruşturmada, sanıklara, “İBB iştiraki İstanbul Planlama Ajansı ve BİMTAŞ bünyesinde terör örgütü mensupları / sempatizanlarının işe alındığı” suçlaması yöneltildi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***