DEM Parti Milletvekili Ömer Öcalan’ın aynı zamanda amcası olan PKK lideri Abdullah Öcalan’la yaptığı görüşmede 3 maddenin öne çıktığı yazıldı. Mezopotamya Ajansı’nda yer alan konuyla iligili habere göre, görüşme, ‘yeni çözüm süreci’ tartışmalarından ziyade bir ‘aile görüşmesi’ olarak gerçekleşti. ‘Konuya vakıf kaynaklara’ dayandırılan yazıya göre Öcalan, herhangi bir devlet yetkilisi ile temasa geçip geçmediği hususunda yorum yapmadı ve ‘garantör güç’ ya da ‘herhangi bir koşul’ sunmadı.
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin PKK lideri Abdullah Öcalan’a yaptığı çağrının ardından başlayan süreç, DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan’ın amcası Abdullah Öcalan’ı İmralı’da ziyaretiyle devam etti. Ömer Öcalan, X hesabı üzerinde yaptığı paylaşımla görüşmeyi duyurdu ancak içeriğine ilişkin detay vermedi.
Mezopotamya Ajansı’nda (MA) yer alan habere göre, Ömer Öcalan’ın, amcası Abdullah Öcalan’la yaptığı görüşmede 3 madde öne çıktı. Yazının ilgili bölümü şöyle:
Birincisi; görüşmenin son süreçte yürütülen tartışmalar bağlamında yapılıp yapılmadığı merak ediliyor. Kaynaklara göre Ömer Öcalan 23 Ekim’de tek başına Ada’ya gitti. Görüşme aile ziyareti olarak gerçekleşti. Dolayısıyla ziyareti yeni bir sürecin parçası olmaktan ziyade aile görüşmesi olarak değerlendirmek daha doğrudur. Bir buçuk saati aşkın yapılan görüşmede içerik olarak da PKK Lideri Abdullah Öcalan her zaman olduğu gibi sistemsel, politik, tarihsel ve toplumsal konular ile güncel gelişmelere ilişkin değerlendirmeler yapmıştır. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamaları önemli bulduğunu ve olanakların oluşması durumunda sorunun barışçı demokratik yollarla çözüme gücüne sahip olduğunu ifade etmiştir. Ancak yeni bir süreç gündeme gelmemiş ve buna ilişkin bir değerlendirmesi olmamıştır.
İkincisi; en fazla spekülasyonlara malzeme edilen konulardan biri de Öcalan’ın devletle görüşmeler yürütüp yürütmediğidir. Kaynakların verdiği bilgiye göre, devletle görüşmeler olsa dahi bunun görüşmede hiç gündem olmadığı ve Öcalan’ın bu konuda herhangi bir değerlendirmede bulunmadığı yönündedir.
Üçüncüsü; görüşmede Öcalan’ın örgütüne ve devlete ya da üçüncü bir tarafa bir çağrısının olup olmadığıdır. Edinilen bilgiye göre, Öcalan’ın “Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim” değerlendirmesi dışında herhangi bir çağrısı olmamıştır. Yine basında iddia edildiği gibi bir sürecin olduğu ve bu kapsamda garantör güç ya da herhangi bir koşul sunma gündem olmamıştır.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***