TARIK TOROS | YORUM
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Eylül ayıyla birlikte açık ettiği “iktidar çizgisinde muhalefet” politikalarına hemen her hafta yenilerini ekleyerek devam etti, ediyor.
New York gezisinde Afganistan’da Taliban’ın insan hakkı ihlallerine dair soru üzerine, “Dışişleri Bakanlığımızın tayin ettiği hattı takip ediyoruz.” demişti ve ben bunu Türkevi’ne yönelik iddialara ilişkin, “Türkiye rüşvet verecek bir ülke değildir!” açıklamasından daha çok önemsemiştim.
En son Milli İstihbarat Teşkilatı’ndan (MİT) brifing istedi ve kendi tabutuna bir çivi daha çaktı: “CHP’ye üye alımlarında terör örgütleri sızmasın diye yardım istedik. Onlar da memnuniyetle kabul ettiler.”
Kapalı görüşmede böyle bir “destek” istese bile çıkınca açık seçik ifade etmesi çok enteresan. Saklamıyor, gizleme lüzumu dahi duymuyor.
***
Ülkenin ana muhalefet partisinin lideri, iktidarı eleştiren herkesin ‘terörist’ ilan edildiği bir ülkede kendilerine başvuran insanları MİT’e bildirip, “Bizim için bir bakar mısınız, hakkında fişleme var mı, yok mu?” diye soracak.
‘Bunun özellikle yurt dışındaki CHP temsilcilikleri için istendiği’ parantezine lüzum yok.
Batı’da sosyal ağlardaki paylaşımları yüzünden binlerce kişi halihazırda ‘terör propagandasıyla’ suçlanıyor zaten. Yasa çıkarsa buna ‘etki ajanlığı’ da eklenecek ve doğal olarak yaşadıkları ülkelerle ilişkilendirilmeleri zor olmayacak.
Yurt dışı için bunu isteyen, Türkiye’yi es mi geçecek? Ya da şöyle soralım: Yurt dışı fişlemelere açık olan bir parti neden yurt içi fişlemelere kapalı olsun ki?
MİT’e elini verirsen kolunu kaptırırsın!
***
CHP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Mardin, Batman ve Halfeti’ye kayyım atandıktan sonra ne yazmıştı X’te, hatırlatalım:
-Hakkında hüküm olanlar kayyım atanacağını bile bile aday yapıldı.
-Partiler de adeta meydan okur gibi aday tespit etti. (4 Kasım 2024)
Özgür Özel şimdi bunu bir adım daha ileri taşıdı.
CHP artık hukuksuz fişlemelerle iş tutacak.
***
Özgür Özel, öteden beri devletin Kürt ve Cemaat meselesinden işlem yaptıklarına mesafeliydi. Partinin başında, KHK’lıların göreve iadesi söz konusu olunca, “Asarız kendimizi yine yapmayız öyle bir şey!” diyen KHK’lı düşmanı bir genel başkan var. “Cezaevindeki kadınlar örgüt talimatıyla hamile kalıyor.” diyen biri Özgür Özel.
Son çıkışıyla, yargı kararlarının ötesinde istihbaratın fişleme listelerini önemsediğini göstermesi sürpriz değil. Hoş, ‘CHP mahallesi’ henüz uyanıyorsa söyleyecek pek bir şey yok. Ayrıca mahallenin bir bölümünün Özel’den daha şahin olduğunu belirtmeye lüzum bulunmuyor.
10 yılı aşkın bir süredir gizli tanıklar üzerinden cadı avı sürecini yürüten yargıyı alkışlarken kendilerinden biri ‘gizli tanık’ ifadesiyle alınınca “fetö taktikleri” diyen kalleş, küstah, karakter yoksunu bir güruh.
Bir avuç insan belki hakikatın peşinde koşuyor.
Hafta ortasında 66 ilde 459 kişi sabah evlerinden alındı. Polis, önceki binlerce örnekte olduğu gibi ne küçücük bir mukavemetle karşılaştı ne de o evlerde aradığını bulabildi. Fakat aldılar insanları, teyzeleri ters kelepçe takarak götürdüler.
“Narin Güran cinayeti” davasından ya da ne bileyim “Yenidoğan Çetesi” duruşmalarından gün gün, celse celse canlı yayın yapanlar tek satır değinmedi buna.
9 Kasım Cumartesi sabahı, herkesin hacı annesi Melek İpek’i (78) aldılar. Bunu da vermedi ülke medyası.
Neden?
Biliyorlar ki zulüm, biliyorlar ki nefret operasyonu, biliyorlar ki aldıkları insanlar masum. Vermediler çünkü halk da bunların ‘terör gözaltıları’ olmadığını biliyor. Vermediler çünkü tepki olacak. Ters tepecek…
15 Temmuz’dan 8 buçuk sene sonra yapılanların ne darbe ne de darbe girişimi ile alakası var. Bir hukuki gerekçesi de yok. Detaylar ancak şu platformlarda yankı buluyor. Tam bir karartma var. Ve bu karartmaya gönüllü katılıyorlar.
Öyle çirkef, öyle alçak, öyle gaddar ve vahşi bir mahalle bu.
Evet, vahşiler!
***
Türkiye’de medya topyekün çökmüştür, siyaset için aynı hükmü veremem lakin şundan eminim: Bunlara ‘muhalefet’ demeyin artık…
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***