HASAN CÜCÜK | HABER ANALİZ
UEFA Uluslar B Ligi 4. Grup’ta İzlanda’ya konuk olan Türkiye sahadan 4-2 galip ayrıldı. Maçın henüz 3. dakikasında Oskarsson’un golüyle geriye düşen Milli Takım, galibiyet getiren golleri ikinci devre İrfan Can, Hakan Çalhanoğlu (penaltı), Arda Güler ve Kerem Aktürkoğlu’nun ayağından buldu. İzlanda deplasmanında oynadığımız 7 maçta galibiyetimiz yoktu. Sekizinci maçta ilk galibiyetimizi alıp, grup liderliğimizi sürdürdük.
Avrupa’nın en küçük ülkelerinden biri olan İzlanda adına sık sık patlayan volkanlar ve 2008 glabal mali krizde iflasın eşiğine gelmesiyle aşinaydık. Futbolda uzun yıllar ülkenin tek kalburüstü ismi Barcelona, Monaco ve Chelsea formalarını da giyen Eidur Gudjohson oldu. 2014 yılından itibaren kabuğunu kıran İzlanda, tarihinde ilk kez katıldığı EURO 2016’da adeta tarih yazıp, gönüllerin şampiyonu oldu. Önce gruptan çıktı, ardından İngiltere’yi safdışı bırakıp, yarı finalde Fransa’ya boyun eğdi. İki yıl sonra bir kez daha tarih yazıp 2018 Dünya Kupası bileti aldı.
İzlanda’nın eski günlerinden eser yok
Nufüsunun 320 bin civarında olduğu İzlanda’nın altın dönemi geride kaldı. Bugün çoğunun adını hatırlamadığımız – hoş altın yıllarında bile hatırlamakta zorlandığımız- oyuncuların çoğu kramponlarını çıkardı. O dönemde geriye sadece Gylfi Sigurdsson kaldı. Hoffenheim, Tottenham ve Swensea’dan sonra Ağustos 2017’de 50 milyon Euro’ya Everton’a transfer olan Sigurdsson, ülke tarihinin en pahalı ismi oldu.
Premier Lig’in öne çıkan isimlerinden biri haline gelen oyuncunun adı 20212de küçük yaşta kızlara cinsel tacize karışmasıyla kariyeri tepetaplak oldu. Önce bir yıl hapis yattı, ardından delil yetersizliğinden serbest kaldı. Taciz iddiaları gündeme gelince Everton sözleşmesini feshetmişti. Danimarka’nın Lygnby takımıyla Ağustos 2023’te yeşil sahalara dönen Sigurdsson eski günlerine bir daha dönemedi. Şimdilerde 35 yaşında olan Sigurdsson ülkesinde Valur takımı formasını giyiyor.
Uzun girişten anlaşılacağı gibi İzlanda’nın o eski günlerinden eser yok. Adlarını hatırlamakta zorlandığımız isimler, İzlanda’ya 2016-2020 arasında altın dönemşni yaşattı. Dahası İzlanda’da futbol oynandığını dünyaya ilan ettiler. Şimdilerde sıradanlığı bürünen bir İzlanda var. İrtifa kaybının devam ettiği İzlanda’da tek öne çıkan isim Real Sociedad formasını giyen Orri Oskarsson. İzlanda Milli Takımı’nın piyasa değeri 54 milyon Euro olurken, bunun 20 milyonu Oskarsson’a ait. Neredeyse takımın yarısı.
8. maçta ilk galibiyet!
Ancak bir de madalyonun diğer yüzü var. Bu küçük ada ülkesine karşı oldukça kötü bir istatistiğe sahibiz. Özellikle deplasmanda. Bugüne kadar oynadığımız 13’ü resmi olmak üzere 14 maçın 8’inde sahadan mağlup ayrıldık. 3 maç beraberlikle sonuçlanırken, Ay-Yıldızlı ekip 3 karşılaşmada rakibine üstünlük sağladı. A Milliler, İzlanda ile deplasmanda oynadığı 7 maçta da galip gelemedi. Türkiye, deplasmanda oynadığı 7 maçta 6 yenilgi alırken, yalnızca 1 kez sahadan beraberlikle ayrıldı. İzlanda’da oynanan maçlarda kalesinde 16 gol gören Türkiye, rakip kaleye yalnızca 3 gol atabildi.
UEFA Uluslar B Ligi’nde 9 Eylül’de İzmir’de misafir ettiğimiz İzlanda’yı Kerem Aktürkoğlu’nun golleriyle 3-1 yenmiştik. Deplasmanda rakipten ziyade hava şartları düşündürüyordu. Hava sıcaklığının eksilere doğru seyrettiği İzlanda’da buz gibi bir hava ve kötü bir zemin bizi bekliyordu. Kötü zemin teknik kapasitesi yüksek oyuncularımı zorlayacaktı. Rakipten ziyade saha oyuncularımızı zorladı.
İkinci yarıda takım ritmini buldu
Kolay geçmesini beklediğimiz maç şok bir golle başladı. Orri Oskarsson’a atılan uzun topla yarı alanımızı katedip topu ağlarla buluşturduğunda dakikalar henüz 3’tü. Oskarsson’un becerisi kadar Abdulkerim’in savunma zaafı da golde etkili oldu. Sağlı sollu ataklarla İzlanda kalesini ablukaya aldık ama beklenen gol gelmedi. Son vuruşta oyuncularımız çerçeveyi bulmakta zorlandı. Kaleyi bulan şutlarda ise kaleci Valdimarsson gole izin vermedi.
İkinci devreye baskılı başladık. Gol adeta geliyorum diyordu. Nitekim 54’de kazandığımız penaltıya önce sevindik, ardından üzüldük. Topu ağlarla buluşturan Hakan Çalhanoğlu, vuruş anında zeminin azizliğine uğradı. Ayağı kayınca topa çift dokunduğu için gol iptal oldu. Moral bozmadan yüklenmeye devam ettik.
63’te Karadağ maçının kilidini açan İrfan Can Kahveci sahneye çıkıp, klasikleşen gollerinden birini daha cezalanı dışından atıp, skoru eşitledi. Beraberliğin verdiği moralin meyvesi sadece 4 dakika sonra gole dönüştü. Kazanılan penaltıda topun başına geçen Hakan Çalhanoğlu yere sağlam basıp, kaleci ve topu ayrı köşelere gönderdi: 1-2
4 maçta 10 puanla grup lideriyiz
Geriye düştükten sonra çok adamla hucüm etmeye başlayan İzlanda, 75’te beraberliğe çok yaklaştı. Melih Demiral’ın ıskaladığı topla ceza alanımız karıştı. Gudjohnsen’in kaleye gönderdiği sert şut kalecimiz Uğurcan’ı geçip, çizgide Merih Demiral engeline takıldı. Merih hatasını topu çizgiden çıkararak telafi etti.
İzlanda deplasmanında galibiyet için dakika saymaya başladığımız anlarda golü kalemizde gördük. 83’te cezaalanına ortalanan topa iyi yükselen Gudjohnsen, kalecimiz Uğurcan ve Merih’ten önce topu dokunup ağlarla buluşturdu: 2-2
Bu maçın hakkı beraberlik olmamalıydı. Kaleyi bulan 11 şutumuz vardı. Kaçan bir penaltı ve direkten dönen topumuzu da dikkate aldığımızda İzlanda’da bir ilk yaşamadan dönmek üzecekti. 88’de Kerem’in gayretleri skoru değiştirdi. Kaleciye verilen pası takip eden Kerem Aktürkoğlu, Valdimarsson’un topu kullanmasına izin vermedi. Arda Güler’in önüne gelen topu boş kaleye göndermesi zor olmadı: 2-3
Uzatma dakikalarının sonlarında sahneye İzmir’deki maçın kahramanı Kerem Aktürkoğlu çıktı. Ceza alanı dışından akıl dolu golüyle, İzlanda’nın umutlarını yok etti: 2-4
Son bölümü heyecan dalgasında geçen maçı Türkiye 4-2 kazanıp, UEFA Uluslar B Ligi 4. Grup’ta liderliğini sürdürdü. 4 maç sonunda 10 puanımız var. Deplasmanda İzlanda’yı tarihte ilk kez yenmeyi başardık.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***