Serbest Görüş Haber Merkezi
Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan, Anayasa’nın 3. Maddesini değiştirmeyi öneren Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’a destek çıktı. Hakan, “E haksız mı kardeşim?” diye sordu, “Devlet perspektifli değil, millet perspektifli bir anayasamız olmasın mı? Hiç değilse böyle bir düşünce ifade bile edilmesin mi?” diye yazdı.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, anayasanın değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez ilk 4 maddesinden 3’üncü maddeyi hedef aldı. Kurtulmuş, “Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü” tabirinin değişmesi gerektiğini söyleyerek, “Devletin ülkesi olmaz. Devletin milleti olmaz. Bu metin, ‘Milletin devleti ve ülkesiyle bölünmez bütünlüğü’ şeklinde ifade edilmelidir” dedi. Kurtulmuş’un sözlerine sosyal medyada tepki yağdı.
Numan Kurtulmuş’a destek çıkan Ahmet Hakan, bugünkü yazısında şunları kaydetti:
Numan Kurtulmuş’un… – Bölünmezliğe bir itirazı yok. – Bütünlüğe bir itirazı yok. – “Devlet / millet / ülke” üçlemesine bir itirazı yok. Yani Anayasa’nın “değiştirilmesi teklif edilemez” olan üçüncü maddesinin amacını, işlevini bozacak ya da değiştirecek bir şey önermiyor Kurtulmuş.
Bölünmezliği koruyor, bütünlüğü koruyor. Sadece ve sadece “devleti” değil, “milleti” odak alan bir ifade değişimi denemesi yapıyor. * Niye böyle yapıyor? Milletin yararına olsun diye yapıyor. Diyor ki: “Devlet, millet için var olması gereken bir mekanizmadır. Devletin milleti olmaz. Milletin devleti olur. Eğer Anayasa’nın üçüncü maddesi ‘Millet, devleti ve ülkesiyle bölünmez bütündür’ diye ifade edilirse… Anayasa, biraz daha millet perspektifli bir anayasaya dönüşmüş olur.” E haksız mı kardeşim? Devlet perspektifli değil, millet perspektifli bir anayasamız olmasın mı? Hiç değilse böyle bir düşünce ifade bile edilmesin mi? Konuşup tartışılmaya değer bir konu değil mi bu? Nedir bu linç? Nedir bu saldırı? Tamam. Anayasa’nın ilk dört maddesi, tabii ki değişmemeli, değiştirilmemeli. Ama amaçtan ve işlevden hiçbir sapma oluşturmayan minnacık bir ifade değişimi de mi olmayacak ilk dört maddede.
Ne oluyor yahu? Kutsal metin mi bu? İlahi vahiy mi? İçtihat kapısı sımsıkı kapalı mı?