Lübnan’da ağırlıklı olarak Hizbullah üyelerinin hedef alındığı siber saldırılar Türkiye’yi siber güvenlik önlemlerini daha hızlı bir şekilde geliştirmeye ve siber güvenlik kabiliyetini entegre etmeye yöneltti.
Bugün Anadolu Ajansı Editör Masası’na konuşan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ulaştırma Bakanlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ndeki siber güvenlik birimlerini ortaklaştırma çalışmalarının başladığını açıkladı. Fidan, şunları söyledi:
“Siber güvenlikle ilgili aslında ülkemizde kurumlarımızda büyük bir farkındalık var. Bu konuyla ilgili Ulaştırma Bakanlığı bünyesinde bir genel müdürlüğümüz var. Milli İstihbarat Teşkilatı’nın siber güvenlikle ilgili konularda oldukça yetkin kabiliyetleri var. Emniyet teşkilatımızda yetenek var. Şimdi esas itibarıyla müstakil bir siber güvenlik teşkilatının kurulmasıyla ilgili konu, hükümetimizin de gündemine getirildi. Cumhurbaşkanımız Milli Güvenlik Kurulu’nda da yapılan tartışmalar neticesinde, bunun artık olması gerektiği konusunda bir irade koydular. İnşallah çok yakın zamanda bunun hayata geçeceğini göreceğiz.”
Mayıs ayındaki MGK toplantısında “siber alanda oluşan yeni tehditler” gündeme geldi
Dışişleri Bakanı’nın atıfta bulunduğu Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı Mayıs ayında gerçekleştirilmişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlığında toplanan MGK’da alınan kararların sekizinci maddesinde, “yapay zekâ alanında kaydedilen ilerlemenin, insanlık tarihinde yeni bir merhaleye geçilmesini mümkün kılabilecek büyük fırsatlar sunduğuna; bununla birlikte, bahse konu sahadaki potansiyelin birtakım sınamaları ve siber alanda oluşan yeni tehditleri de beraberinde getireceğine dikkat çekilmiştir. Türkiye’nin, yapay zekâ çalışmalarının ilmî, askerî, iktisadi ve içtimai neticelerine hazırlıklı olmasının ve bu alanda ileri kabiliyetler geliştirmesinin önem ve önceliğine işaret edilmiştir” ifadelerine yer verildi.
MSB: “TSK, bilgi sistemleri, elektronik harp ve siber alanda Türk mühendislerinin desteğiyle çok daha güçlü hale gelmiştir”
Lübnan’daki çağrı cihazları ve telsiz patlamaları Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından da yakından takip ediliyor.
Milli Savunma Bakanlığı kaynakları, TSK’nın sadece yerli ve milli muhabere sistemleri ve yazılımlar kullandığını, üretim sürecine üçüncü tarafın dâhil olması durumunda tedarik ve üretim sürecinde ilave detaylı kontrol mekanizmalarının işletildiğini bildirdi.
Aynı kaynaklar, “Gerek icra ettiğimiz harekatlarda gerekse Ukrayna’da yaşanan savaş ve Lübnan örneğinde olduğu gibi her türlü gelişme sonrasında alınan dersler kapsamında tedbirler gözden geçirilmekte, yeni tedbirler geliştirilmektedir. Bu olay özelinde de Milli Savunma Bakanlığı olarak gerekli incelemeleri yapıyoruz. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz son yıllarda muhabere, bilgi sistemleri, elektronik harp ve siber alanda Türk mühendislerinin desteğiyle çok daha güçlü hale gelmiştir” değerlendirmesinde bulundu.
Ulaştırma Bakanı Uraloğlu: “Her gün 400’ün üzerinde büyük saldırıyı önlüyoruz, siber güvenlik alanında ilk 10 ülke arasındayız”
Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu Türkiye’nin dünyada siber güvenlik konusunda ilk 10 ülkeden biri olduğunu ve siber saldırıdan endişe edilmemesi gerektiğini dile getirdi.
Dün Anadolu Ajansı Editör Masası’nda gazetecilerin konuyla ilgili sorularını yanıtlayan Ulaştırma Bakanı, şöyle konuştu:
“Türkiye’de çağrı cihazları neredeyse hiç kullanılmıyor. Çağrı cihazları özelinde Türkiye’de bir risk olmadığını net olarak söyleyebilirim. Ülkemizi ne kadar millileştirirsek ne kadar yerlileştirirsek kendimizi o kadar güvende hissederiz. O noktada da ciddi aşama kat ettik. Dünyadaki hiçbir ülke bir cihazın yüzde 100’ünü üretmiyor ama ana yazılımı başta olmak üzere kendileri üretme gayreti içinde. Biz de gayret içindeyiz. Biz her gün 400’ün üzerinde büyük saldırıyı önlüyoruz. Şu aşamada biz, dünya genelinde siber güvenlik alanında ilk 10 ülke arasındayız.”