Eski Zaman gazetesi yazar ve editörlerinin yargılandığı davada, 650 gündür tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen Ali Bulaç, AKP’nin bazı politikalarını eleştirdiğini ancak AKP Genel Başkanı da olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı hedef alan tek bir yazı yazmadığını söyledi.
Bulaç, ‘Ben AK Parti’nin bazı temel politikalarını eleştirdim ama doğrudan Tayyip beyi hedef alan tek bir yazı yazmadım. Beni Tayyip beye düşmanlık yapmakla suçlayan savcıya her duruşmada, hangi yazımda Tayyip beyi hedef aldığımı sordum, tek bir yazı gösteremedi.’ iafedelerini kullandı.
Ali Bulaç, Porf. Dr. Şerif Mardin’in ‘mahalle baskısı’ kavramını tartıştığı, Serbestiyet’te yayınlanan yazısında Tayyip Erdoğan’la ilişkileri konusunda şunları yazdı:
Zaman’ın İstanbul Büro Şefi iken, bir gün Tayyip bey beni ziyarete geldi, kendisiyle beraber siyasete atılmamı, önümüzdeki seçimlerde seçilebilecek bir yerden birinci sırada aday göstereceğini söyledi. Ona teşekkür ettikten sonra, biraz da şaka ile “-Başkan” dedim, “İnan evi idare etmesini bilmiyorum, Türkiye’yi idare edecek yerde ne işe yarayacağım. Ben kendimi fikri hayata, yazarlığa hasrettim, ama size dışarıdan her zaman lojistik/fikri destek vereceğim. Ne zaman bana işiniz düşerse memnuniyetle hazırım” dedim. Tayyip beyle tanışıklığımız çok eski, 1970’lere dayanır, İstanbul Büyükşehir Belediye seçimlerini kazanınca ona siyasi-kültürel danışmanlık yaptım. İslam Düşüncesi Konferansları ve Doğu’dan Batı’dan aylık toplantılarla 1990’larda dünyada belli başlı entelektüelleri, filozof ve aydınları İstanbul’a getirtip Tayyip beyle tanışmalarını sağladım. Turan Dursun’un öldürülmesi üzerine mukabil şahıs olarak beni öldürmek istedikleri anlaşılınca birkaç gün korumalar eşliğinde gezdim, iki hafta arkadaşların evinde kaldım, sonra Hollanda’ya gittim, üç gün sonra Tayyip bey geldi, oradaki Milli Görüş’ten arkadaşlara bana ihtimam göstermelerini söyledi, sağolsunlar altı ay hiçbir eksiğim olmadan orada yaşadım. Belki birgün yazarım, ben AK Parti’nin bazı temel politikalarını eleştirdim ama doğrudan Tayyip beyi hedef alan tek bir yazı yazmadım. Beni Tayyip beye düşmanlık yapmakla suçlayan savcıya her duruşmada, hangi yazımda Tayyip beyi hedef aldığımı sordum, tek bir yazı gösteremedi. Üçer kez ağırlaştırmış müebbet ve 15 sene hapis talebinde bulunan savcının bu konuda gösterdiği tek bir cümle vardı. O da bir yazıda “Türkiye bu gidişle otokrat yönetime doğru gidiyor” cümlesiydi. Savcıya göre bu Tayyip beye husumetin yeterli deliliydi.”
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), kapatılan Zaman Gazetesi yazarı Ali Bulaç’ın davasında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ‘Özgürlük ve Güvenlik Hakkı’ başlıklı beşinci maddesinin birinci fıkrasının ve ‘İfade Özgürlüğü’ başlıklı 10’uncu maddesinin ihlal edildiğine karar vermişti.
AİHM ayrıca, Türkiye’nin Bulaç’a 12 bin 240 euro manevi tazminat ödemesine hükmetmişti.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***